Paylaş
Son enflasyon gelişmelerinden sonra 24 Temmuz’da Merkez Bankası’ndan yeni bir faiz artırım kararı beklenmeye başladı. Yabancı banka ve aracı kurum raporlarında “en az 1 puanlık faiz arttırımı” gerektiği belirtiliyor. Bununla birlikte faiz arttırımlarının nereye kadar devam edeceği, sadece faiz arttırımı ile yabancı ilgisinin devam ettirilip ettirilemeyeceği de tartışma konusu.
Bankacılar Bakanlar Kurulu’nda yer alacak ekonomiyle ilgili isimlerin ve kurul başkanlıklarının önemli olacağını belirtirlerken, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde Merkez Bankası’nın alacağı ilk kararın da önemine dikkat çekiyorlar. Ekonomiden sorumlu olacak kişilerin Merkez Bankası politikaları hakkında da ipucu vermesini beklediklerini kaydeden bir bankacı, Merkez Bankası’nın mutlaka faiz arttırması gerekeceğini ancak atanacak isimlere bağlı olarak faiz arttırımının dozunun yeterli olup olmayacağına da bakılacağını söyledi.
Sadece isimler de değil, yeni dönemin ilk uygulama ve kararlarının da önemli olacağını kaydeden bir başka bankacı ise, “Ekonominin yavaşlaması gerektiğini herkesin kabul ettiğini ama nasıl yavaşlayacağına ilişkin yol haritasını görmeye ihtiyaç olduğunu” söyledi. Faizlerin çok hızlı yükseldiğini, zaten yavaşlayan ekonomide faizin aşırı artmasının keskin daralmalara neden olabileceğini, bunun da reel sektörde büyük sorunlara yol açabileceğini kaydeden aynı bankacı, yeni yönetimin bunu nasıl idare edeceğinin önemli olduğunu kaydetti. Yeni dönemin şimdikilerden çok daha zor ve iyi yönetilmesi gerektiğine işaret eden bankacı, “ekonomiyi devirmeden yavaşlamayı becermek gerekecek ve bu sanıldığı kadar kolay olmayacak” derken, yeni ekonomi yönetimi ve uygulamaların bu açıdan da önemli olduğunun altını çizdi.
PİYASA KİŞİLERE GÜVENMEYE HAZIR
Bankacılara ekonomi yönetimi ve Bakanlar Kurulu’na atanacak isimler konusundaki tahminlerini sordum. Bir süredir çeşitli isimlerin ortada dolaştığını hatırlatan bankacılar, piyasalara çok ters isimler atanmayacağı beklentisinde olduklarını söylediler. Mehmet Şimşek ya da Naci Ağbal’ın ekonomiyle ilgili sorumlu olması halinde bir şeyin değişmeyeceğini, daha doğrusu faiz ve piyasa konusunda sekter tutumuyla bilinen bazı isimler dışında yapılacak atamaların sorun olacağını sanmadıklarını belirttiler.
Piyasaların yeni ekonomi yönetimine güven duyma konusunda hazır olduğunu, çok aykırı isimler olmadığı takdirde piyasanın yeni yönetimi olumlu fiyatlayabileceğini kaydeden bir bankacı, yabancıların da yeni ekonomi yönetimi konusunda kötümser bir havada olmadıklarını söyledi.
Yeni yönetiminin ekonominin nasıl idare edileceği konusunda olumlu beklenti yaratmaya ihtiyacı olduğunu kaydeden aynı bankacı, Merkez Bankası toplantısından çıkacak karar ile birlikte güven aşılayacak tedbirler açıklanırsa, işin kolaylaşacağını söyledi.
Bankacılar bunlar yapılırsa, ancak kısa dönemde yani bir-iki ay için olumlu bir havanın yaratılabileceğini ama orta dönem için çok daha ciddi tedbirler, ekonomide rasyonel bir yol haritasının hazırlanıp, dengeleri iyice bozmadan kontrollü yavaşlama yöntemlerinin belli olmasının hayati öneme sahip olacağını ifade ettiler.
Özetle; ilk aşamada piyasaları rahatlatacak kararlar belli ama orta-uzun dönem ekonomi yönetimi çok daha karmaşık ve zor bir görev olacak.
Paylaş