Elektrik dağıtımının tümü ağustosta özel

TÜRKİYE’nin uzun süredir hayata geçirmeye çalıştığı enerji sektörünün liberalleşmesinde, hızlanan özelleştirmelerle birlikte, artık somut sonuçlar görülmeye başladı.

Haberin Devamı

Yasal işlemleri tamamlanacak özelleştirmelerle bu yıl Ağustos ayında elektrik dağıtımının tümüyle özel sektöre geçmesi bekleniyor. Elektrik dağıtıcıları 1999 yılında kurdukları Elder adlı bir dernek altında örgütlenmişler ama şimdiye kadar fazla sesleri çıkamamış. İşte özelleştirmelerin hızlanmasıyla ile birlikte Elder’i de güçlendirip seslerini yükseltmeye karar vermişler. Uzun süre Başkanlık yapan duayen Ceyhan Saldancı yardımcılığı kabul etmiş, Başkanlığa ise son dönemde dağıtımda ciddi bir atağa kalkan Limak’ın sahibi Nihat Özdemir’i seçmişler. Derneğin tüzüğünde değişiklik yapıp, yönetim kurulu üyeliği sayısını artırmış ve “şirketlerin ya sahipleri ya üst düzey yöneticisi üye olacak” diyerek temsil gücünü yükseltmişler.
Önceki akşam dernek yöneticileri ile birlikte gazetecilerle biraraya gelen Başkan Nihat Özdemir, belki de sektörün yüzde 100’ünü kapsayan, yani sektördeki herkesin üye olduğu tek sivil toplum kuruluşu olduklarını söyledi. Dağıtım şirketlerinin anlatmak istediklerine gelince; her şeyden önce kamuoyunun dağıtım işinden detaylı haberi olmadığını, elektrikle ilgili her şeyin, inisiyatiflerinde olsun olmasın, kendilerinden bilindiğini, yetki ve sorumluluklarını halka anlatmak istediklerini söylüyorlar. Özdemir,Örneğin eskiden 3 kez elektrik kesildiği zaman sesini bile çıkarmayanlar şimdi 1 kesinti olsa bile, özel olduğu için, kendilerinden rahatlıkla şikayette bulunduklarını” söylüyor. Kendilerinin aldıkları elektriği verdiklerini, örneğin üretimden gelen sıkıntıların bile dağıtıma çıkarıldığını kaydediyor. Kısacası; elektrik dağıtım şirketleri kendilerini daha iyi anlatmak istiyorlar.
Nihat Özdemir ile birlikte yemekte bulunan Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman, Aydem’den Ceyhan Saldancı, Ali Murat Korkmaz ve Limak Yatırım Genel Müdürü İsmail Ergüneş’le sohbet imkanı bulduk. Konuşmalardan çıkardığımız sonuç dağıtım şirketlerinin çalışma alanını, elektriğin alımından satışına kadar, hatta yapacakları yatırıma kadar neredeyse her şeyi, tüm parametreleri devlet tarafından belirleniyor. Örneğin daha önce uygulamaya soktukları 5 yıllık plan çerçevesinde, ne kadar kayıp kaçak oranı indirimi sağlayacakları, mevcudun yenilenmesi ve yeni tüketiciler için ne kadarlık yatırım yapacakları Enerji Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlenmiş durumda ve buna göre faaliyette bulunuyorlar. Çünkü yapacakları yatırımların bedeli tarifelere yansıyor, bu nedenle de istedikleri gibi yatırım yapıp, bunu tahsil edemiyorlar. Ancak 5 yıllık planın yanında EPDK’nın onayı ile, değişen ihtiyaçlara göre planda revizyona gidip, yatırım artırımına gidebiliyorlar.

Haberin Devamı

ÖZELLEŞTİRMELERİN KATKISI

Haberin Devamı

Son 2-3 yıl içinde yani dağıtım hızlandığından bu yana yaptıkları yatırımın 1.3 milyar dolar civarında olduğunu, bunu kendilerinin finanse ettiğini belirtiyorlar. Dağıtım şirketleri olarak aldıkları elektriğin parasını, takip eden ayın 18’inde peşin olarak yatırmak zorundalar. Daha önce bu hizmet devlette olduğu için zamanında ödeme yapılmadığı biliniyor ve Nihat Özdemir kendi uzmanlarının bu yolla yani zamanında bedelini ödeyerek, son 4 yılda Hazine’ye 10 milyar dolar katkıda bulunduklarını hesapladıklarını söylüyor. Özdemir, 2010 yılında yüzde 17 olan kayıp-kaçak oranının, 2012 yılı sonunda yüzde 13’e düşürüldüğünü, bunun da 2 milyar TL’lık katkı anlamına geldiğini belirtiyor.
EPDK’nın kuracağı mekanizma tamamlandığında sektöre performans kriterleri konup takip edileceği, böylece kaliteli; yani hem kesilmeyen, hem de voltajı değişmeyecek nitelikte elektrik verilip verilmediğinin kontrol edileceği, başarıya göre bonus ve ceza sisteminin devreye sokulacağının altını çiziyorlar.
Yanısıra bireysel elektrik üretimlerini bile almak zorunda kalınca akıllı sistemlere ihtiyaç duyacaklarını kaydediyor, tüketicinin istediği yerden elektrik almaya başladığını ileride bu uygulamanı da yaygınlaşacağını söylüyorlar.
Siyasi gerekçelerine hak verseler de, denetimin EPDK yanında son yasayla Enerji Bakanlığı’na da verilmesine karşı çıkmışlar ama dinletememişler. Umarım siyasi etkilerden uzak, gerçek anlamda kurallı bir piyasa oluşturulabilir.

Yazarın Tüm Yazıları