Müdür bey bahanen o sahneden de beter

Hani müsamerede kız çocuğuna erkek çocuğun ayaklarını yıkatan okulun avukatının yaptığı açıklamayı...

*

Fotoğraf bin beterdi, buldukları bahane ondan da bin beter...

Neymiş biliyor musunuz...

Güya “Yerli Malları Haftası nedeniyle yapılan tiyatro gösterisiymiş...”

*

Allah aşkına o fotoğrafa bakın ve söyleyin...

Mal nerede....

Ayağını yıkayan kız mı mal? Ayağını yıkatan çocuk mu?..

Yoksa kızın elindeki ibrik mi...

Ben size söyleyeyim... Hiçbiri...

Asıl mal sahnenin arkasında...

O müsamereyi yapan öğretmenler, ona izin veren okul yöneticileri...

Tam yerli malı kafa o işte...

*

Okulun avukatına göre “imece” yapıyorlarmış...

En beterini en sona sakladım:

Bu güya eğitmen arkadaşlar “Anadolu kültür öğelerine yer veriyorlarmış...” İyi mi...

*

Hangi Anadolu bu Allah aşkına...

Düşünebiliyor musunuz, çocuğunuzu emanet ettiğiniz okulun yöneticileri, Anadolu’da böyle bir kültürün bulunduğuna inanıyor...

Bu adamlara sormak lazım...

Hanginizin anası babasının ayaklarını böyle yıkadı...

Hanginizin kızı, kocasının ayaklarını...

*

Lafa bakın...

Anadolu kültürüymüş...

Hayır kardeşim, Anadolu’nun falan kültürü değil bu...

O sahne, sizin kafanızın yerli malı ürünü...

BAHÇELİ ELİNDEKİ GÜCÜ KUTUPLAŞMAYI ÖNLEMEK İÇİN KULLANAMAZ MI

ŞURASI artık kesin...

Devlet Bahçeli, 2019 seçimleri için Erdoğan’ın “vazgeçemeyeceği” partneri... Daha da önemlisi onun için “güvenebileceği” bir müttefik...Çünkü Erdoğan’ın en kritik anlarında ona ihtiyacı olan desteği hiç ‘ama’sız verdi.

Son örneği de İslam Konferansı’nda Erdoğan’a verdiği açık destek.

Bahçeli ülkesini düşünen bir insan...

Düşünüyorum...

Acaba elindeki bu gücü, Türkiye’yi içinde bulunduğu kutuplaşmadan çıkarmak için kullanamaz mı...

- Mesela dibe vuran adaletin ve yargının tarafsız ve bağımsız hale gelmesi için...

- Mesela FETÖ yüzünden tarumar olmuş devletin yeniden inşası için...

- Mesela demokrasinin ve kurumlarının daha da yerleşmesi için...

- Mesela laikliğin daha güçlü bir şekilde teminat altına alınması için...

- Mesela eğitimin içinde bulunduğu bu kaostan kurtulması için...

Ben Bahçeli’nin ülkesini seven bir insan olduğuna inanıyorum...

Ve artık elinde AKP’yi bu çizgiye davet edecek gücü de var...

Eminim, Türkiye’ye yapacağı en büyük hizmet bu olur...

CENGİZ VE SEREN BİBERİ VE BU SÖZLERİ ATLAMAZ

OOOOH... Renkli bir hafta geliyor...

O mesele yine alevlenirse hiç şaşırmam...

Gülben Ergen’in yeni şarkısı “Yansın Bakalım” dün, streaming müzik platformlarına kondu.

Şarkının sözleri ve bestesi Sezen Aksu’nun... Ama o sözleri Gülben’in ağzından dinleyince insanın aklına ister istemez son günlerdeki tartışma geliyor.

Mesela bakar mısınız şu sözlere:

“Karizmayı böyle çizdirdin

Ne kendine faydan dokundu

Ne bana bir an huzur verdin

Nasıl bir vakaysan artık

Canımdan bezdirdin”

Çok manalı değil mi...

Hele şunlar:

“Al sana ektiklerinin bedeli

Al sana acılı kırmızı biberi

Al bunu da yakarsın aha da kınası

Gönül bu sana kondu ne yapalım...”

Yani adres belli değil mi...

Şarkıda acı biber dedikten sonra aynı gün Instagram hesabına da bir kırmızı biber fotoğrafı koymuş.

Bildiğim Cengiz Semercioğlu ile Seren Serengil, bu sözleri ve bu biber fotoğrafını hiç atlamaz...

Haa bu arada şunu da belirteyim... Allah için şarkı güzel...

BU FOTOĞRAF BANA NİYE KERİM TEKİN’İ HATIRLATTI

JOHNNY Hallyday, Fransa’dan çok uzakta bir yere, Saint Barthelemy Adası’na gömüldü.

Ölümünden önce bir gün oradayken, çok yakın bir arkadaşına “Bana burada bir parsel lazım” demiş, onlar da bunu vasiyeti kabul etmişler.

İlk eşi Sylvie Vartan, onun bu kadar uzağa gömülmesine itiraz etti.

“Orada yapayalnız kalacak” dedi...

Az sayıda insanın katıldığı cenazede çekilen bu fotoğrafa bakarken kendi kendime “Demek ki beyaz da matem elbisesi olabilirmiş” dedim...

Bu fotoğraf bana önce İzmir’in eski belediye başkanı arkadaşım rahmetli Ahmet Piriştina’yı hatırlattı...

Türkiye’de ilk beyaz cenaze arabalarını yaptıran insandı...

Kenarları tutamaklı modern tabutları da o tasarlamıştı...

Tabii bir de Kerim Tekin’i ve onun o güzel şarkısı “Kar Beyazdır Ölüm”ü hatırlattı.

Ölüm rengârenk de olabilir...

Tıpkı geçen ayın başında Meksika’da yaşadığım “Ölüler Günü Bayramı” gibi...

‘HER ŞEYİ YAK’ HARİKULADE BİR MUAZZEZ ABACI ŞARKISI OLMUŞ

İLK olarak geçen pazar akşamı Altın Kelebek’te dinledik...

Muazzez Abacı’nın yaptığı “Sezen’imin Şarkıları” albümünün ilk şarkısı dün itibarıyla müzik platformlarına konuldu.

İlk şarkı MaNga’nın solisti Ferman Akgül’le söylediği “Her Şeyi Yak”...

Şarkıyı gerçekten tam Muazzez Abacı gibi yorumlamış...

Altyapı düzenlemeleri, çalınış biçimi çok güzel olmuş...

Sanki bu şarkıyı yeniden ve çok daha klasik bir tarzda dinliyoruz...

Ve Muazzez Abacı ile Ferman Akgül olağanüstü güzel söylemişler...

Banko haftanın şarkısı...

Pazar günü Number One Türk FM’de saat 13.00’te yayınlanacak Top 20 listemin 1 numarasına koydum.

STREAMİNG EFEKTİ

- DÜNKÜ yazımda Erol Evgin’in yeni albümü diye yazdım...

Tabii ki bazı okurlarım haklı olarak bunun 1990’lı yılların sonunda çıkan bir albüm olduğunu hatırlattı... Haklılar... Yeni olan albümün yeniden basılması ve streaming platformlarına konulmasıydı... Ben bu tür olaylara hep yeni albüm gibi bakıyorum. İyi de oluyor... Çünkü atladığımız bazı şarkılara ikinci bir hayat veriyor.

SON 24 SAATTE NE OLDU?