Paylaş
Hangisinden başlayayım istersiniz...
Pazar keyfinizi bozmamak için önce kötü haberden başlayayım.
* * *
Bir okuyucusu, Times gazetesinin Ayşe Arman’a benzeyen kadın yazarı Suzi Godson’a sormuş:
“60’lı yaşlarında bir kadınım. Aynı yaşta bir sevgilim var. Düzenli olarak buluşuyor ve bazen günde iki defa sevişiyoruz. Erkek arkadaşım kalp krizi geçirebileceğinden korkuyor. Doğru mu?”
* * *
Dınnnn...
Kötü haberin kapınızı çalma sesi...
* * *
Michigan Üniversitesi’nce geçen yıl yapılan bir araştırmanın sonucu şu:
m Haftada bir veya daha fazla seks yapan erkeklerin kalp krizi geçirme riski, hiç sevişmeyenlere göre daha yüksekmiş...
Durun bitmedi... Daha da kötüsü var.
Haftada bir veya daha fazla seks yapanlar içinde, şiddetli ve çok haz veren orgazm yaşayan erkeklerin kalp krizi geçirme riski de, daha az şiddetli orgazm olanlara göre daha fazlaymış.
* * *
60 yaş üzeri erkek arkadaşlar canınızı sıkacak küçük bir ayrıntı daha var.
Sevişirken kalp krizi geçirme riskinin, cinsel gücü arttırıcı ilaç kullanımından kaynaklanabileceği belirtiliyor.
* * *
Peki 50 yaş üzeri sevişen ve bundan çok zevk alan kadının durumu ne?
Önce ona, sonra erkeğe iyi bir haberim var.
Sonraki yazılara geçin.
50 YAŞ ÜZERİNDE SEVİŞEN KADINA MÜJDELİ HABER
İNGİLTERE’deki araştırma şunu açıkça ortaya koydu. 50 yaş üzerinde hâlâ sevişmeye devam eden ve bundan büyük zevk alan kadınların, kalp krizi geçirme riski artmıyor, tam aksine azalıyor. Çünkü sevişmek ve zevk almak hipertansiyonu önlüyor...
İyi mi...
HAFTADA BİR SEVİŞEN AZGIN TEKEYE İYİ HABER
İYİ haber British Medical Journal’dan geldi...
İngiltere’de 45 ile 59 yaş arasındaki 2 bin 512 erkek 10 yıl boyunca izlenmiş.
Bu 10 yıl içinde aralarından 150’si ölmüş.
Ölenler içinde hangisinin sayısı daha fazla?
Haftada bir veya daha fazla sevişenler mi...
Yoksa hiç sevişmeyenler mi...
Dınnnn...
İyi haber kapıda.
Ölenler arasında hiç sevişmeyenlerin sayısı, sevişenlerin neredeyse iki katı...
Büyük Allah, azgın tekenin bir yerinden aldığını, öteki taraftan veriyor...
İngiltere’den bir iyi haber daha var.
50 ile 90 yaşları arasında 6 bin 201 erkek ve kadın üzerinde yapılan bir araştırma çok açık biçimde şunu ortaya koydu:
Bu yaşlarda sevişebilmek, orgazm olmak, riskten çok sağlık belirtisiymiş...
Hadi iyi pazarlar...
40’LI YAŞLARDAKİ KADININ GÜZEL BACAKLI OLMASININ MALİYETİ NE
ŞÖYLE başlayayım...
Fransız kadınlarının bacakları neden güzeldir?
Dün bütün gün yoldaydım.
O nedenle biraz tembellik ettim.
İngiliz gazetelerinde okuduğum bazı haberleri aktarıyorum.
Şimdi gelelim baştaki soruya...
Kırklı yaşlarında bir kadının bacaklarının güzel kalmasının maliyeti 20 bin dolar civarında...
Bugünlerde Fransa ve İngiltere Jean-Marc Chardonneau isimli bir doktoru konuşuyor.
Adamın lakabı “Bacak doktoru”...
Acayip teknikler kullanıp kadınların bacaklarında damarlardan ve yağdan kaynaklanan sorunları çözüyormuş.
Adamla ilgili yazıyı, kırklı yaşlarındaki kadın okurlarım için baştan sona okudum.
Aman Allahım ne uzmanlık bu ya...
Bacakların dizden yukarısı için ayrı, dizler için ayrı, diz altı ve topuklar için ayrı yöntemler uyguluyormuş.
BACAKLARIN NERESİNE NE KADAR PARA HARCANIYOR
- SKLEROTERAPİ: Damar tıbbında değişiklik olmuş. Artık varisleri ve örümcek varisleri lazerle yok etme yöntemi bitmiş. Onun yerine Skleroterapi denilen yeni bir yöntem geliştirilmiş.
Damarlara özel bir solüsyon enjekte ediliyor.
Fiyat: 20 dakika süren seans için 850 dolar.
Sonra bir süre varis çorabı giymek zorundasınız.
* * *
- FİLEBOTERAPİ: Damarları kesme yöntemi bırakılmış. Onun yerine damarları gençleştirmek için sodyum silikat enjekte ederek gençleşme sağlanıyor.
Fiyatı: Seansı 600 dolar civarı.
* * *
- DAMAR DALGASI: Özellikle kalçanın dış kısmı ile dizlerin arkasında oluşan örümcek varisler için “damar dalgası” denilen yeni bir yöntem bulunmuş.
Bu yolla damarlar ısıtılarak daraltılıyor.
15 dakikalık seansın fiyatı 450 dolar.
* * *
- MİKROSKLOTERAPİ: Bu yöntemle damarlara çok ince bir iğneyle özel bir ilaç şırınga edilerek varisli damarlar daraltılıp yok ediliyor.
Fiyatı: Bir seans 350 dolar civarı.
* * *
- MEZOTERAPİ: Bu yöntemle kalçanın dış kısmına ve dizlerin arkasına çok ince bir iğne ile vitamin, mineral ve aminoasitten oluşan bir karışım enjekte ediliyor.
Bu karışım yağları parçalarken, teni de sıkılaştırıyor.
Fiyatı: Seansı 250 dolar.
* * *
- MİNİ-LİPO: Geldik bildiğimiz liposuction’a... Ama o kadar değil, minisi.
İşte burada asıl parayı ödüyorsunuz.
Seansı 1250 dolarla 4 bin dolar arası değişiyor.
- KRİOPOLİSİS: Yeni bir yöntem. Yağ dokuları kontrollü şekilde donduruluyor.
Fiyatı: 1000 dolar civarı.
* * *
- RADYO FREKANS: Kolajen dokuları çözüp yenilerinin oluşmasını önleyerek, bacakların tamamını daha sıkı hale getirmek istiyorsanız, radyo dalgaları ile bir tedavi uygulanıyor.
Fiyatı: Üç seans için 600 dolar civarı.
* * *
- ÜST BACAK TÜYLERİ: Çok gelişmiş bir lazer tekniği ile tüyleri aldırma.
Fiyatı 300 dolardan başlıyor.
BACAKTA KADIN EN ÇOK NEYE DİKKAT EDER, ERKEK NEREYE BAKAR
- BU yazıdan çok önemli bir şey öğrendim. Kadınlar en çok dizlerinin ve kalçalarının dış tarafının güzel görünmesine dikkat ediyormuş. Vallahi ben de oralara bakıyorum.
Ama sadece ayak bileklerine bakan erkek arkadaşlarım da var.
TEBRİKLER RIFAT ÖZBEK HARİKALAR YARATMIŞSIN
CUMA akşamı Londra’ın şu sıralar en ‘in’ kulübü “Lulu’s”daydım.
Burası eskiden Londra’nın bir nevi “Red Zone”u sayılan bir bölgesinde. Yani randevuevleri bulunuyormuş.
Bu binalardan biri özel kulüp haline getirilmiş.
Adı “Lulu’s”.
Kulübün bazı katlarının tasarımını Rıfat Özbek yapmış. Her salonun birbirinden farklı karakteri var.
Bir salona “Ottoman” adı verilmiş.
Zarif bir oryantal hava oluşturmuş. Yastıklar tabii ki İstanbul’dan...
Hep söylüyorum.
Rıfat Özbek, Central Saint Martin ekolünden çıkmış en büyük 5 tasarımcıdan biri.
Beni hiç şaşırtmıyor...
Burada da harikalar yaratmış.
KRALİÇENİN TAÇ GİYME TÖRENİNE KATILAN TÜRKLER KİMLERDİ
CROWN dizisinden sonra hangi televizyon kanalına baksam Kraliçe Elizabeth’in taç giyme töreni ile ilgili belgeseller var. 1953 yılındaki tören dünya tarihine geçti.
Televziyon tarihinde ilk canlı yayın bu törenden yapıldı.
Londra’da öğrendim...
Bu törene Türkiye adına Başbakan Adnan Menderes katılmış.
TWA’a ait bir uçakla Londra’ya gitmişler. Ancak uçak hava muhalefeti nedeniyle bir yere inmek zorunda kalınca törenin kokteylini kaçırmışlar.
O uçakta Adnan Menderes’in karşısında oturan ünlü bir Türk daha varmış.
Vehbi Koç’un kızı Semahat Arsel.
O sıralarda Rahmi Koç Londra’da okuyormuş ve bir pansiyonda kalıyormuş.
Semahat Arsel ve Rahmi Koç, törenin yapıldığı bir binanın tepesinden seyretmişler.
Vehbi Koç’un İngiliz bir işadamı dostu, bu terası kiralamış ve dostlarını davet etmiş.
Vehbi Bey gidemeyince kızı ve oğlunu göndermiş.
Bir ayrıntı.
Adnan Menderes bütün yolculuk boyunca kitap ve dergi okumuş.
FRANSIZ DOKTORA GİTMEYE DEĞER Mİ
- FRANSIZ doktora gitmeye değer mi?
Bu paralara değer mi...
Times gazetesinin yazarı “Bier sur” (Tabii ki) diyor.
Hepiniz biliyorsunuz...
Ben Türkiyeli kadın hayranıyım.
Onlara tavsiyem...
Bütün bu işleri Türkiye’de çok daha ucuza yaptırabilirsiniz.
Paylaş