Paylaş
Fotoğraf: Sude UÇAROĞLU – DHA
Merve’nin aynı zamanda hemşire olması da acımasız eleştirilerle baş başa kalmasına sebep oldu… Hatta “Öl sen” diye beddua eden bile olmuş… Kadın erkek neredeyse hepimiz güzellik meraklısıyız. Gidip bu tip işlemler yaptırmasak bile mutlaka evimizde yüzümüze maske yapmışlığımız vardır…
Ve sadece Merve Hemşire değil, beraberinde birçok mağdur insan var.
Merve Keleş kimdir biraz seni tanıyalım?
1995 doğumluyum, Sağlık Meslek Lisesi mezunuyum, şuanda Açık Öğretim Fakültesi’nde okuyorum. Balcalı Hastanesi’nde hemşirelik yapıyorum.
O kadar güzelsin ki, hiç de ihtiyacın yokmuş aslında? Nasıl oldu bir başa dönelim mi?
Estetiğe karşı biri değilim, insan istiyorsa yaptırmalı. Dudak dolgusu da hep istediğim işlemdi ve hep erteliyordum. Arkadaş kurbanı kesinlikle değilim ama arkadaşımdan cesaret aldım, gittim. Bu kadar çok masum bir işlemi bu kadar riskli olabileceğini hiç tahmin etmedim.
Birinci işlemi yaptırıp sonra ikinci kez yaptırıyorsun. Ondan sonra da bu hale mi geldin?
Aynen. Bir haftalık geçici yaptı sonra “Kalıcı yapalım” dedi, ikinciyi yaptı. Yarım saat, bir saat içinde şişmeye başladı, bir gün içinde de tamamen dudaklarım şiş hale geldi. Türkiye’de böyle büyük, en uç noktada reaksiyon benden başkasında görülmemiş.
Şuan iyi gibisin sanki?
Daha iyiye doğru gidiyor. Daha yeni biyopsi yapıldı, 6 dikişim var.
Ailen bu konuda nasıl destekçi?
Ailem inanın çoğu aileden daha ılımlı çünkü benimle aynı sorunu yaşayan ailelerinden bile saklamışlar. Fakat ben her başarımı nasıl paylaşmışsam, hatalarımı, yanlışlarımı da paylaşırım ve hiç de utanmam. Bende bir insanım, tutkularımla, doğrularımla ve yanlışlarımla. Beni insan yapan da bu zaten, ailem de bunun bilincinde ve benim yanımda. Ayrıca ailem sorun odaklı değil çözüm odaklı yaklaştılar.
Hakkındaki acımasız eleştirilere ne diyorsun?
Kötü insanların var olabileceğini hiç düşünmezdim açıkçası, özellikle de hemcinslerimin bu kadar ağır sözler sarf edebileceğini düşünmezdim. Bir insan başka insanın bile bile kötülüğünü nasıl isteyebilir ki? “İnşallah ölürsün, inşallah eski haline dönemezsin!” diye o kadar kötü yorumlar vardı ki!
Şikâyetçi olacak mısın onlardan da?
Şahsi hesabıma gönderilen nefret içerikli hiç bir yazıyı, hakareti affetmeyeceğim, davacı olacağım. Çok zor günler yaşadım hala da yasıyorum ve ben bunları yaşarken sırf ağzı var diye konuşabileceğini sanmasın kimse. Hala psikolojimi toparlayamıyorum, hala ben aynaya korkuyla bakarken böyle yorumları asla affetmeyeceğim! Ekranlara çıkıp yardım istemedim, kendimi acındırmadım. Kim ister böyle bir şeyi yaşamak? 22 yaşındayım ekranlara çıktım ben! Neden? Başkaları da mağdur olmasın, kimse cezasız kalmasın diye. Hala bu insan bu işlemleri yapıp para kazanıyordu. Beddua edenlerin yanında dua eden de var. “Yarın ablama dolgu yapacaktı, sayende kurtulduk” diyor. Biri de geldi bana “Kulak küçültme ameliyatı yapacaktı sayende öğrendik” dedi.
Nerede yaptırdın bu işlemi?
Evimde yaptırdım. Kliniğinin tadilatta olduğunu söyledi. Bir de VIP hastalarına bizzat evlerine gidip işlemleri yaptığını söyledi. “Zaten araban da yok, otobüsle gelip gitme” dedi. Böyle bir güven verdi.
Referans olan arkadaşın da mı bilmiyormuş? Hepimizin düşündüğü sağlık sektöründesin ve nasıl inanır ki insan oluyor?
Sonradan anlıyorsunuz. O an demek ki gerçekten gözümde perde varmış. Ben de sizin bu sorguladıklarınızı başıma bunlar geldikten sonra sorguladım ama o an arkadaşımın inanıp yaptırması bana güven verdi. Arkadaşım da ona göğüs dolgusu yaptırdı, düşünün. Ki daha o kadar çok işlem yapmış ki! Web sitesinde de yazıyordu.
Kanıtlayamıyor musun şuanda?
Kanıtlar ve şahitler var. Savcılık herkesi ayrıntılı dinledi. Beni de ayrıca dinleyecekler. Bu işin peşini bırakmayacağım. Adana Emniyeti, Sağlık Bakanlığı herkese teşekkür ediyorum, gerçekten ilgileniyorlar.
Daha mı ucuz olarak düşündün acaba?
Kesinlikle hayır. Bunu söylemeye utanıyorum ama onu gerçekten ünlü bir doktor diye gittim ve 1500 TL’yi gözden çıkardım. İyi bir doktor diye bu kadar para ödedim. Kimse bile bile yüzünü bir kuaföre emanet etmez!!!! “Ben Doktor Soner” diye kendisini tanıtıyor.
Bundan sonra böyle işlemler yaptırır mısın?
Hayır, düşünmüyorum! Bundan sonra doğal olmayan hiçbir şeyi düşünmüyorum.
Peki, şimdi ne olacak? Hala sana ne enjekte ettiği de bilinmiyor değil mi?
En başından bu yana benim sağlığım için önemli olan şey bana yaptığı maddeyi bilmemiz. 1 ay oldu hala bilmiyoruz. Daha yeni biyopsi yapıldı. Ve hastanenin dolgu biyopsi yapan bölümü yok. Bölüm başkanımız Mesut Yavuz sanırım dışarı gönderecek. Ellerinden geleni yapıyorlar ama yapılan maddenin dolgu maddesi olmadığını düşündüğümüz için işimiz zorlaşıyor.
Bu süreçte duyusal olarak neler yaşadın?
Çoğu insan bu durumu anlamaz. Herkes gibi ben de güzelliğe önem veriyorum, vermiyorum diyemem. Güçsüz bir insan değilim o yüzden hiç isyan etmedim. Bununla baş etmem gerektiğini kendime empoze ediyordum. Bu beni öldürmeyecekti, hayatıma devam etmeyi öğrenmeliyim diye düşündüm hep. Dudağım olmasa, orda bir kırmızılık olmasa diye kendi kendime hayal edip kendimi alıştırmaya çalışıyordum. Çalışmak zorundaydım çünkü böyle bir riskim vardı.
Şuanda o kişi tutuklandı ama başka suçtan dolayı!
Evet, o kişi içerde ve oldukça mutluyum. Başta bu kişinin başkalarının hayatını ve sağlığını tehlikeye atmasını engellemiş olmanın haklı gururu var içimde. Çünkü bile bile ses çıkarmamak biraz da vicdani sorumluluk almak demek. 22 yasında genç bir kızın o suratla televizyonlarda görünmesi hoş bir şey değildir. Ama bile bile bu kişiye göz yumamazdım. Keşke benden öncekiler de susmasaydı da ben de bu hale gelmeseydim. O kadar çok üzülüyorum ki bu olaya susmalarına…
Sana yapılan madde netleşmezse ne olacak?
Şimdilik cerrahi işlem düşünmüyorlar, zamana bırakmak istiyorlar. Zaman içerisinde bu dudağımdaki maddenin kistleşeceğini düşünüyorlar. O zaman da bölge bölge açıp o kistleri alacaklar. Ama dediğim gibi sürecim çok uzun… Karanlık bir süreç.
Son olarak eklemek istediklerin neler?
Ben bunları yaşadım ve hepiniz öğrendiniz. Ben yaşayarak öğrendim ama sizler başkalarının yaşanmışlıklarından ders çıkarabilin. Eminim ki kimse bu durumu yaşayarak öğrenmek istemez. Dudaklarımın alınacağını öğrendiğimde gözlerimi kapatıp kendimi dudaksız hayal etmek ve güçlü kalmak pek kolay olmadı. Ama hayat devam ediyor ben bu dersten bedenimi değil de ruhumu sevmeyi öğrendim! Hayatı bana bıraktığı izlerler seviyorum çünkü yaşadığımı hissediyorum!
***
Medikal Estetik Tıp Derneği’nden Dr. Can Eren de durumu değerlendirdi…
Merve Hemşireye nasıl bir işlem yapılmıştır sizce?
Ucuz, ruhsatsız bir malzeme ile uygulama yapılmış belli ki.
Kime nasıl güvenilmeli? Sahte evrak, diploma hazırlamak çok da zor değildir bu mantıklar için sanırım?
Maalesef sahte evrak düzenlemek çok kolay… İşin üzücü tarafı ne denetleyen var ne de uygulama öncesi belge isteyen hasta.
Bu merdiven altı işlemler çok mu yaygın?
Ne yazık ki özellikle medikal estetik sektöründe çok yaygın. Açıkçası hastalarımızla konuşunca merdiven altı yerlerde çok da ucuza yapılmadığını görüyoruz. Kendi kanaatim tıp doktorları yaptıkları işlemlerde daha etik ve sorumluluk sahibi davranırlar ve hastaların işlemleri ve yan etkileri ile ilgili daha aydınlatıcı ve gerçekçi davranırlar. Ama sağlık mensubu olmayan bir kişi daha abartılı, garantici konuşmaya yatkın oluyor bir de çevrede pazarlamaya yardımcı bir ekip oluyor genellikle.
Nasıl yani?
‘Ben de yaptırdım bak ne güzel oldu’ diyenler gibi. Bu konuda gelen şikâyetler Tabip odaları, sağlık müdürlüğü ve ilgili hekim dernekleri tarafından oluşturulan komisyonlar tarafından değerlendirilebilinir.
Peki ilk etapta ucuz olduğu düşünülebilir mi?
Artık internet, sosyal medya kullanımı çok yaygın. Açıkçası ben genellikle yaptıran kişinin merdiven altı olduğunu bilerek yaptırdığını düşünüyorum. Bu tarz işlemler basit bir kozmetik uygulama olarak algılanmamalı. Kalıcı hasara neden olmamak için öncelikle halkın bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu alanda halkın sağlığını hiç düşünmeyen sadece rant peşinde koşan bazı şahıslar, ne olduğu belirsiz enjeksiyon materyali ve solüsyonlarla hatta kendi ürettikleri karışımlarla halka dehşet saçıyorlar. Bugün sınıkçılar, çıkıkçılar, sahte teknisyenler, medyumlar, üfürükçüler, halkın inançlarını sömürerek alternatif tıp yöntemleri uydurdukları gibi medikal estetik sektöründe de hekim olmayan kişiler saçtığı dehşet, bu sadece buzdağının görülen kısmıdır
Paylaş