TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Hükümeti bağımsız kurumlara müdahale anlayışı nedeniyle eleştirdi.Cumartesi günü Gaziantep'te yapılan Sanayi Odaları Konsey toplantısında konuşan Hisarcıklıoğlu, konuşmasına Bingöl'de yaşanan depremle başladı. Bu depremin Türkiye'de idari ve bürokratik yapının çökmüş olduğunun göstergesi olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, 'Çöken sadece binalar değil, yasakçı hantal, verimsiz ve yolsuzluk doğuran kamu yönetimidir. Bu tür olayların yaşanmasına göz yuman, müsaade eden ve önlem almayan bir kamu yönetim anlayışı ile bir yere varılamayacağını da bir defa daha tecrübe ettik' dedi.Kural hakimiyetinden uzaklaştınca işlerin nasıl kötüleştiğini yeniden görüldüğünü kaydeden Hisarcıklıoğlu, Hükümetten beklediklerinin, 'yapanın yanına kár kalmayacağı' bir adalet reformu ve kamunun verimli çalışmasını temin edecek kamu yönetim reformunun gerçekleştirilmesi olduğunu kaydetti.Bağımsız otoritelerle ilgili tartışmalarda meselenin geçmişini ihmal ettiklerini gözlediklerini kaydeden Hisarcıklıoğlu, 'Mesela Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurulu, bundan 10 yıl önce kurulsaydı, mali sistemde yaşanan acı olayları, daha az maliyetle atlatmış olacağımızı tartışmıyoruz, bunun yerine böyle bir kurumu geç oluşturmakta ısrar ettiğimizi, bu sebeple de 2000 ve 2001 yıllarında iki kriz birden yaşadığımızı unutup, geçmiş sorumsuzluklarımızın nişanesi olan yıkıntıdan BDDK'yı sorumlu tutuyoruz ' şeklinde konuştu.'Enerji sektöründeki pahalı anlaşmaların sorumlusu olarak Enerji Piyasası Kurulunu mu göreceğiz?'sorusunu yönelten Hisarcıklıoğlu, 'Her şeyden önce bağımsız idare otoriteler tarihsel olarak kucaklarında buldukları karmaşık bir sorunlar yumağı ile uğraşmak için kurulmuşlardır. Yani bu sorunlar ve ortaya çıkan maliyet, bu kurumlardan kaynaklanmıyor' dedi.Devletin sanki elindeki kaynak sınırsız gibi, hala büyük ve gereksiz harcamalar içinde olduğunu, örnekleriyle anlatan Hisarcıklıoğlu, 'Sanki fazla kaynak varmış ve ülkenin ihtiyacı varmış gibi cep telefonu sektöründe yeni bir KİT kuruyor ve buraya kamu kaynaklarından 500 milyon dolarlık yatırım yapmaya çalışıyoruz' dedi.Bu kapsamda konuyu Kamu İhale Kurumu'na getiren Hisarcıkloğlu, şunları söyledi:'Hele Bingöl depreminin yol açtığı facia ortada iken kamu ihale sistemini sulandırmaya çalışmanın, çevresinden dolaşmaya kalkışmanın, by-pas etmek gibi öneriler getirmenin iyi niyetli bir girişim olduğu, hiçbir şekilde iddia edilemez. Ama karne ticaretlerinin kesileceğini gören bir kısım bürokratların da teşviki ile siyasi irade sahiplerinin bu yönde ifadeler verdiğini de üzülerek görmekteyiz' dedi.Hisarcıklıoğlu'nun konuşmasından sonra kürsüye gelip yaklaşık 1,5 saat konuşan Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun ise konuşmasında bu eleştiriye, 'Biz bağımsız otoritelere karşı değiliz' diye yanıt vermeye başladı, ama her zamanki 'Tabi bu kurumlar siyasi yapıdan ayrı düşünülmemeli' gibi, aslında bu kurumları içlerine sindiremediklerinin kanıtı olan sözlerle yanıtını tamamladı.Sadece Ali Coşkun değil ki, baştan sona Hükümetin neredeyse tamamı bağımsız otoriteleri içlerine sindirememiş durumda. İlgili bakanlar, örneğin Enerji Bakanı Enerji Üst Kurulu ile Bayındırlık Bakanı Kamu İhale Kurumu ile, Başbakan Yardımcısı BDDK ile çatışma içindeler. Başbakan dahil bütün bakanların itiraz nedenleri ise, açıkca söylemeseler de açık: 'Kendi yetkileri azalıyor...'Bu Hükümetle, bu anlayışla sağlıklı ve çağdaş bir kamu idari reformunun yapılabileceğine inanıyor musunuz? Bu Hükümetle, bu anlayışla Belediyelerin yetkilerinin artırılmasının getireceği sakıncaları düşünüyor musunuz?Bizce, bağımsız otoritelere karşı çıkanların niyeti, 'rant dağıtma'dır, unutmayalım...