Paylaş
Türkiye'deki cezaevi rezaletini hepimiz az çok biliriz. Devletin sözünün geçmediği, koğuşlarına ve koridorlarına egemen olamadığı cezaevi sayısı az değildir. Özellikle İstanbul böyledir. Oraları mahkûmlar yönetir. İçeriye her şeyi sokmak serbesttir.
Silah, cep telefonu, uyuşturucu, içki, kadın vesaire!..
Yeter ki bedelini ödeyecek güç ve paraya sahip olun.
Ama en laçka cezaevlerinde bile bir kural vardır ki, onu çiğnemek kolay değildir.
Ziyaret günü ve kısıtlı görüş.
Her hükümlü veya tutuklunun kimlerle ne zaman görüşeceği bellidir. Avukatlar dışında, bunlar genelde aile bireylerinden oluşur.
Ziyaret günleri de bellidir. O günler dışında, çok olağanüstü bir şey olmadıkça içeriye hiç kimse görüşçü olarak alınmaz.
***
İstanbul'un eski belediye başkanı Tayyip, geçtiğimiz günlerde DGM'de yargılandı ve hapis cezası aldı. Kırklareli'nin Pınarhisar Cezaevi'nde yatıyor.
Televizyonlarda izliyoruz, gazetelerde okuyoruz. Partilileri, her gün akın akın Tayyip'e gidiyorlar. Ziyaret günü kavramı falan yok. O kadar ki, Tayyip ziyaretçi ağırlamaktan yorgun düşmüş ve ‘‘Az gelin’’ diye haber salmış.
Yani Tayyip için ziyaret günü, saati ve ziyaretçinin kimliği gibi kısıtlamalar hiç yok.
Acaba Pınarhisar Cezaevi'nde yatmakta olan diğer mahkûmlar için de aynı kural geçerli mi? Onların ziyaretçileri de her gün içeri girip görüş yapıyorlar mı? Hayır! O cezaevinin ziyaret günü cumartesi. Sadece Tayyip için bir de özel olarak çarşamba yapıldı!
***
Doğu Perinçek İşçi Partisi Genel Başkanı. O da DGM'de yargılandı ve hapis cezası aldı. Haymana Cezaevi'nde yatıyor.
Dikkat ediniz, Tayyip ve Doğu'nun yatmakta olduğu iki cezaevi de, üç aşağı beş yukarı aynı olan ilçe cezaevleri. Yani kuralları aynı olması gereken yerler.
İyi ama Doğu'ya perşembe günleri dışında ziyaret yasağı var. Aile bireyleri onu sadece perşembe günleri görebiliyor. Partili arkadaşları genelde göremiyor. Ya da bir kişinin görmesi için binbir formalite gerekiyor.
Çok sayıda kitabın yazarı Doğu'ya, içeride yazı yazması için bilgisiyar verilmiyor, duruşmalara kelepçeli getiriliyor.
Tayyip'le Doğu'nun suçları arasında fazla bir fark yok. Yani her ikisi de yüz kızartıcı suçtan falan hüküm yemedi. Ceza süreleri hemen hemen aynı.
Sadece yattıkları cezaevleri farklı.
Peki devletin bu iki siyasetçiye karşı uyguladığı farklı tutum nasıl açıklanacak?
Bırakın her şeyi bir yana, Türkiye'deki on binlerce mahkûmun hangisi Tayyip'in olanaklarından yararlanıyor?
Bu ülkede Tayyip ve benzerlerinin bir ayrıcalığı mı var? Bu mu adil düzen?
***
Kayseri'nin Refah'lı eski belediye başkanı Şükrü Karatepe de bundan bir süre önce Atatürk'e hakaretten hapis cezası almış ve kendisi için özel odalar hazırlanmıştı. Halılar, buzdolapları!.. Ziyaretçi yine serbestti.
Bizim medyamız, mafya babası Sedat Peker koğuşları donatınca gürültü koparıyordu ama aynı şeyi siyasetçiler yapınca görmezden geliyordu.
***
Şimdi diyebilirsiniz ki: ‘‘Ne yani, eski bir belediye başkanına, ırz düşmanı ile, yankesici ile aynı işlemi mi yapalım?’’
Bu soru doğrudur. Onlara belki bazı olanaklar sağlanması gerekir.
Ama aynı olanakların Doğu Perinçek'e de sağlanması gerekmez mi?
Bir yerde Pınarhisar Cezaevi'nde günde en az 50 kişinin ziyaret ettiği Tayyip, öte yanda Haymana Cezaevi'nde birkaç metrekarelik odada tecrit edilmiş, cezaevi kuralları dışında hiç kimseyle görüştürülmeyen parti genel başkanı Doğu.
Bu işin kuralı var mıdır? Varsa nedir?
***
Adına ‘‘adalet’’ denilen kavram yozlaşınca, adamına göre ‘‘adalet’’ uygulaması başlayınca, bir ülkede her şey kökünden sallanmaya başlar. Devlet en büyük yarayı o zaman alır.
Eğer Tayyip'e uygulanan kurallar normal ise o takdirde bütün mahkûmların aynı olanaktan yararlanması gerekir. Değilse, bir şeylerin değişmesi zorunludur.
Şu işe bakınız ki, medya artık bu hadise ile gırgır geçiyor. Gazetelerde ‘‘Pınarhisar'da Tayyip Baba türbesi açıldı’’ diye haberler çıkıyor.
Ama kimin umurunda!
Adalet Bakanlığı, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü ve Pınarhisar Savcılığı bu sözleri herhalde duymuyor!
Tayyip cezaevinde değil, adeta yatılı bir okulda kalıyor. Ziyaret listesini her gün Pınarhisar Fazilet Partisi ilçe örgütü savcıya onaylatıyor, sonra türbe ziyareti başlıyor!
Kalacağı cezaevini bile kendi seçti, içerisi dayanıp döşendi.
Haaa, bir şey daha ekleyeyim!
Kapıda biriken ziyaretçilerin listesi Tayyip'e de veriliyor. Tayyip'in kabul edeceğini bildirmesi üzerine bu isimlere görüş izni veriliyor. İstemedikleri zaten alınmıyor. Yani Tayyip bu özgürlüğe de sahip.
Bu yazdıklarımı sakın yanlış anlamayın! Bu yazıyı Tayyip'e yapılan uygulama sona erdirilsin diye değil, Türkiye'deki bütün mahkûmlara aynı uygulama yapılsın diye yazdım!
Artık ‘‘adamına göre muamele’’ yapmaktan vazgeçelim.
Bu şaklabanlığa hiç değilse ‘‘adaleti’’ alet etmeyelim. Ayıp oluyor.
Paylaş