Paylaş
Aynı şekilde düğünü derneği cenazeyi olabilecek en dramatik hale getiren bu coğrafyada, boşanmaların da olabilecek en dramatik hale getirilmesine tabii ki şaşırmıyorum. 2000 yılında Türkiye’nin en iyi kolejlerinden birisinde çalışırken, 24 kişilik sınıfımda 18 çocuğun ailesi boşanmıştı. 2023 yılında oranı tahmin edebiliyorum. O yıllarda küçük hallerini gözlemledim, şimdi de onların lise son ya da üniversite yıllarını izleyen bir Eğitim Danışmanı olarak size gözlemlerimi aktarayım izninizle.
BOŞANMIŞ EBEVEYNLERDE GÖZLEMLEDİĞİM DAVRANIŞLAR
1. İstisnasız her biriniz boşanmayı çok trajik bir olay gibi algılıyorsunuz. Dolayısıyla çocuklar da sizin durumu algılayışınızı kopyalıyor ve sizin depresyonunuzun adeta bir uzantısını yaşıyor. Yapmayın.
2.Çocuklar, hele ki ergenler, pinpon topu gibi ebeveynleri arasında kullanıldığını hissettiklerinde, onlar da sizi kullanmaya başlıyorlar. Yapmayın.
3. Birbirinizi zamanında seçmiş ve uzunca yıllar beraber olduğunuz yıllarınızı tamamen unutup insani özelliklerinizi hiçe sayıp sadece iyi eş olup olmamanız ile birbirinizi değerlendiriyorsunuz. Yapmayın.
4. Boşanan kadın ve erkektir. Anne ve baba boşanmaz. O kimlikten sıyrılamazsınız. Anne-baba kalmak zorundasınız ve bunu unutuyorsunuz. Yapmayın.
5. Hayatınıza yeni bir kadın ya da erkek girdiği an silahları çekip birbirinize doğrulturken, yine aranızda sağlamca durmaya çalışan çocuklarınızı vuruyorsunuz. Yapmayın.
6. Evlatlarınız ile laf taşımaktan vazgeçmiyorsunuz. Her lafın, sözün, o minicik kalplere nasıl yük olduğunu umursamıyorsunuz. Yapmayın.
7. Çocuklarınızı ya da eşlerinizi paranız ile dövmeye, yoksunluk yaşatmaya ya da paraya boğmaya çalışıyorsunuz. Yukarıda Allah var. Bunu da yapmayın.
BOŞANMIŞ AİLE ÇOCUKLARINDA GÖZLEMLEDİĞİM DAVRANIŞLAR
1. Küçük yaşlarda ailesi boşananların hepsi kendisini suçluyor. “Çok mu yaramazlık yaptım”, “Derslerim kötüydü, babam o yüzden gitti” diyenler bile var.
2. Ergenlikte boşananların hepsinde bir öfke ve öç alma isteği hakim. Kız çocuklarında özellikle mutlak surette anneyi suçlama, babanın tercihlerini ya da eksiklerini görmezden gelme durumu var. 'Coğrafya kaderindir'deki o “Neden diğer kadınlar gibi sen de çekmedin, katlanmadın” kavgaları hep anne ile yapılıyor. Adaletsizce.
3. Babanın evlenmesi son derece doğal karşılanırken, annenin hayatına birisinin girmesi son derece trajik karşılanıyor. Yine tüm adaletsizliği ile.
4. Para mutlak surette adeta bir tabanca olarak kullanılıyor. Artık kurşun kime denk gelirse.
5. Derslerde performans mutlak surette düşüyor. Çok azı da kendisini tamamen derslere verip bu sefer de kendilerini dış dünyaya kapatıyorlar.
BOŞANMA TRAVMA DEĞİLDİR ÜSLUP TRAVMADIR
Ömür denen şey bile bir gün bitecek iken, her şeyin bir süresinin olduğu, bir günde her şeyin bitme ihtimalinin bu kadar gözümüze sokulduğu tüm felaketleri birer birer yaşıyor iken, biten birliktelikleri de normalleştirip, bitiş şekline takılan egolarımızdan arınıp, bittikten sonraki süreci herkes için nasıl huzurlu kılarıza odaklansak her şey daha güzel olmaz mı?
Doğmak, ölmek, hastalanmak, iyileşmek, aşık olmak, sevmek, aynı insanı sonra sevmemek, düşmek, kalkmak, ağlamak, gülmek, bunların hepsi doğal hepsi normal, travmatik hale getiren bizleriz. Boşanma travma değildir, üslup travmadır. Nasıl boşandığınız travmadır. Sakin olup sevgide kalın, yukarıda Allah var unutmayın ve izleyin.
Günün Sözü:
“Şiddet kelimelerle tetiklenebilir ve ölümcüldür.”
(Anonim)
EĞİTİMDEN, BİLİMDEN, BAŞÖĞRETMEN’İN İZİNDEN AYRILMADIĞINIZ AYDINLIK GÜNLERİNİZ OLSUN.
Paylaş