İzmir Çalıştayı’nın anlamı

İZMİR Büyükşehir Belediyesi, önümüzdeki cumartesi günü iddialı bir toplantı düzenliyor.

Haberin Devamı

Şimdi dikkat:


Adını “çalıştay” koymuşlar.


Çalıştay kelimesine biraz takığım.


Bana 1970’li yılların öztürkçe tartışmalarını hatırlatıyor.


Kendimi bir anda “Hatırla Sevgili” dizisinde buluyorum.


Madem konu hatıradan açıldı, biraz hafıza tazeleyelim.


Türk kamuoyu “çalıştay” kelimesini son defa ne zaman işitti?


“Kürt açılımı”
dolayısıyla, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın düzenlediği toplantıda değil mi?


Kelime benzerliğini bir tarafa yazın.


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “çalıştay”a beni de davet etmiş.


Davet mektubunda toplantının amacı iki kavramla belirlenmiş:


İzmir’in “kültür politikası” ve “kültür stratejisi...”


Zamanım elverirse, toplantıya katılmayı düşünüyorum.

Haberin Devamı


Sonunda dönüp yerleşeceğim, belki de hayatımı tamamlayacağım şehrin kimlik arayışı beni de ilgilendiriyor.

 

* * *


Bu toplantı bana, öteki çalıştaydaki bir konuyu hatırlattı.


Geçen ay İçişleri Bakanı Beşir Atalay’la yediğimiz yemekte, benim açtığım bir konu vardı. Hassasiyeti nedeniyle, o gün yazmamıştım.


Çünkü anlatılması güç bir konuydu.


Ancak, parmak uçlarımdaki hissiyat bana, bu konunun mutlaka düşünülmesi gerektiğini söylüyor.


Çünkü son günlerde çevremde gözlemlediğim yeni bir “psikoloji”, ilerisi için ciddi bazı işaretler vermeye başladı.


Konu Kürt açılımı...


Türkiye’nin önündeki en tarihi sorun.


Bu konudaki görüşüm belli.


Olabilecek en açık dille yazdım.


Bu süreci başından beri destekliyorum.


Tabii şunu da söylüyorum: Bu süreç çok dikkatli yönetilmeli.


Şimdi yazacaklarımı, gelecekle ilgili kaygılarımın ışığında okumanızı diliyorum.

 

* * *


İçişleri Bakanı’na şu yorumu yaptım:


“Kürt sorunu denince aklımıza sadece Güneydoğu bölgesi geliyor. Bence Kürt sorununun en kolay çözüleceği yer Güneydoğu bölgesi. Orada, yerel seçimlerde ortaya çıkan bir gerçek var. Bu bölgenin nüfusunun büyük çoğunluğu Kürt ve ister istemez Kürt karakteri bu bölgeye hâkim.”


Devam ettim:


“Asıl zorluk, Türkiye’nin öteki taraflarındaki Kürt sorununun yönetimidir. Özellikle, Ege, Marmara ve Akdeniz’de, yani Kürt nüfusun az olduğu bölgelerde ne olacak? Orada iç içe yaşayan insanların psikolojisinin nasıl yönetileceği şimdiden dikkatle düşünülmeli.”

Haberin Devamı


Çünkü sosyolojik olarak şu tahmini yapıyorum.


Güneydoğu’da fiilen bir “Kürt bölgesi sınırı” çizilirse, öteki bölgeler de kendi “karakter ve kimlik sınırlarını” çizme psikolojisi hâkim olmaya başlayabilir.


Bu lafın çok riskli olduğunu bilerek yazıyorum.


Ama riskli olması, konuşulmaması anlamına gelmez.


Tam aksine şimdiden bütün açıklığı ile konuşulmalı.

 

* * *


Şu yazacaklarım, çalıştaydan tamamen bağımsız bir konu.


Son zamanlarda İzmirlilerin kurduğu e-mail zincirlerinde yeni bir psikolojinin izlerini görüyorum.


Sanki, “İzmirlilik”, bugüne kadar bildiğimiz sıradan bir “hemşerilik” duygusu olmaktan çıkıp, “ayrı bir kimlik” haline dönüşüyor.

“İzmirliyiz, farklıyız” şeklinde özetlenebilecek olan bu eğilim acaba nereden kaynaklanıyor?


Sadece hayat tarzı konusundaki hassasiyetten mi?


Yoksa bunda son zamanlarda “Türk” kelimesi etrafında yoğunlaşan tartışmaya duyulan tepkinin de bir miktar etkisi olmuş olabilir mi?


Yani “Kürt” kelimesi, “Kürt kimliği” haddinden fazla telaffuz edilir, hatta “Türk” kelimesini kullanmak neredeyse ayıp haline getirilirse, sadece İzmir’de değil, Türkiye’nin başka yerlerinde de tepkiler oluşabilir.


O yüzden diyorum ki, “Aman Güneydoğu kopmasın” diye çaba harcarken çok dikkatli olmalı, Ege’nin, Akdeniz’in, fiziken olmasa da manen kopmasına yol açacak aşırılıklardan kaçınılmalı.

 

* * * 

İzmir çalıştayı, hiç şüphesiz, bir “Türk açılımı” değil. Kesinlikle, şehrin ekonomik yaşayabilirliği ve gelişmesi ile sınırlı bir amaç taşıyor.

Haberin Devamı


Ama unutmayalım ki, kendine kültürel bir kimlik arayan her şehir, aynı zamanda farklılığını da konuşur.


İzmir, Türkiye’nin eşsiz mozaiği içinde yaşanmaya layık bir şehirdir.


Eminim bu çalıştay, İzmir’e çok büyük yarar sağlayacaktır. 

Yazarın Tüm Yazıları