Paylaş
Amia iştahla kaşıkladığım tatlının tarifini veriyor: “Hindistan cevizinin iç kısmını rendeliyorum, sonra suyuyla birlikte uzun uzun ovarak sütünü çıkarıyorum, ardından taneleriyle birlikte kısık ateşte yine uzunca bir süre kaynatıyorum”. “Evde hep kendiniz mi uğraşırsınız Hindistan cevizinin sütünü çıkarmakla” diye soruyorum Amia’ya. Şaşırarak yüzüme bakıyor ve “Burada marketlerde Hindistan cevizi sütü satılmaz ki, herkes evinde kendi yapar” diyor. Seyşeller’i öyle güzel ifade ediyor ki bu anlattıkları. Bir turizm destinasyonu olmasına rağmen gelenekselliğini koruyan, köklerine bağlı ve samimi.
Amia kolumdan tutarak sofradan kaldırıyor beni ve Seyşeller’in turizm bakanıyla tanıştırmaya götürüyor; kendisi de onun yardımcılarından biri. Bay Sylvestre Radegonde ile sohbet ederken en merak ettiğim şeylerden birini soruyorum: İnsanlar buraya niye gelsinler, mesela Türklerin çok sevdiği Maldivler’den farkı ne buranın? “Burada her şey var” diyor. “Bizim bitki örtümüz, doğal plajlarımız, denizimiz yani her şeyimiz çok farklı. Biz yaşayan bir adayız, sadece turistler için var olan bir yer değil. Buraya gelenler bizim kültürümüzü yaşayabiliyor, izole değil çok daha aktif bir tatil geçirebiliyor.”
Bay Radegonde haklı. Seyşeller’de yapacak şey ve görecek yer çok fazla. Hint Okyanusu’nda 115 adadan oluşan Seyşeller, ekvatorun hemen altında, Kenya’nın 1.000 mil doğusunda. Fransız kâşifler tarafından keşfedilen ada 70 yıl sonra Birleşik Krallık sömürgesi olmuş. Ama Fransa’nın etkisi hep devam etmiş. Halen tüm okullarda çocuklara hem Fransızca hem de İngilizce öğretiliyor ve tüm ada halkı bu iki lisanı da şakır şakır konuşuyor. 1976’da bağımsızlığını kazanan Seyşeller halkı bugün Afrika’nın en kıymetli pasaportuna sahip olmakla övünüyor. Çünkü tüm ülkelerle barışçıl ilişkileri var.
El değmemiş plajlar...
Adalarda kalacağınız otelleri beklentinize göre seçmekte fayda var. Kuşbakışı manzarası ve önü havuzlu odaları ile Maldivler’deki muadillerine göre gayet mantıklı fiyatta konaklayabileceğiniz Hilton Northolme benim tercihim oldu. Yüzen tepsi içindeki tapas servisiyle buradaki havuz keyfi başka yerde kolay kolay göremeyeceğiniz bir şey.
Hâlâ el değmemiş sessiz plajlar ve daha sakin bir ortamda olmak isteyenler Mahe’nin güney kısmını tercih etsinler. Ben yemek yemek için uğradığım, yakın zamanda açılan Mango House’a bayıldım. Ada malzemeleriyle yorumlanmış İtalyan yemekleri ve gerçek Kreol (yerli dili ve kültürüyle kolonyal ülkelerin dili ve kültürünün karışımı) mutfağı sunan restoranları iyi bir yemek deneyimi için adadaki favorilerimden oldu. Mesela İtalyan restoranı Muse’da birkaç saat önce ağlardan toplanmış bir balığın karpaçyosu, üzerinde çarkıfelek meyve sosuyla sunulabiliyor.Muz yaprağında pişmiş mercan.Baharatlı, meyveli deniz mahsulleri yiyin.
Kreol mutfağındaki tüm etkiler Baharat Yolu üzerindeki ülkelerin bir sentezi gibi. Özellikle Hint mutfağının etkisi çok fazla. Bol baharatlı sulu yemek olan köriler burada da temel yiyeceklerden. Tarçın, karanfil, Hindistan cevizi ve vanilya gibi baharat türleri bolca kullanılıyor. Bu baharat çeşitleri adanın deniz mahsulleri ve sebzeleriyle birleşerek anne yemeklerine can veriyor. İşte Mango House’un Kreol restoranı Moutya’da başka yerde kolay kolay bulamayacağınız bu yemekleri tatmak mümkün. Bizim tercihimiz yumuşak baharatlı ve yanında haşlanmış pirinçle sunulan az acılı bir ahtapot köri ile muz yaprağına sarılarak pişirilmiş mercan balığı oldu. Izgara üzerinde pişirecekleri balıkların muz yaprağına sarılma sebebi daha nemli kalmasını sağlamak. Suyun sıcaklığından dolayı tropik adaların balıkları pek yağlanamıyor ve biraz lezzet yoksunu oluyor. Ama Seyşeller’de durum farklı. Burada balıkçılık daha gelişmiş ve profesyonel yapılıyor. Daha lezzetli olan derin su balıkları avlanıyor. Mercanın yanında turna ve ton balığı adadaki favori balığım oldu. Japonya’ya bile yüksek miktarda ton balığı ihracatı yapmaları zaten kaliteyi anlatmaya yetiyor bence.Dev Aldabra kaplumbağalarını görün.
Dalış, yürüyüş, yüzme...
◊ Seyşeller’e seyahatiniz bir tür sualtı macerası olmadan tamamlanmış sayılmaz. Şnorkel, cam tabanlı tekne gezileri, serbest veya tüplü dalış... Bunlardan birini yapın ve adanın nefes kesen sualtı yaşamına tanıklık edin. Özellikle kasım-mayıs ayları arası en net görüntünün olduğu zamanlar. Seyşeller’deki bazı önemli dalış noktaları L’ilot, Brissare Rocks, White Bank ve Aldabra.
◊ Seyşeller deniz dışı aktif seyahat sevenler için de çok alternatif sunuyor. Profesyonel tırmanma, zipline (Tepeleri, arasına gerili tellerle yüksekten kayarak geçme), rehberli doğa yürüyüşü, kuş gözlemciliği gibi etkinliklerden birini yapabilirsiniz. Morne Seychellois Milli Parkı içindeki 45 dakikalık ikonik yürüyüş yolunda etobur bitkilere ve minyatür kurbağalara rastlayacaksınız.
◊ Hangi adada olursanız olun mutlaka en iyi günbatımının nerede olduğunu öğrenin. Doğru saati yakalayıp Instagram’ın en havalı fotoğraflarına sahip olun.
◊ Bir başka havalı fotoğraf alternatifi de Mahe’de Barbarons Plajı’nda. At binmeyi bilin veya bilmeyin... Profesyonel yardımlarla bembeyaz kumsallarda at üstünde şahane fotoğraflarınız olabilir.
◊ Mahe’deki Marie Antoinette en ünlü lokal restoran. Mango salatasından ev yemeklerine yerel bir yemek deneyimi için en lezzetli alternatif burası.
Cennetten bir nüsha
Seyşeller Takımadaları’nda adalardan her biri farklı. Adalar arası uçak transferleri sorunsuz işliyor. Deniz ulaşımı da bir alternatif.
◊ MAHE: Merkez ada; dünyanın en küçük başkenti Victoria burada. Balık pazarını ziyaret edin, hediyelik eşya alın, Big Ben’in küçük bir kopyası olan saat kulesi önünde fotoğraf çektirin, Hindu Sri Navasakthi Vinayagar Tapınağı’nı ve Ulusal Tarih Müzesi’ni görün.
◊ PRASLIN: Ülkenin simgesi buraya özgü coco de mer palmiyesine ev sahipliği yapan, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Vallée de Mai doğal parkıyla ünlü. Parkın çok yakınındaki şelaleyi de görün. Bisikletle keşfedebilirsiniz.
◊ LA DIGUE: Cennet nüshası el değmemiş plajlarıyla nam salmış. En bilinen Anse Source D’Argent’in yanında kocaman pürüzsüz kayalıklı Petit Anse Plajı yüzmek için diğer iyi alternatif. Binicilik ve dalış etkinliklerine katılabilirsiniz.
◊ FREGATE: El değmemiş ormanlarda veya beyaz kum plajlarda yürüyüş yapabilirsiniz. Adanın büyük bölümü çevreci ve hayvan koruma projelerine
Paylaş