KÜRESEL piyasalar hala “iyi haberleri satın alma” havasında devam ediyor.
Geçen hafta Yunanistan’dan gelen haberlere bağlı olarak küresel piyasalarda oynaklığı yüksek bir haftayı daha geride bıraktık. ABD ve Avrupa’dan gelen veriler, rating kuruluşlarının bazı ülkelere ve özellikle büyük bankalara ilişkin açıklamaları oynaklıkta etkili oldu ama asıl belirleyici olan Yunanistan’dan gelen haberlerdi. Bugünden itibaren yine Yunanistan haberlerinin etkili olacağı bir haftaya daha giriyoruz. Bu daha ne kadar sürecek bilinmiyor ama Yunanistan işi bittiğinde, kimsenin şüphesi olmasın ki, yeni hikayeler bulunacak ve piyasayı oynatmaya devam edecektir. Yunanistan Parlamentosu sokaklardaki tüm gösteri ve çatışmalara rağmen, üzerine düşeni yaptı ve ek kesintileri de onayladı. Olmadı, siyasi parti liderleri seçimden sonrası için AB’ye bu tedbirlerin uygulanacağı konusunda yazılı taahhüt bile verdiler. Buna karşılık Avrupa’dan özellikle büyük ülkelerden gelen itirazların devam ettiği görüldü ama hafta sonuna doğru bunların da aşılma umudu doğdu. Şimdi sıra AB maliye bakanları toplantısına geldi. Bugün maliye bakanları toplanıp 130 milyar euro’luk ikinci yardım paketine ilişkin kararı verecek. İşte yeni haftada da küresel piyasaların ilk bakacağı gelişme Yunanistan ile ilgili gelecek bu kararlar olacak. Maliye Bakanlarının yardım paketine ilişkin kararının yanı sıra piyasalar Avrupa Merkez Bankası’nın bilançosunda yeralan 50 milyar Euro’luk Yunan tahvilinin takası için ne karar verileceğine ve Yunanistan’ın özel sektör yatırımcılarıyla, mutabakata yakın oldukları belirtilen, tahvil değişim programına ilişkin verilecek kararları da izleyecek. Yanısıra İspanya, İtalya gibi sorunlu Avrupa ülkelerinin borçlanmaları da merakla izlenen konular içinde olacak. Dolayısıyla Yunanistan’la ilgili iyi haberler gelmesi halinde piyasaların yönünün yine yukarı doğru olacağını, euro’nun dolara karşı değer kazanacağını söylemek doğru olabilir. Ancak bunun yanında rating kuruluşlarından gelecek haberlere, ABD ve AB ülkelerinden gelecek veri ve açıklamalara bağlı, yine oynak bir hafta olması sürpriz olmamalı. Çünkü piyasalar iyiyi satın alma gayreti içine girdiklerini ancak bir yandan da ana eğilimler olarak sorunların hala devam ettiğini ve çözümünün kolay olmadığını da görüyorlar. Bu nedenle sürekli olarak, satın alma konusunda çekimser davransalar bile, kötü haberleri de göz ucuyla takip etmeye devam ediyorlar. Aslında herkes biliyor ki; Yunanistan’ın sorunu çözülse bile, Avrupa’nın durumu da, kalıcı olarak küresel piyasaların yönü de olumluya dönmeyecek. Bu bir oyun ve herkes bu oyun içinde parasını kazanmaya bakıyor. PPK TOPLANTISI VAR AMA İçeride ise geçen hafta, genel olarak, Yunanistan haberlerinin etkili olduğu küresel piyasalara paralel bir seyir izlendiğini söylemek mümkün. Yıllık ödemeler dengesi tablosu, olumlu gelen Ocak ayı bütçe rakamları ve işsizlik verileri de genel seyri değiştirmedi. Bu hafta ise iç piyasalara özgü en önemli gelişme, yarın yapılacak Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı yapılacak. Piyasalar bu toplantıdan da faiz değişimi gibi önemli bir kararın çıkmasını beklemiyorlar. Buna karşılık içeriye ilişkin veriler, büyümedeki yavaşlamanın Merkez Bankası’nın planladığı gibi gitmediğini de açıkca gösteriyor. Bu nedenle olsa gerek, Merkez Bankası geçen hafta piyasadaki para miktarını azaltma yönünde bir tavır koydu. Bununla birlikte bankaların kaynak maliyetleri artsa da özellikle Hazine faizleri yukarı doğru gitmedi. Ancak bu eğilim ne kadar devam edecek pek bilinmiyor. İşte bu nedenle yarınki PPK toplantısında somut bir karar çıkmasa bile, toplantı sonrası yapılacak açıklamada yer alacak büyümeye ve içtalebe ilişkin değerlendirmeler ile bundan sonrasındaki para sıkılaştırmaya ilişkin gelecek işaretlere bakılacak. Özetle; Yunanistan’dan olumlu haber gelirse, bu durum içpiyasaya da aynen yansıyabilir. Farkında mısınız; hafta hafta gidiyoruz, kimse bir ay sonrasını bile göremiyor.