Evet ona sakura mevsiminde 'Ciao' deyip gitmek yakışırdı

Sakura mevsimiydi... Yani kiraz çiçekleri açmıştı.

Yolun iki yanı kiraz ağaçlarıyla kaplıydı.

Hafif bir rüzgârda o ağaçların altında yürüdüm.

*

T.S. Eliot, “Nisan ayların en zalimidir” diyordu...

Zalimdir çünkü bazı insan vardır ki... Ona nisan ayında doğmak yakışır... Bazısı da vardır, ille ölecekse, ki ölecektir, ona nisan ayında ölmek daha yakışır.

Sabah Tokyo uçağından kafamda sakura fotoğraflarıyla inmiştim ki o haber geldi...

Can Bartu ölmüştü...

En büyük gençlik idolüm beni bırakıp gitmişti...

*
Ne tuhaf... O an içimden şu cümle akıp geçti:

83 yaş artık çok da yaşlı sayılmayan bir yaş... “Ama madem kader alnına bunu yazmış...

Sakura ayında ölmek sana yakıştı be abi...”

*

Bu klasa, bu hal ve ahvale, bu duruşa, bu karizmaya kiraz çiçekleri açmadığı bir mevsim...

Yok işte onu hayal etmezdim...

ONU NİYE EN YAKIŞIKLI İKİNCİ FENERLİ SEÇTİM

Geçen yıl “Fenerbahçe’nin en yakışıklı 11’ini” seçmiş ve Atatürk’ü sıralama dışı tutarsak banko bir numaraya Can Bartu’yu koymuştum...

Gerekçemi de şöyle yazmıştım:

Modernite 10 puan...

Giyim kuşam 10 puan.

Karizma 10 puan.

Karizmayı sürdürebilirlik 10 puan.

Formayı taşıma 10 puan.

Puro içme sanatı 10 puan.

Tarz ve hava 10 puan.

EN GÜZEL FOTOĞRAFI LAZİO FORMASIYLAYDI

SİNYOR Bartu çok yakışıklı ve modern bir insandı. Ama yıllardır, onu tam anlatacak güzel çekilmiş bir fotoğrafını bulamadım. Onca kare taradım, bulabildiğim onu en iyi fotoğraf İtalya’da oynarken Lazio formasıyla çekilen bu kareydi. Fenerbahçe formasıyla ise bir illüstrasyonunu bulabildim. Belki ailenin veya Fenerbahçe’nin arşivinde vardır ama benim Google aramasında bulabildiğim güzel 3 fotoğrafı bunlar.

İZMİRLİ HER FENERBAHÇELİNİN ÜÇ DEĞİL DÖRT İDOLÜ VARDIR

Benim kuşağımdan her Fenerbahçelinin iki idolü vardır.

Biri Lefter Küçükandonyadis.

*

Öldüğünde ağlamıştım...

*

Öteki Can Bartu...

Dün sabah o da ağlattı beni...

*

Sonra onlara bir de Alex eklendi... Allah uzun ömür versin...

*

Her Fenerlinin üç ortak idolü vardır da, benim gibi İzmirli bir Fenerlinin ise dördüncü bir idolü daha vardır.

Galatasaraylı Metin Oktay...

*

Belki en çok da o öldüğünde ağlamıştım.

*

Çünkü o...

Okuldan artakalan zamanda, Leskay tarlasında, Altınordu, İzmirspor sahasında, Gazi İlkokulu, Namık Kemal Lisesi avlusunda, hatta yol ortasında top koşturan, tek kale oynayan her İzmirli çocuğun hiç bitmeyecek rol modelidir.

*

Ölümünün üzerinden 28 yıl geçti... Hâlâ bizim en kral delikanlımızdır.

*
İşte o yüzden Sinyor Bartu ile formaları değişip üzerine Fenerbahçe forması giydiği o fotoğraf var ya... Bizim için bir Kayahan şarkısıdır...

*

İzmirli Fenerlilerin “gönül defterinin” unutulmayan sayfasıdır...

O RAP’ÇİNİN CENAZESİNDE NEDEN ERİTRE BAYRAĞI

İKİ hafta önce öldürüldüğünü duyurduğum rap şarkıcısı Nipsey Hussle için önceki gün Los Angeles’ta büyük cenaze töreni yapıldı.

Şehrin basket takımı LA Lakers’ın, NBA hastalarının iyi bildiği Staples merkezinde yapılan törene 20 binden fazla insan katıldı.

Tabii birçok kimse, şunu merak etti.

Hussle’ın tabutunun üzerine de Eritre bayrağı serilmişti.

Nipsey Hussle Eritre asıllı bir göçmendi.

Gerçek adı Ermias Aşgedom’du...

Ve Müslüman’dı...

CENAZE ŞARKILARINDA FRANK SİNATRA MI WHİTNEY HOUSTON MI

Törende Stevie Wonder gibi bir efsane de vardı ve hem konuştu hem de Eric Clapton’ın “Tears in Heaven” (Cennetteki Gözyaşları) şarkısını söyledi.

Dikkati çeken bir başka şey de törenin başında Frank Sinatra’nın “My Way” şarkısının çalınmasıydı.

*

Son zamanlarda birçok cenazede bu şarkının çalındığını görüyor, okuyorum.

Oysa 20’nci yüzyılın sonu ve devam eden 10 yılda en yükselen cenaze şarkısı Whitney Houston’ın “I Will Always Love You”suydu...

Benim yorumum şu:

Ölen kişiler, “Ben farklı bir insandım arkadaş” demek için Frank Sinatra ile uğurlanmak ve hatırlanmak istiyor.

Arkada kalanlar ise “Seni çok seviyoruz ve hiç unutmayacağız” demek için Whitney Houston’la uğurlamak ve hatırlamak...

İKİ ŞARKI KAÇ KERE İNDİRİLMİŞ

Türkiye “My Way”i bir hatıra şarkısı olarak rahmetli Ufuk Güldemir’in cenazesinde keşfetmişti. Spotify’a baktım. Whitney

Houston’ın şarkısı 217 milyon kere indirilmiş.�Frank Sinatra’nınki ise 110 milyon kere...

MİCHAEL JACKSON TAMAM DA BU SAKALLI ADAM KİMİN NESİ

Herkesi şaşırtan bir de şu oldu.

Aynı salonda yıllar önce Michael Jackson için de böyle bir tören yapılmıştı.

Nipsey Hussle onun kadar tanınmış bir kişi değildi.

Öyleyse nasıl olur da Los Angeles sokaklarına kadar taşan böyle bir ilgi vardı...

Nipsey Hussle Los Angeles’ın en belalı bölgelerinden biri olan Slauson and Crenshaw’da büyümüştü.

Burası sokak çeteleri ile ünlü bir bölgeydi. Başlarda Hussle de “The Crips” adlı çetenin üyesiydi.

Ancak sonradan bu çetelerden ayrılmış, onları da doğru yola sokmak için çok çaba harcamıştı. Çocukların iyi eğitim alması için birçok çalışma yapmıştı. Kadere bakın ki o sokaklarda öldürüldü.

22 ÜNLÜ MÜSLÜMAN RAP’Çİ

Bu arada bir bilgi daha vereyim. Amerika’da benim sayabildiğim 22 Müslüman rap sanatçısı var. Mesela son zamanlarda en fazla dinlediğim müzisyenlerden biri olan French Montana da Müslüman. En şöhretlileri arasında Big Daddy Kane ve Ice Cube gibi sanatçılar var.

İKİ ESKİ ŞARKININ İKİ YENİ YORUMU

Geçen hafta iki eski şarkının iki harika remiksi müzik platformlarına kondu.

Tarkan: “Her Şey Fani”. Mahmut Orhan, Tarkan’ın son albümündeki şarkıyı yine harika şekilde remiksleyip yepyeni bir şarkı haline getirmiş. Bu yaz çok dinlerim gibi geliyor.

Ayhan Günyıl, Hakan Kara: “Kaybolan Yıllar”. Sezen Aksu’nun şarkısını hem hızlı hem çok yumuşak öyle güzel bir enstrümantal yorum haline dönüştürmüşler ki... Japonya’da bile dinledim.

YILDIZ’IN BU ŞARKISI FİNAL FOUR’DA HARİKA OLUR

Son zamanlarda taktığım şarkılardan biri de Yıldız Tilbe’nin “Sen Aşk mısın, Sen Sevda mısın...”

İçinde bayrak var... Kalbimdesin var... “Sonsuz olsun varlığın” var...

Bir siyasi partinin şarkısı yapsan...

Acayip iyi gider...

Alıp mesela Fenerbahçe-Beko’nun “Final Four” şarkısı yapsan...

Takımı da, seyirciyi de uçurur.