Paylaş
Colin Kazım ve Emre gibi agresif oyuncuların kontrol sorunu; inanın bunun üstesinden Aykut Kocaman gelemezse başkası da başaramaz. O yüzden Aykut Hoca’yı tanıyan birisi olarak bence korkulacak bir şey yok. Hatta aksine bu yaz kampları adına iyi bir görüntüdür.
Young Boys eşleşmesi; şahsi kanaatim Fenerbahçe’nin -normal şartlar altında- turu çok rahat geçeceği yönünde. Fakat Young Boys’un da son hafta mağduru olduğunu unutmamak gerek. Şampiyonluğu son 90 dakikada Basel’e kaybeden Young Boys, İsviçre Ligi’nin en mücadeleci takımı.
Transfer kargaşası; ince eleyip sık dokuyan yönetim, eskiden yaptığı hatalara düşüp alel acele “büyük” ama yıpranmış isimlere sarılmıyor. Hedef atışı yapılacaktır bence. Sessizlik pazara kadar son bulacaktır, Fenerbahçelilerin içi rahat olsun.
Güiza sorunu; işte en zor nokta bu. Çünkü Güiza’dan kurtulmak için sadece kulübün ve teknik heyetin bu sorunla uğraşması yetmiyor. Güiza ve menajerinin de bir şeyler yapması bekleniyor. Şayet Güiza gitmezse de keyfi bilecektir ve gerektiğinde oynayıp gerekmediğinde -büyük olasılıkla- tribündeki yerini alacaktır. Gerçi hoş, o eşsiz statta maç izlemeyi bile haketmek gerekir ya, neyse...
Kadro darlığı; yedek kulübesini mesken etmiş bazı oyunculardan nihayet kurtulan Fenerbahçe, alternatifli bir kadro kurmalı tekrar. Takım içi rekabet düşerse bu her şeyi kötü etkiler. Bunun için de yedek beklediği zaman sorun çıkartmayacak yeni isimler bulunmalı. Genç ve gelişmeye açık isimler...
Sabır; Fenerbahçe camiasının önünde iki yol var; birincisi şayet kötü sonuçlar alındığında medyanın da gazına gelerek Aykut Kocaman’ı alaşağı etmek... İkincisi; kendi evladına teslim ettiği bir takımın üç sene içinde nerelere gelebileceğini ön görerek sabretmek ve destek olmak.
Daum, Güiza ile konuştu mu?
ALLAH yakışan iftiradan korusun ama, bana gelen bir istihbarat yakışmanın da ötesinde gibi duruyor... Sezon bitiminde hangi futbolcularla nasıl yol ayrılığı olacağını daha önceden bilen Daum, ayrılmasından sonra Fenerbahçe’nin başını ağrıtabilecek bir oyuncuya haber göndermiş... “Hakkını alana kadar mücadele et, sen sorun çıkardıkça onlar geri adım atacaktır” demiş... Söz konusu oyuncu Güiza... Fenerbahçe’den ayrılışını acıklı bir intikam gösterisine çeviren Daum meğer bununla da yetinmemiş; Güiza’ya çok iyi bildiği bir konuda (!) nasihat etmiş.
Ben bana anlatanın (Daum’a çok yakın biri) yalancısıyım fakat pek yalan gibi de durmuyor açıkçası.
Sinek küçük ama
İSVİÇRE’nin bulvar gazetelerinden Blick’in yaptığı haber malumunuz. Dün gazetemizde de bu konuyla ilgili bir haber vardı. Young Boys’un Fenerbahçe’yle eşleşmesiyle ilgili spor ruhuna yakışmayan tahriklerde bulunan Blick’i aslında kınamamak da lazım. Çünkü kaale almaya değmez. Hem bu ilk de değil. Daha önce de bize karşı sabıkaları bulunuyordu zaten. Blick’in neden bu tür tavırlar sergilediği zaten ortada. Provokatif yaklaşımların kaymağını yiyen Blick, kimse dikkate almayacak bile olsa, yine de kuyuya bir taş atıyor. Kimi zamanlarda bu tür “deli taşları” çok büyük faciaların kıvılcımı olabilir. Fakat Fenerbahçe-Young Boys eşleşmesinde en ufak bir gerginlik olma ihtimali yok ve kısacası Blick yine karavana attı. “Bu maçta da sandalyeler havada uçacak mı?” diyen İsvriçreli yayın organına gülüp geçmek gerek. Çünkü onların istediği de zaten duyulmak ve adından söz ettirmek...
Yıldıray Baştürk (Yorumsuz)
ALMANYA’da yasayan Tolga Bayar isimli bir vatandaşımız, bir mektup yollamış... Yorum yapmadan bir bölümüne yer vermek istiyorum;
Bu futbolcuyu hepimiz tanıyoruz.
Milli takım fubolcularımızdan ve halen gururla övündüğümüz 2002 Dünya üçüncüsü takımımızın en iyilerindendi.
Şu an boşta, yani bonservisi elinde. Ona sordum; “Niye Türkiye’ye gitmiyorsun?. Seni kim istemez”.
Dedi ki; “Görüşmeler var, artık top oynamak istiyorum ve sağlığım Allaha şükür yerinde, para artık ikinci planda.”
Ama sohbetimizde anladım ki, bizim futbolculara değer verilmiyor. Yani şu an basında fazla yer almadığı için unutulmuş durumda. Herkes sakat zannediyor.Yani demek istediğim, Şampiyonlar Ligi finali oynamış ve Milli Takım’la Dünya üçüncüsü olmuş bir Türk futbolcusuyla nasıl olur da kimse ilgilenmez. Buna bir Türk vatandaşı olarak çok ama çok üzülüyorum.
Paylaş