1 katrilyon borç alan Akbank değil

DÜN iki büyük özel bankanın büyük bir liderlik yarışına girdiğini, bu bankalardan birinin aktifini büyük göstermek için, Merkez Bankası’ndan yılın son günü 1 katrilyon lira borçlandığını yazmıştık.

Bu yazımız üzerine Akbank Genel Müdür Yardımcısı Hayri Çulhacı aradı. Piyasada iki büyük bankanın yarışı konusunda kendi isimlerinin geçtiğini, yazımız üzerine çok telefon aldıklarını belirterek, "Akbank’ın yılın son günü Merkez Bankası’ndan 1 katrilyon lira borç almadığını" söyledi.

Akbank’ın halka açık bir banka olduğunu kaydeden Çulhacı, kamuoyunun bunu bilmesi gerektiğine inandıklarını kaydetti. Çulhacı’ya bu duyarlılığı için teşekkür etmek lazım. Tabi ki, aynı duyarlılığı, hele halka açık ise, başkalarının da göstermesi lazım değil mi? Belki de Hayri Çulhacı da kendilerinin yazımızda adı geçen banka olmadığını belirterek, böyle bir yolu açmaya çalışmıştır, değil mi?

Öyle ya da böyle yarış kızıştı ve 2006 yılında daha da kızışacağı konusunda herkes hemfikir.

Güvendiğimiz bankacılarla konuşup, rekabetin nerelerde yoğunlaşabileceğini sorduk.

2006 yılında stopaj uygulaması nedeniyle mevduat ve yatırım fonlarına bir kayışın olacağını tahmin eden bankacılar, herşeyden önce bu alanlarda rekabetin kızışmasını bekliyorlar. Şu anda bazı büyük bankaların "tezgah altı faiz" denilen, afişe faizlerin çok üzerinde faiz verdiklerini kaydeden bir bankacı, aynı eğilimin artarak devam edebileceğini söyledi.

Kredi kartları yarışının abartıldığını kaydeden başka bir bankacı ise şirketlerin yaptığı normal taksidin üzerine, "6 taksit, 8 taksit de bizden" uygulamasının başladığını kaydederek, buna ek olarak "bol keseden bonus puanlar dağıtılmaya devam edeceğe benziyor" yorumunu yaptı.

Dış ticarette görülmedik işlemlerin olduğunu kaydeden aynı bankacı, "Riskine bile hiç bakmadan ücretsiz dış ticaret işlemlerine aracılık yapılıyor, bunlar tehlikeli işler" dedi.

Bu arada başka bir bankacı ise, yarışın bilindik zaten varolan alanlarda yoğunlaşmasını beklediğini kaydederek, "Bunlara ek olarak bu yıl kredi kartı faizlerinin artık aşağı çekilmesi sözkonusu olabilir" dedi.

ZARAR VERİRSE BANKALAR DURDURUR

Bunun yanısıra konut kredilerinde büyük bir yarış başladığını ve önümüzdeki dönemde bunun hızlanabileceğini kaydeden bankacı, buradaki yarışın rasyonel olmayan noktalara gelebileceğini söyledi. Aynı bankacı, "Biri çıkar da 0.99 veriyorum derse, diğer bankalar da kendilerini bu noktaya inmekten alıkoyamaz" dedi.

Bunun tehlikeli bir eğilim olacağını, şu anda yüzde 17-18 ile mevduat toplanıp yüzde 13.80 ile konut kredisi verildiğini hatırlatan bankacı, yarışın uzun vadeli bu kredilerde yoğunlaşmasının vade uyuşmazlığı açısından da sorun yaratabileceğini kaydetti.

Peki, bu yarış nereye kadar varır, Bankalar Birliği müdahale edebilir mi?

Bankacılar, Birliğin müdahalesinin, daha doğrusu bankaları biraraya getirip yarışı rasyonel boyuta indirme konusunda çok fazla müdahil olacağını sanmadığını söylediler. Bir bankanın üst düzey yöneticisi "ne zaman bu yarış durur?" dediğimizde, "Bu yarışın artık kendilerine bilançolarına büyük zararlar verdiği ortaya çıkınca bankalar durdurur" yanıtını verdi. Bu yıl içerisinde böyle bir noktaya gelinmesinin kaçınılmaz olmasını beklediğini kaydeden aynı bankacı, "yani yarış kızışır kızışır belli noktaya gelince, bu yıl içinde bir noktada durur" dedi.

Aynı bankacı, yarışın rasyonel boyutlara inmesinin bir başka gerekçesinin de "piyasalarda ciddi sıkıntı doğması" olacağını söyledi. ABD ve Avrupa’dan gelecek hareketlerin böyle bir etki yaratmayacağını kaydeden aynı bankacı, "Japonya ya da Uzak Doğu’dan devalüasyonlar gelirse ancak o zaman likidite ve içeride de sıkıntı başlar, batıdan bir etki geleceğini sanmıyorum" yorumunu yaptı.

Görüldüğü gibi bütün bankacılar, yarışın rasyonel boyutların ötesine taşabileceği konusunda hemfikir. Mühim olan bu yarışı, fazla geç olmadan durdurmakta...
Yazarın Tüm Yazıları