Paylaş
Amistad filmi pek eğlenceli sayılmaz ama tarihin en büyük ayıbı olarak gösterilen köle ticaretinin hazin öyküsünü ayrıntısıyla anlatır.
Yine de filmi abartılı bulanlar açısından bazı rakamları hatırlatmakta yarar var: 16 ve 19'uncu yüzyıllar arasında Afrika'dan zorla kaçırılıp Yeni Dünya Amerika'da köle olarak çalıştırılan siyah derili sayısı 12 milyon kişi olarak hesaplanıyor.
Bu rakamın iki veya üç katı sayıda kölenin yolda öldüğü yönünde kayıtlar bulunuyor. Kısacası Amistad filmi nereden baksanız 40-50 milyon siyahın -o tarihteki Avrupa nüfusundan fazla- çöpe giden yaşamlarını yansıtıyor.
***
Fransa'da bu yıl köleliğin yasaklanmasının 150'nci yıldönümü törenlerle kutlanıyor. Fransız Devrimi'nden beş yıl sonra, 1794 yılında kolonilerde başlayan köle yasağı fazla uzun sürmedi. 1802 yılında Napoleon Bonaparte tarafından köle düzenine geri dönüldü.
Fransa'nın büyük limanlarında, kolonilerde köle emeğinin yarattığı refahtan vazgeçmek zordu. Zaten Fransa, İngiltere ve Portekiz'in ardından üçüncü büyük köle tüccarı konumundaydı.
1848 fırtınası, Fransa'daki aydın ve imanlı Hıristiyanların köleliğin kaldırılması yönündeki savaşına yardım etti. Fransa, İngiltere'den sonra (1833) köleliği kaldıran ikinci ülke oldu. Fransa'yı, ABD (İç savaş pahasına, 1865) ve Brezilya (1888) izledi.
***
Nedense her 23 Nisan günü bu köle rakamlarını anımsar, hüzne kapılırım.
21'inci Yüzyıl'ın eşiğinde hâlâ çocuklarını köle niyetine çalıştıran bir ülkenin vatandaşı olmaktan dolayı esef duyarım.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan Bülent Piyal ile İsmail Bayer'in ‘‘Çocuk İşgücü’’ başlıklı araştırmasına bakar şaşarım.
Türkiye'de 5-15 yaşları arasında 12 milyona yakın çocuk yaşıyor.
Nüfusun yaklaşık yüzde 20'sini oluşturan çocukların üçte biri, yani 4 milyonu çalışıyor. Ülkemizde 6-14 yaş çocuklarının yüzde 87.2'si okula devam ediyor, yüzde 12.8'i eğitimini bırakmış bulunuyor. Okuyan çocukların üçte biri, okumayanların üçte ikisinden fazlası düzenli bir işte çalışıyor.
Kentli işçi çocukların yüzde 40'ı imalat sektöründe istihdam ediliyor, kırsalda çalışan çocukların tamamı tarım işçisi...
Peki çocuk çalışıyor da refaha mı kavuşuyor?.. Ne gezer.
Çalışan çocuğun aile prototipi belli: Son on yılda kırsalda geçinemediği için veya terör belası yüzünden büyük kente göç etmiş, varoşlarda oturan, birden çok çocuk sahibi aileler, modern kölelerin ev adresi...
***
15 yaşından küçükler, uluslararası sözleşmelerde çocuk sayılıyor. Avrupa Sosyal Şartı'na göre 15 yaşından küçüklerin çalıştırılması yasak...
Ama cennet ülkem bu yasağı takmıyor. Üstelik Avrupa Parlamentosu'na sunulan rapora göre, çocuk işçi sayısında Avrupa rekoru kırıyor.
İşte o yüzden her 23 Nisan günü bayram olmasına aslında sevinmek lazım.
Hiç değilse çocuklar bir gün olsun dinlenecekler. Tabi ustaları izin verirse...
Paylaş