Türkiye’nin Detroit’i devrimi kaçırmamalı

Sebebi çok açık;

- 12 yıldır Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sanayinin toplam 1 milyon 695 bin adetlik üretiminin yaklaşık 755 bin adedi Bursa’da gerçekleşiyor. Bu tam yüzde 44 demek.

- Toplam 1 milyon 332 bin adetlik otomotiv ihracatının 561 bin adedini yani yüzde 42’sini Bursa tek başına gerçekleştiriyor.

- 28.5 milyar dolarlık toplam otomotiv ihracatının ise 8.9 milyar doları yine Bursa’dan geliyor.

Sonuçta bu rakamlarla ‘Türkiye’nin Detroit’i’ Bursa’dan başkası olacak değil ya.

LİDER VE ÖNCÜ SEKTÖR

Bu doğrultuda geçtiğimiz çarşamba günü Hürriyet’in Nef’le birlikte Bursa’da düzenlediği ‘Ekonomi Zirvesi’nde de ana gündem otomotiv sektörü ve Endüstri 4.0’dı. Ben açıkçası Endüstri 4.0’a gelinen noktada neler yaşandı kısaca onu hatırlatmak, otomotiv sektörünün bu yeni devrimdeki rolünden biraz bahsetmek istiyorum.

100 yılı aşkın bir süredir otomotiv, dünyada üretim arenasında hep lider ve öncü konumda oldu. Yani sanayideki tüm değişimlerde otomotivin payı büyük.

Sanayi devrimlerini kısaca özetlemek gerekirse, ilki 1784 yılında üretimde ilk mekanik örgü makinesinin kullanılmasıyla başladı. Bu kapsamda, odunun yerine maden kömürünün ve buharın kullanılması; hareket gücünün artırılması, makinalaşmayı ve üretimin fabrikalara taşınması sonucunu doğurdu. İkinci endüstri devrimi ise 1870 yılında Henry Ford’un üretim bandını keşfetmesi ve elektriğin sanayide kullanılmasıyla kendini gösterdi.

1969 yılına geldiğimizdeyse, üretimde elektronik otomasyon sistemlerinin ve robot kolların kullanıldığına şahit oluyoruz. Bu da endüstride üçüncü çağa işaret ediyor.

Günümüzün en gözde konularından biri olan Endüstri 4.0’ a geldiğimizdeyse, sahnede bilgi teknolojilerini görüyoruz. Endüstri 4.0, en yalın tabirle bilgi ile üretim yapmak anlamına geliyor.

HER İSTEĞE GÖRE ÜRETİM

Henry Ford, sanayide üretim hattını kullanarak tüm fabrikanın üretime dahil olmasını sağlamıştı. Şimdi Endüstri 4.0 ile üretim, fabrika ve üretim tesislerinin fiziksel sınırlarının dışına taşınıyor. Bir otomobili oluşturan parçaların tümü, bilginin gücüyle, birbirinden farklı tesislerde, aynı anda, aynı standartlarda üretilebiliyor ve bir araya getirilebiliyor.

Günümüzde müşterilerin nasıl ürünler istediği ve hangi ürünlerin hangi fiyattan alıcı bulduğu, cevaplanması güç soruların başında geliyor. İşte bir anlamda Endüstri 4.0 bu sorulara cevap bulup, müşteriler için en uygun araçları üretmeyi hedefliyor. Düşünün 400-500 bin adetlik üretim yapan bir fabrikada, bilgi teknolojileri sayesinde her müşterinin isteğine göre otomobiller üretilmeye başlandı.

Sonuçta şuna gelmek istiyorum, otomotiv tarih boyunca sanayiyi belirleyen, devrimleri yaratan bir sektör olmuş. Şu anda konuşulan Endüstri 4.0’ın da lideri ve öncüsü durumda. Türkiye 2 ve 3’üncü sanayi devrimini kaçırmış olabilir ama şimdi önünde büyük bir fırsat var. Bu fırsatı kullanır ve kaçırmazsa değişen dünyada ve ticarette lider ülkelerden biri olabiliriz. Bu yüzden çok hızlı adım atmalıyız.