Eller kirli kalıyor kötü sıvı sabunla 10 milyon Euro boşa gidiyor

YILDA 25.5 milyon Euro’luk sıvı sabun tüketilen pazarda 3 bin firma, 10 bin farklı marka üretiyor. Pazarın yüzde 40’ı düşük fiyatlı, kalitesiz ürünlerin elinde bulunuyor.

Üretimde gerekli kimyasal maddelerin yeterince kullanılmaması, bu sabunların bakterilere karşı etkisini azaltıyor.

TÜRKLERİN kullanım alışkanlığı değişip, sıvı sabuna yönelmesi, sektörde üretici firma ve marka sayısında patlamaya yol açtı. 25.5 milyon Euro’luk (43 milyon 350 bin YTL) sıvı sabun pazarında, faaliyet gösteren 3 bin üretici firma, 10 bin farklı markayla rekabet etmeye çalışıyor. Pazarın yüzde 40’ını ‘fiyatı ucuz’ diye tercih edilen, temizlemeyen kalitesiz sıvı sabunlar elinde bulunduruyor. Tüketicilerin bu sabunlara ödediği bedel, yılda 10 milyon Euro’yu (17 milyon YTL) buluyor.

FİYAT BELİRLİYOR: Sabun ve Deterjan Sanayicileri Derneği’nin verilerine göre, Türkiye’de yılda toplam 286 bin ton sabun üretiliyor. Bunun 90 bin tonu Türkiye’de tüketilirken, 196 bin tonu da ihraç ediliyor. 135 milyon Euro’luk (229 milyon 500 bin YTL) pazarın, 25 milyon 500 bin tonluk kısmını sıvı sabunlar oluşturuyor. Sürekli büyüme eğilimi gösteren sıvı sabun pazarında, fiyatın tüketici tercihinde önemli rol oynaması, merdiven altı üretimin yaygınlaşmasına neden oluyor. Bu da, sıvı sabunda kalite sorununu beraberinde getiriyor.

PAZARIN LİDERİ: Arkadaşımız Ayşegül Akyarlı’nın yaptığı araştırmaya göre, pazardan yüzde 40’la en büyük payı markasız ürünler alıyor. Markalı ürünler arasında ise yüzde 21.2’lik payla Palmolive, Protex ve Hacı Şakir’in üreticisi Colgate ön plana çıkıyor. Colgate’i, Duru, Fax ve Arko’nun üreticisi Evyap, izliyor. Dove’un üreticisi Unilever de yüzde 13.9’luk payla ön sıralarda yer alıyor. Fiyat avantajını kullanarak en fazla sıvı sabun satışı gerçekleştiren firmalardan Tibet Kozmetik de, Saloon marka ürünüyle yüzde 9.7’lik paya sahip. Türkiye’nin ilk sıvı sabun markası Sandy ise pazar payının büyük bölümünü düşük fiyatlı ürünlere kaptırmış durumda. Sıvı sabun pazarında Henkel Fa’yla, Dalan Cindy’le, Tariş Clynel’le, Canan Kozmetik İpek’le, Hunca ise İxir’le pazardan pay kapmaya çalışıyor.

SABUN TÜKETMİYORUZ: Sabun ve Deterjan Sanayicileri Derneği’ne göre, Türkiye’de kişi başına yıllık sabun tüketimi, 1.5 kiloyu dahi bulmuyor. Bunun 500 gramını da sıvı sabunlar oluşturuyor. Oysa, Almanya’da kişi başına yılda düşen sabun tüketimi, 2 kilo 640 grama, Yunanistan’da ise 2 kilo 350 grama çıkıyor. Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’deki her iki evden birinde sıvı sabun kullanılıyor. Türkiye’de yüzde 47.1 olan sıvı sabun kullanımı, Almanya’da yüzde 38.9’a düşüyor. İtalya’da ise yüzde 65.3’e çıkıyor.

Kadınlar 10 erkekler 7 kez el yıkıyor

UNILEVER
’in Dove ürün Müdürü Elif Yiğit, Türkiye’de kadınların erkeklere oranla daha fazla ellerini yıkadığını söylüyor. Yiğit’e göre, Türk kadınları ellerini günde 10 kez yıkarken, bu oran erkeklerde 7’ye düşüyor. Türkler, günde ortalama 9 defa ellerini yıkıyor.

İşyerlerinde sıvı sabun tercih edilmeli

CANAN
Kozmetik’in Pazarlama Müdürü Anna Palti, ‘Özellikle işyerleri, umumi tuvaletler gibi farklı kişilerin yoğun sabun kullandığı yerlerde, hijyen açısından sıvı sabunların tercih edilmesi gerekiyor. Çünkü, sık kullanım, kalıp sabunlarda bakteri oluşumuna yol açabiliyor’ dedi.

Elde sabun, yüzde jel kullanılmalı

HUNCA
Kurumsal İletişim Müdürü Hande Tezerdi, el yıkamada kullanılması gereken sıvı sabunların, yüz temizliğinde de kullanıldığına dikkat çekerek, ‘Yüz derisi, vücudun diğer bölgelerine oranla daha hassas. Bu nedenle yüzün sabunla temizlenmemesi gerekiyor. Yüz temizleme jellerinin, Türkiye’de de yaygınlaşması gerekiyor’ dedi.

Almanya’da bokstan kazanıyor Türkiye’de sabun üretiyor

BOKS
yaşamını Almanya’da sürdüren Kıtalararası Ağır Sıklet Boks Şampiyonu Sinan Şamil Sam, bokstan kazandığı paralarla, meyve suyundan sonra, şimdi de sıvı sabun pazarına girdi. Ankara, Sincan’da kurduğu tesislerde Ave markasıyla sıvı sabun üretmeye başlayan Sam, ‘Bu yatırımı, Kıtalararası Boks Şampiyonası’ndan kazandığım 800 bin Euro’yla gerçekleştirdim. Artık, sadece boksta değil, üretimde de iddialıyım. Bu yolla, bokstan sonraki yaşamımı da garanti altına almaya çalışıyorum’ dedi.
Yazarın Tüm Yazıları