ANKARAHÜRRİYET Ankara Bürosu Başbakanlık Muhabiri Hasan Tüfekçi, 6 Eylül 2007 günü TBMM’deki güvenoylaması sırasında AKP Genel Sekreteri İdris Naim Şahin’in önündeki notlara gömüldüğünü fark etti. Uzaktan bu notları fotoğrafladı, Şahin’e sunulan raporu Hürriyet okurlarıyla paylaştı.
AKP Genel Sekreteri’nin önündeki isim ve para trafiğini takip etmek pek zor olmadı.
O tarihten bir ay kadar önce... 5 Ağustos günü, İstanbul-Ankara karayolunda bulunan Berceste dinlenme tesisinde yaşanan kurşunlama olayıyla ilgiliydi bu rapor.
Tesis sahibi Yusuf Akdoğan’ı üç kurşunla yaralayan tetikçiyi azmettirdiği ileri sürülen Alican Kerimoğlu’nun eşi, İdris Naim Şahin’e başvurdu. İdris Naim Şahin de Düzce Milletvekili Celal Erbay’dan konuyu araştırıp kendisine rapor etmesini istedi.
Rapor, güvenoylamasına yetişti.
* * *
Neydi bu rapor, ne yazıyordu?
Şifrelerini Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın dosyası yardımıyla çözelim:
1) Vurulan Yusuf Akdoğan, 1999 depremi öncesinde Bolu çevresinde (Avdan Köyü) arsa topladı.
2) Depremden sonra Alican Kerimoğlu, Akdoğan’a gelip Kanal 7 adına arsa satın almak istedi.
3) Yusuf Akdoğan ve diğer bazı arsa sahipleri, Alican Kerimoğlu aracılığıyla satış yaptı.
4) Ama bazı arsa sahipleri ve aracılar, paralarını alamadığı için mahkeme yoluna gitti.
5) Yusuf Akdoğan’dan araya girip ihtilafı gidermesi istendi, kabul etmeyince vuruldu.
Mahkeme bu yılın şubat ayında açıldı, üç duruşmada karar aşamasına gelindi.
* * *
Ama cinayet davasında dosya dışında kalanlar da ilginç...
Mesela, Şahin’in önündeki notlarda deniliyor ki: "İlhan Emlakçı (Özocakçıoğlu) 2350 TL/m2, sen kaça alırsan al. Ancak şartı arsaların fiyatı tapuda reel fiyatın iki katı olacak. (Zira Kanal 7’ye yönelik krediye karşılık teminat gösterilecek.)"
Emlakçı Özocakçıoğlu da diyor ki: "Satış Mayıs 2003’te tamamlandı. Şirket arsaları teminat göstererek Vakıflar Bankası’ndan 1 trilyon lira kredi kullandı."
Kanal 7 cevap hakkında neler söyledi, aktaralım: "Haberde iddia edildiği gibi Kanal 7 (Yeni Dünya İletişim A.Ş.’nin) Düzce’de hiçbir arsası ve konuyla hiçbir ilgisi yoktur. Konu ile ilgili olarak görüşümüz sorulmadan, hazırladığı bilgi notunda Kanal 7 adını kullanan Düzce milletvekilini ve haberi yapan gazeteleri kınıyoruz."
* * *
Gözüken o ki, önümüzdeki aylarda bir tetikçi ceza alacak ama şu sorular yanıtsız kalacak:
Arsaları toplayan Set Programcılık Tanıtım ve Teknik Hizmetleri isimli şirket, Kanal 7 yönetici ve ortaklarına ait midir, değil midir? (İTO kayıtlarına göre öyle!)
Bu şirkete tapuda iki katı değerinde beyan edilen arsalar teminat gösterilerek trilyonlarca lira kredi kamu bankalarından açıldı mı, açılmadı mı? (Yandaş medya kredileri ortada!)
Trilyonluk rant nedeniyle yaşanan (mağdur öyle diyor) kurşunlama olayıyla AKP’nin iki milletvekili ve bizzat genel sekreteri neden bu kadar ilgili? ("Eski tanıdığız" diyorlar.)
* * *
Özgür medya işte asıl bu ve benzeri soruları sormak, takipçisi olmak için lazım.
Ama biz Deniz Feneri, Kanal 7, AKP diyoruz, kızıp köpürüyor, tehdit ediyorlar.
Ya da Berceste, Kanal 7, AKP denklemini kuruyoruz, umursamayıp tınmıyorlar.
Demek ki biz her tetikçinin patronu olduğu bilinciyle sorup soruşturdukça...