G’ALOŞ...

Ayakkabıların, giyisilerin, saçın ve insan teninin kirini gizler...
Temiz olan ortamlara girilebilmesi için, mikroplu olma ihtimali olan şeylere aracılık eder.
Bir anlamda kirle temas etmek için üretilirler...
Galoşların temizlenmesi mümkün değildir.
Pisliğe ya da mikroba dokunmuş galoşların tekrar temizlenme ihtimali yoktur.
Ancak yeniden dönüşüme tabi tutulurlar.
Şimdi ne alaka diyeceksiniz...
Spor sayfasında galoş tanımının ne işi var diye düşüneceksiniz.
Malum çok zor bir futbol sezonu kapıda...
Spor medyası, takımların, başkanların, hakemlerin, yeni transferlerin kıyasıya rekabetinden bahsediyor, zor bir sezon olacağına vurgu yapıyor...
Peki “temiz bir lig” temennisinde bulunan spor basını sezona hazır mı?
Spor medyasında görev yapanların hepsinin bu temiz lig konusunda samimi olduğunu söyleyebilir miyiz ?
Futbolun galoşları
Bu sezon, kaç köşe yazarı, muhabir galoş görevi yapacak?
Kaç gazeteci alın teriyle haber yaptığı için yalanlanacak, yasaklanacak?
Hangi muhabirler, köşe yazarları, kulüp başkanlarının himayesine girip (!) tetikçilik yapmaya, bir yandan yalakalık yaparken diğer yandan meslektaşlarını karalamaya başlayacaklar?...
Çalıştığı kurumdan aldığı maaşı dışında da maaşa bağlananlar olacak mı?
Hangi gazeteciler, müdürler, yorumcular kafasını toprağın altına sokacak?
Hangi muhabirler, müdürlerinin değil “cici babalarının (!)” direktifleriyle çalışmaya devam edecekler?...
Ne dersiniz?

HER KİM Kİ FENER’İ İSTEMİYOR...

Mehmet Topuz; Fenerbahçe’de oynamak istemediğini söyledi, ‘Beşiktaş’ta oynamak istiyorum’ dedi.
Hooop bir gece operasyonuyla Fenerbahçe’li oldu.
Poulsen; Fenerbahçe’ye “gelmeyeceğim” mesajı gönderdi.
Ama Fenerbahçe Juventus’la prensip anlaşmasına vardı. Poulsen’in menajeriyle ikna görüşmeleri sürüyor...
Hamit Altıntop; ‘Bayern’den ayrılmak istemiyorum, Fenerbahçe’ye transferim söz konusu değil’ dedi.
Ama Bayern Münih yetkilileriyle transfer görüşmeleri başladı.
Hatta Hamit’i ikna etsin diye Aziz Yıldırım’la arası çok kötü olan muhalefet kanadında Tahir Kıran’ın bile devreye sokulduğu konuşuluyor...
Peki Arda ne demişti? Benim yolum bellidir, Fenerbahçe benim için mümkün değil...
Aziz Başkan, Arda’yı da istedi Adnan Polat’tan, hem de astronomik bir teklifle...
Keşke Ronaldinho’da çıkıp “Asla Fenerbahçe’de oynamam” dese...
Bakarsın o da hoooop Fenerbahçe’li oluvermiş...
Eeee ferman çıkmış bir kere; “Her kim ki Fener’i istemiyor, tiz alın!”

MUSTAFA DENİZLİ’NİN MESAJI

F ENERBAHÇE Başkanı Aziz Yıldırım’ın, kongre üyelerine ve taraftarlarına verdiği 3 yıl üst üste şampiyonluk garantisinden sonra, Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören de, beş yıl üst üste şampiyonluk sözü vermişti...
Bunun üzerine Beşiktaş Teknik Direktörü Mustafa Denizli de “Öyle sözleri başkanlar verir” diyerek bana göre çok ciddi ve doğru bir açıklama yapmıştı...
Hiçbir takımın başındaki teknik direktörün böyle bir söz veremeyeceğine işaret eden Denizli, aslında başkanların verdiği bu tür sözlere de gönderme yapmış oldu.
Hiçbir ligin değil, üst üste üç beş yıl, iki ay öncesinden bile şampiyonunun belli olamayacağı aşikarken, teknik direktörlerin sırtına böyle bir yük koymanın alemi ne demeye getirdi Mustafa Denizli.
Haklı da...
Bu yüzden şampiyonluk kaçarsa, o sözü ben vermemiştim deme şansına da sahip.
Tıpkı Daum gibi...

Başımız sağolsun

MESLEK hayatı boyunca Türk Spor basınında saygın bir yer edinen ve dün aramızdan ayrılan ünlü spiker Orhan Şengürbüz’e Allah’tan rahmet, kederli ailesi ve basın camiasına başsağlığı dilerim.