Engin Kehale

Yılın en kötü 45 dakikası ve beksizlik

23 Şubat 2024
İstanbul'daki mücadele, Galatasaray için skor ile oyunun bağımsız olduğu bir 90 dakikaydı.

Prag’daki rövanş için gerekli dersleri çıkarmış olmak zorunluluktu. Rakibin etkili üç oyuncusundan yoksun olması, özellikle sol kenardaki Wiesner-Sorensen ikilisi üzerine giderek pozisyon üretebileceğimize dair bizi heveslendiriyordu. Aynı senaryo bir kez daha tekrarlanmaz diye umarak başladığımız maçta, daha 10 dakika dolmadan kalemizde golü gördük.

Hem de ilk maçın yıldızı Preciado’nun ayağından. Sezon boyunca Angelino-Kazımcan’ın sol bekteki zaafları üzerinden dönen tartışmalar, ikisinin de olmadığı bir senaryoda Galatasaray’ın hız ve kademe sorunu yaşayacağını pek hesaba katmamıştı. Şüphesiz ki Köhn Avrupa listesine yetişmiş olsa, bugün başka bir maç yazısının satırları okunacaktı. Erken geriye düşmenin ardından çabuk tepki verip, duran toptan Abdülkerim ile bulduğumuz gol, ilk yarının geri kalan bölümünde oyunun kontrolünü Galatasaray’da olmasını sağladı. Anthony Taylor, Barış Alper’in pozisyonunda düdüğü çalsa bambaşka bir yere gidebilecek maç, ikinci yarıda kâbusa dönüştü. Sarı kırmızılılar, geleneksel 45-60 arası tempo düşüklüğünü skor dezavantajını rakibe vermeden tamamlamayı başarsa da Kaan’ın kırmızı kartıyla dengeler iyice bozuldu.

Okan Buruk, Oliveira-Mertens değişikliği ile kontrolünü eline almak istedi ancak hem sayısal eksiklik hem iki kenarda orijinal mevkisi bek olmayan isimlerle kalan bölümde maçın içerisine giremedik.

Yazının Devamını Oku

İlk yarıyı unut, son 30’a bak

19 Şubat 2024
Pendik maçının son yarım saatinde öz güvenini bulan bir Trabzon izledik.

Devre sonlarında ışıklı tabela kalkıp uzatma dakikaları gösterildiğinde, oynanmamış zamanın eklendiğini düşünüyoruz. Pendik-Trabzon maçının devre sonu, tabelada belki 6 dakika yazıyordu ancak sahada oynanmayan koca bir 45 dakika vardı.

Bu nedenle ilk yarının analizini yapmak mantıksız. Opta verilerine göre top 51 dakikanın 26 dakika 43 saniyesinde oyundaydı. Gelin görün ki 9. dakikaya kadar oyunu durduran Berat, Uğurcan ve Serkan’ın sakatlıkları, 13 ve 18. dakikalarda Fernandez ve Mendy ile devam etti. İki VAR incelemesi de eklenince maçta ritim, sistem, taktik teknik adına konuşacak bir şey kalmadı. Bordo mavililer bu durgun ilk yarıyı 1 isabetli 4 şut ile tamamlarken ilk kornerini 49. dakikada atabildi.

BARDHi’NiN YÜKSELiŞi SÜRÜYOR

Hatay karşısındaki oyun, haftalar sonra kafalarda ideal Abdullah Avcı saha içi fikirlerine dair iz düşümleri bırakmıştı. Dün 60 dakika ne aynı bek etkinliğini görebildik ne de hücumdaki akıcı pas trafiğini. Yine de 2 yarıda yavaş yavaş baskıyı artıran ve maçı daha çok isteyen bir Trabzonspor vardı sahada.

Bardhi’nin yükselişi önemli. Bakasetas büyük kayıp ama sanırım sezon sonunda bu gidişin en büyük meyvesi Makedon oyuncu olacak. Sorumluluk aldı. Oyunu yönlendirdi. Kaleyi ve asisti defalarca denedi. Asistin asistini yaptı. Artık kendine bir rol bulmuş gibi.

Son yarım saat, saha içinde öz güvenini bulan ve bunu skora yansıtan bir Trabzonspor gördük. Artan baskı Trezeguet ile duran toptan golü getirdi. Avcı’nın öğrencileri, takımın yeni gizli 10 numarası Meunier’in Enis’e asisti ile de maçı koparmayı başardı. Bordo mavililerin önünde şimdi sezon başından beri ilk defa bir seri yapmak için fırsat var. Buna, camiadaki herkesin çok ama çok ihtiyacı var.

Yazının Devamını Oku

Oyun Sparta'nın, galibiyet Galatasaray'ın

16 Şubat 2024
Sezon başından beri Galatasaray’ın zorlandığı maçlara bakınca, Sparta Prag mücadelesinin kolay geçmeyeceği öngörülebilirdi.

Çek temsilcisi, Molde ve İstanbulspor gibi üçlü savunma oynuyordu. Topu kenarlara atıp, sonrasında merkeze indirme ve rakip ceza sahasında çoğalma konularında belli ki becerikliydiler. Sarı kırmızılıları çalıştıkları da ilk dakikadan itibaren belli oluyordu. Santrfor Kuchta’yı savunmada geriye alıp, Kerem-Torreira üzerinde tuttular.

İLK YARININ HAKİMİ PRAG'DI

Ön tarafın iki kenarını da stoperlerin üzerine koşturarak Galatasaray’ın hücuma rahat çıkmasını engellediler. İcardi’nin merkeze gelip top dağıttığı, birinde öne geçtiğimiz iki pozisyon dışında ilk yarının hâkimi deplasman takımıydı. Soyunma odasına giderken önde olmak, ikinci yarı öncesinde Okan Buruk’un öğrencileri için umut demekti. Ancak sezon başından beri süregelen, 45-60. dakikalar arasındaki gol yeme alışkanlığı, santradan birkaç dakika sonra Preciado’nun golüyle devam etti.

RÖVANŞ DAHA KOLAY OLABİLİR

Sezonun ideal savunma 4’lüsünden 3’ünden yoksun olarak maça başlayan sarı kırmızılılar, iki kenarı savunamayınca Sparta Prag’ın maça ortak olması kaçınılmazdı. Üzerine bir de Nelsson’un son yarım saate girilirken gördüğü kırmızı kart eklenince, son bölüm için endişe hakimdi. İşin ilginci, maçın son bölümünde Sparta Prag yoruldu. Değişikliklerle ritmini kaybetti. Rynes’in kırmızı kartıyla da momentum Galatasaray’ın eline geçti. Son dakikalarda Sparta Prag’ın kontralarına, sanki 90 dakika bu anı beklemiş olan İcardi cevap verdi ve sarı kırmızılılar, oyunun büyük bölümünde kontrolü rakibe vermesine rağmen tur için çok önemli galibiyeti almayı başardı. Krejci, Birmancevic ve Rynes’in yokluğunda ikinci maç işimiz daha kolay olabilir.

Yazının Devamını Oku

Meunier ve Eren’in oyunları referans oldu

13 Şubat 2024
Trabzonspor’un Hatayspor karşısındaki oyununun referans noktası bekler üzerinden okunmalı.

Trabzonspor için, kâğıt üzerinde olduğundan çok daha önemli bir 90 dakikaydı. Ligde 4 maçlık mağlubiyet serisi, Abdullah Avcı üzerindeki baskıyı artırmıştı. Sezon başından beri süregelen bazı problemler, bir türlü aşılamayacak hissiyatı vermeye başlamıştı.

SEZONUN EN iYi OYUNLARINDAN BiRi 

İşte böyle bir ortamda, hayli zor bir maça çıktı bordo mavililer. Oyuncular, uzun zamandır vermeleri gereken tepkiyi Hatayspor karşısında sahaya koyarak, sezonun en iyi oyunlarından birini sergiledi. Bu oyunun referans noktası, şüphesiz bekler üzerinden okunmalı. Meunier’in kupa sonrası ligde de asistlerine devam etmesinin yanı sıra Eren Elmalı performansı gelecek için umut verici. Eren, iki maçtır Kasımpaşa günlerine selam çakıyor. Enerjisiyle, topu kaybettiği anda baskılarıyla, kenar ve merkez kullanımıyla Abdullah Avcı’ya inancını gösteren bir Trabzonspor vardı sahada. Bireysel ve kolektif performans anlamında da sezon ortalamasının çok üzerine çıktılar. Opta verilerine göre 24 şut ve 51 rakip ceza sahasında topla buluşma, bordo mavililerin 2023-2024 sezonundaki en yüksek sayıları.

BARDHi ÖNCE ISLIK, SONRA ALKIŞ ALDI

Bardhi’nin ilk yarıda ıslıklanıp, son dakika alkışlanarak sahadan çıkması önemli. Makedon oyuncunun özgüveni o kadar yerlebir olmuş durumdaydı ki sahadaki performansını, mental olarak güçlü olmadan değerlendirmek pek mümkün değildi. Bakasetas’ın yokluğunda kendine yeni bir rol ve düzenli oynama fırsatı bulacak gibi gözüküyor. Avcı da kafasını yastığa koyduğunda hayal ettiği oyuna kendini inandırabilecek bu 90 dakikanın ardından. İnişler çıkışlar elbette olacaktır fakat sahada onun istediklerini uygulamaya çabalayan, o eforu ortaya koyan bir ekip olduğunu bildikten sonra gelişime dair bir inanç da her zaman sürdürülebilecek. Hatayspor maçının en büyük çıktısını tek kelimeyle özetleyebiliriz: Huzur.

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'de Batshuayi olmak

8 Şubat 2024
Ağuastos ayının son günüydü. Twente deplasmanı öncesi Fenerbahçe ısınmaya çıkarken saha zeminindeydim. Batshuayi, kulaklığını takmış, yedek kulübesine oturmuş, maçın hemen öncesinde telefonla konuşuyordu. Sanki kafasında İstanbul macerasını bitirmiş, bir sonraki durağının planlarını yapıyordu.

Belçikalının o halini görünce, bu sezon takıma katkısının en alt seviyede olacağını düşünmüştüm. Yanılmışım. İsmail Kartal, ilk 11’deki santrfor tercihinin Dzeko olduğunu net bir şekilde belli etse de Michy, yılmadan usanmadan bu takımda bir rolü olduğunu kanıtlamaya çalıştı. Sarı lacivertliler, Ziraat Türkiye Kupası’nda çeyrek finale çıkarken başroldeki isim tabeladaki iki golüyle Batshuayi’den başkası değildi.

Fenerbahçe rotasyonlu, Gaziantep ideale yakın bir 11 ile sahadaydı. Maçın başındaki depremi anma anının ardından maça konsantre olmak kolay değildi. Aynı Batshuayi gibi kenarda olmayı dert etmeyen, taraftarın orta saha transfer beklentileriyle sosyal medyayı inlettiği bir dönemde sorumluluk alan Mert Hakan, İrfan Can’ın kaptığı topta penaltıyı almayı başardı. Sumudica’nın öğrencileri, önce kaçan penaltı, sonrasında Furkan’ın direkten dönen şutuyla maçın içine girmeyi denese de o enerjiyi bulacak hamleyi yapamadı

TAKIM RUHU ÇOK ÖNEMLİ

İsmail Kartal’ın yarattığı bu takım ruhu önemli. Bonucci’nin, penaltı kurtarışı sonrası İrfan Can Eğribayat’ı kutlamak için bir koşusu var, sanırsınız Şampiyonlar Ligi finali. As yedek ayrımı olmadan, ligde rotasyona çok girmeden bile böylesine kenetlenmiş bir grup yaratmak başarının anahtarlarından biri kesinlikle.

İSMAİL YÜKSEK PARLIYOR

Sahada herkesten farklı olan bir yıldız daha vardı, İsmail Yüksek. İsmail Kartal’ın yardımcısı Recep Karatepe, seneler önce onu transfer etmek isterken şüphesiz bugünleri hayal ediyordu. Görünen o ki Yüksek’in performansı, önümüzdeki senelerin aslında bir fragmanı niteliğinde. Uzun ve Avrupa’ya giden bir kariyer yolculuğunda kitabın daha orta sayfalarında.

Yazının Devamını Oku

G.Saray önce vurdu, sonra tuttu

3 Şubat 2024
Sarı kırmızılılar 2-0’dan sonra baskı altında kalmalarına rağmen skoru korumayı bildi.

Okan Buruk, sezon içerisinde 3-5 maçın stratejisini Barış Alper’in rakip sol bekin arkasına yapacağı koşular üzerinden kurguluyor. Örneğin sezon başındaki Ljubljana maçı. Samsunspor karşısında da böyle bir strateji ile sahadaydı. Üst üste ikinci kez, zor geçecek diye öngörülen bir deplasmanı rahat oynamayı bildi Galatasaray. İcardi’nin ilk yarıda rakip ceza sahasında tek topla buluşmasında arkaya aşırdığı topu tamamlayan Nelsson, takımını öne geçirdi. Yukarıda bahsettiğim planın meyvesiyle Barış Alper, 11 dakika içinde 2 farklı üstünlüğe taşıdı Galatasaray’ı.

İlk yarının ortasına gelene kadar da saha içerisindeki üstünlük sarı kırmızılılardaydı. Kaan ve Berkanlı savunma hattı, belki baskı kurmanız gereken maçlarda isteneni veremiyor ancak skoru bu kadar kolay aldıktan sonra da bir lüks haline geliyor.

SAKiN VE SABIRLI OYNADI

Samsunspor, sahada kendini ilk kez 19. dakikada fark ettirdi. Sonrasında Karadeniz ekibinin performansı takdire şayan. 22. dakikada 4 şutu olan Galatasaray devreyi aynı rakamla tamamlarken, kırmızı beyazlılar 7 şut ve rakip ceza sahasında 12 topla buluşmaya erişmişti. Samsunspor, devreyi yüksek enerjiyle bitirmenin mental üstünlüğünü ikinci yarının başında baskıya taşımaya çalışınca daha git-gelli bir oyun izledik. 45 ve 65. dakikalar arasında sahada ev sahibinin 7’ye 6 üstünlüğüyle tam 13 şut çekildi. İlk yarıda sadece 4 kez rakip ceza sahasında topla buluşan Galatasaray, bu bölümde 7 kez aynı bölgede aksiyon yarattı.

Baskı altında skoru 2-0’da tutmayı başaran Galatasaray için kalan bölüm, üç puanı alacak oyunu sakin ve sabırlı bir şekilde oynamaya döndü ve galibiyet serisi 5 maça çıktı.

Yazının Devamını Oku

Morali yerinde olursa çok büyük katkı yapar

2 Şubat 2024
Aurier çok atletik bir sağ bek.

Serge Aurier, Sacha Boey’in ardından kısa vadeli bir transfer gibi duruyor. Bu transferdeki en önemli unsur, kariyerinin birçok çalkantılı dönemini düşününce, daha kendini bulduğu bir zaman diliminde buraya geliyor olması. Yaşı ilerlese de atletik yeteneği yüksek, hücum kapasitesi ve orta becerisi olan bir bek Fildişili. Soru işareti olan kısmı ise, kafasını veremediği noktada hem fiziksel hem de mental olarak çöküş içerisine girebilmesi. Peki Türkiye’de hangi Aurier’i göreceğiz? İşte bütün mesele bu.

Yazının Devamını Oku

Direkler tuttu, Barış Alper vurdu

30 Ocak 2024
Kimsenin beklemediği bir anda o vuruşu yapmak tamamıyla yüksek özgüvenin eseri.

İstatistik kâğıdına bakınca bu kadar baskın bir oyun varken, maçın sonucunu direklerden bağımsız konuşmak doğru olmaz. Galatasaray baskınlığıyla, ürettikleriyle, rakip ceza sahasında topla buluşmalarıyla aynı maçı defalarca oynasa muhtemelen rahat kazanacakken üç puana ancak son dakikada Barış Alper’in müthiş volesiyle uzanabildi. Yine de hem Gaziantepspor’un doğru yaptığı işleri hem de sarı kırmızılıların kendi standardının altında kaldığı alanları irdelemek lazım. Öncelikle, sanırım Okan Buruk takımına karşı oynanabilecek en doğru oyun 5-4-1 sistemi. Birbirine yakın iki blok, özelikle stoper bek aralarını kapatıp bu alanın önündeki bölgeleri de iyi savunma kapasitesine sahip.

ZORLU BiR SiSTEMDi

Evet, sistem belki Galatasaray’ı zorlayacak nitelikteydi ancak N’Kolou’nun yokluğunda Dijolobdji soldan merkeze, Ertuğrul ise sağ stoperden sol stopere geçmişti. Aslında bu hattı dağıtmak için daha becerikli olabilirdi sarı kırmızılılar.

SORUN ÇÖZÜCÜ ZAHA

Okan Buruk önce Zaha, sonra Halil’i saha içine atarak rakibin kalabalık hattını kırmaya çalıştı. Beraberlik golünde Halil’in pası kadar, Zaha’nın dar alanda sorun çözücülüğünün payı vardı.

Bir diğer önemli eksiklik ile Abdülkerim. Onu sadece stoper olarak düşünmemek lazım. Soluyla oyun kurma becerisi, çapraz toplarla oyunu açması ve duran top tehdidi ile hücumda birçok sorunu çözebilen bir isim. Berkan-Kaan ikilisi üzerinden de tabii konuşulabilir ancak bu, kolaya kaçmak olur.

Tam Galatasaray ne yapsa olmayacak hissi hakimken, Barış Alper’in inanılmaz golü geldi. Bu çocuğun özgüvenine hayran olmamak imkânsız. Bir serseri topta, sahadaki kimse beklemezken ters ayağıyla o vuruşu çıkarabilmenin başka açıklaması yok. Sarı kırmızılılar, sendeliyor, sendeliyor ama düşmeyip tekrar ayağa kalkmayı biliyor.

Yazının Devamını Oku