HÜRRİYET Gazetesi’nde bu hafta yayınlanan yarım sayfalık bir emlak ilanının içeriği ilgimi çekti. İlanın başlığında Tennis Resort (tenis merkezi) ibaresi vardı. Tanıtım şöyle: "Antalyalı bir inşaat şirketi, konut satıyor.
Projede üç adet tenis kortu var. İlginç yanı ise şu; projenin tenis eğitimleri, dünyaca ünlü, Belçikalı bayan tenisçi Sabine Appelmans tarafından yapılacağı... Yani sitede oturacak olan insanlara iyi bir tenis eğitimi vaadinde bulunuluyor.
Bu reklam, Türkiye’de tenisin son yıllarda hızla gelişen ve yurt çapında yayılan bir toplum, bir aile sporu haline geldiğinin en güzel örneği. Sitelerde oynanan tenisin Türk tenisine çok büyük faydaları var. Siteler, çocuklar için tenis okulları açıyor, turnuvalar düzenleniyor, antrenörlere de iş imkanı sağlıyor. Üstelik bu tenis faaliyetlerinden, site yönetimleri gelir elde ediyor.
Profesyonel tenisi başka olaydır. Bunu bu yazımızda bir kenara bırakalım. Önemli olan insanımızın 7’den 70’e gerçek anlamda tenis oynamasıdır. Ve bu noktada şunu vurgulamak gerekiyor. Tenis sadece vücut geliştiren bir spor değil. Sosyal bir olgu, çağdaşlık göstergesidir. Atatürk’ün 30’lu yıllardaki, "Mühim olan her Türk insanının spor yapmasıdır" sözleri ile bire bir örtüşmektedir.
Tenis, bir ailenin bütün bireylerini çağdaş mekanlarda yaptığı bir spordur. Tenis okullarında tenisin yanı sıra satranç, resim ve yabancı dil derslerinin verildiğini söylersek, çocuklara genel kültür açısından verilen kimliğin değeri ortaya çıkar. Bakın bugün gençlerimizin geçen yıla oranla uyuşturucu bağımlılığı yüzde 287 arttı. Diğer taraftan minicik yavrularımızın başlarını türbanlarla kapatıp, erkek çocuklara takkeler, şalvarlar giydirirerek, mahsen gibi zeminlerde, çağlar gerisine götürmeye çalışan zihniyet, sözlerle ve sloganlarla mücadele etme olanağı yoktur.
Muhalefet partileri de milyonlar değerinde, saray gibi parti binaları yapıp, sadece laf üreteceklerine gericilik kurslarına karşı spor tesisleri yapsaydı, bugünkü ürkütücü çağdışı ortam gelişmezdi. Şunu unutmayalım ki, sporun gücü sandığımızdan daha büyüktür.
Marsel İlhan
TAÇ Sporlu Marsel İlhan, İspanya’da son kazandığı turnuva ile bilhassa erkek tenisçilerimizdeki son dönemlerdeki, uluslararası alanaki duraklamaya bir hareket getirdi. 20 yaşındaki Özbek asıllı Marsel, Taç Spor Kulübü’nün sunduğu maddi olanaklarla, çok kısa sürede dünya klasmanında 400’ün altında bir sıralamaya girdi. 15 Ekim tarihinde ATP tarafından açıklanacak olan resmi sıralamada 350-360. sırlarda olması bekleniyor.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı ve yaralı Mehmetçiklerimiz’e de acil şifalar temenni eder, iyi bayramlar dilerim...