Paylaş
“Beyaz ekmek yemeyin tehlikelidir...”
Sözlüğe baktım, “beyaz”ın karşısında “Ak” yazıyor.
Ak ekmek yemeyin, kara ekmek yiyin...
Başbakan bunu diyor ama “Pilav yemeyin” dediğini hatırlamıyorum.
Merak ediyorum, Başbakan’dan bir itiraz olmadığına göre, acaba AK Partililer pilav yiyor mu?
“Ne alaka” diyecekler...
Acele etmeyin, ne alaka olduğunu size sahne sahne anlatacağım...
Ama size önceki gün dünyanın önde gelen gazetelerinde okuduğum bir haberi aktarayım.
* * *
BİRİNCİ SAHNE: ÇİN
-Çin Halk Cumhuriyeti, geçen hafta Tayland’dan ithal edeceği 1.2 milyon ton pirinci almaktan vazgeçtiğini duyurdu.
Nedeni de bu anlaşma çerçevesinde ortaya atılan yolsuzluk iddialarıydı.
Gerçi iddialar Tayland tarafı ile ilgiliydi ama ortada bütün dünyanın bildiği şu gerçek de vardı:
Bir ticarette rüşvet alan varsa, bir de veren vardır.
Türkiye’de şimdilik hep rüşveti alanlar konuşuluyor ama sıra verenlere de gelecek.
Şimdi geliyorum pilav meselesine...
Tekrar soracağım.
Acaba AK Partililer hiç mi pilav yemez...
* * *
İKİNCİ SAHNE: BERLİN
Başbakan Erdoğan Berlin’de kendisini destekleyenlere konuşuyor:
-Türkiye’nin gayrisafi milli hasılasını 10 yılda 3 katına çıkaran bir hükümet yolsuzluk yapar mı?
Salon yıkılıyor.
-On yılda 17 bin kilometre duble yol yapan hükümet yolsuzluk yapar mı?
Salon yıkılıyor...
-İstanbul’a 42 milyar dolarlık havaalanı, 2.5 milyar dolarlık köprü yapan hükümet yolsuzluk yapar mı?
Salon yıkılıyor...
Salon yıkılırken, mantık, akıl, izan ve ahlak da yıkılan salonun altında kalıyor.
Çünkü ekonomiden, mantıktan ve ahlaktan üç gram nasibini almış bir insanın bu demagojiye vereceği tek cevap şudur:
“Ne alaka kardeşim...”
* * *
ÜÇÜNCÜ SAHNE: ÇİN
Hadi şimdi o salondan çıkıp pilav yemeye gidelim.
Başbakan’ın mantığı ile “Büyüme varsa yolsuzluk olmaz”.
Değil mi...
-Sevgili arkadaşlar, Çin’in son 10 yıldaki ortalama büyüme hızına hiç baktınız mı?..
Türkiye’nin 2 katı...
-Şanghay’a yapılan havaalanının ve hızlı tren projesinin parasal boyutuna baktınız mı?..
Türkiye’nin kaç katı olduğunu söylemeyeceğim.
Türkiye Başbakanı’nı yalancı durumuna düşürmek istemem.
Ama şunu söyleyeceğim...
Çin bugün Dünya yolsuzluk liginde 178 ülke arasında 80’inci sırada...
Son yıllarda çok sayıda üst düzey yöneticisi yolsuzluktan yargılandı...
Altını çizerek tekrar ediyorum:
Yar-gı-lan-dı...
Demokrasinin olmadığı o ülkede bile yar-gı-lan-dı...
Bir çoğu cezalandırıldı...
Neymiş...
Büyüme, kalkınma, havaalanı yapmak ile yolsuzluk yapmak arasında ilişki yokmuş...
Hem yol yaparsın, hem de yolsuzluk...
Böylece “duble yol” olur...
Yok böyle değil, “Biz ak ekmek yemeyin derken haram ekmek yiyin demedik” diyorsanız...
“Boğazımızdan haram ekmek geçmedi” diyorsanız, fezlekeleri karartmayın, hukukun önünü kesmeyin, ayakkabı kutusunun kapağını kapatmayın...
Sandık çamaşır makinesi oylar deterjan değildir
ŞİMDİ ne diyorlar?
“Mahkemeye lüzum yok, halk jürisi var.”
Yani, “Seçime gideriz, oy alırız, aklanırız...”
Yani yerel seçim bir referandumdur...
Bak kardeşim...
Telekinezi palavralarıyla halkın bir bölümünü uyutabilirsiniz? Yol yapma ile yolsuzluk yapma terazisini kabul ettirebilirsiniz...
Ama bilin ki, Dünyanın hiçbir demokrasisinde seçim sandığı adaletin yerini almaz, alamaz...
Eğer öyle yapacaksanız, bir zamanların o efsane şiiri “Minareler süngü, kubbeler miğfer” şiirini yeniden yazıyorsunuz demektir:
“Ayakkabı kutuları tabut
Para sayma makineleri hattat
Seçim sandıkları çamaşır makinesi
Kutsal oylar deterjan...”
Kulağa hoş geliyor da...
Vicdanınıza da geliyor mu...
Seçim referandum ise bir de şunu düşünün
BAŞBAKAN Erdoğan, 30 Mart seçimini bir referanduma çevirmeye uğraşıyor.
“Seçimi kazanırsam, halkın oyları ile aklanmış olurum” diyor.
Dinlemeye gelenler de alkışlıyor, salonlar yıkılıyor...
Pekâlâ 30 Mart referandum olsun...
Oy sandığını çamaşır makinesine çevirelim.
Referandumlarda “Evet” ve “Hayır” oyu vardır.
Peki AK Parti’ye verilen oylar yüzde 50’nin altında kalırsa ne olacak?
Vatandaş, AK Parti’ye “Sen hırsızsın” mı demiş olacak?
Hiç bu ihtimali düşündünüz mü?
Bence bir kere daha düşünün...
Bu çamaşır makinesi teorisi pek sağlam ve mantıklı değil...
Paylaş