Yılda bir gün olsa

“Haydi aydınlığa” sürmanşetimiz, büyük yankı uyandırmış, kentte seferberlik ilan edilmişti. Devletin zirvesi toplanmış, zirvenin ardından dönemin Enerji Bakanı Hilmi Güler, 70 milyon liralık yatırımla Başkent’e 10 bine yakın yeni elektrik direği dikeceklerini belirterek “Amacımız Ankara’yı 24 saat aydınlık hale getirmek” demişti. Bu seferberliğin ardından kentteki birçok zifiri karanlık cadde ve sokak, en azından önümüzü gördüğümüz, yürünebilecek hale geldi.
Ancak, bu konuda hala aşmamız gereken çok mesafe var.
Yeni yıla girerken, uluslararası ajansların geçtiği rengarenk gece fotoğraflarını görünce, bir kez daha Güler’in “Amacımız Ankara’yı 24 saat aydınlık hale getirmek” sözlerini hatırladım.
Hala, 24 saat aydınlık bir kente kavuşamadık.
Yılın diğer günlerini geçtik, bari yeni yıla girerken sokaklarımız, caddelerimiz aydınlansa... Ankara’nın en önemli merkezi Çankaya’da sokaklara caddelere çıkın bakın. Bir heyecan, bir hareket, bir ışık görebiliyor musunuz? Bir sıcaklık duyabiliyor musunuz?
Göremezsiniz, duyamazsınız. Çünkü, hala sokaklarımız, cadelerimiz yeterince aydınlık değil. Bu, yılın 364 günü de böyle, 31 Aralık gecesi de...

Dünyanın dört bir yanından bize ulaşan rengarenk fotoğraflardan bazıları. Tokyo’dan Londra’ya kadar bakın kentler nasıl ışıl ışıl... Evet onlar, dini inançları gereği bir hafta öncesinden ‘Noel’i kutluyor ama, yeni yıla yeni heyecanlar ve umutlarla girerken, en azından bizim de sokaklarımızı aydınlatmamıza engel midir bu? Biz de 31 Aralık gecesi, yeni yıla neden ışıl ışıl caddelerde, sokaklarda giremiyoruz?

Karanlık sokak suça meyillidir

Aydınlanmayan caddeler, karanlık sokaklar bu kentin önemli bir sorunu mudur? Görecelidir, kimine göre önemlidir, kimine göre çözülmesi öncelikli olan daha büyük problemler vardır. Fakat göreceli olmayan bir yanı vardır ki; birçok sorunun çıkış noktasıdır. Mesela karanlık sokaklar, suça daha meyillidir. Suçluyu daha da cesaretlendirir, kentliyi ise sindirir, daha çok eve hapseder. Zaten yapılan araştırmalar da, karanlık sokaklarda daha fazla suç işlendiğini ortaya koyuyor. Sokaklar karardıkça da, her yıl sokak eğlencelerine katılan insan sayısı azalıyor.

“Tek gecelik” demeyin

Yeni yıl öncesi eğlence sektörüne baktığımızda ise, Başkent’in “ünlü skalası”nın her yıl daha da geriye gittiğini görüyoruz. Ankaralının mekana olan talebiyle, sanatçıların ‘ünlülüğü’ de orantılı bir şekilde azalıyor. Önceki gün editörümüz Erdem Sevgi de, 141. Karakter köşesinden sosyal alemde, yılbaşı eğlencelerine karşı olan bakışı dile getirdi. Geçen yıl bazı mekanlarda yaşanan olumsuz hadiseler de, hala hafızalarda. Ortaya çıkan bu önyargı, biraz da bazı mekan sahiplerinin yılbaşı gecesi gelen müşteriyi ‘tek gecelik yolunacak kaz’ görmesi ve her önüne gelenin organizatörlüğe soyunmasından kaynaklanıyor.

Yine de ‘ışık’ var

Her ne kadar Avrupa’daki gibi ışıl ışıl olmasa da sokaklarımız, caddelerimiz Çankaya ve Yenimahalle’de kayda değer bir çaba ortaya çıkmış. Çankaya Belediyesi Kuğulupark’ı süslerken, Yenimahalle Belediyesi de, Çarşı Caddesi’nde “Yetmez ama evet” diyebileceğimiz önemli birer çalışmaya imza atmışlar.