Srebrenica Çiçeği'ni soldurdular

Yugoslavya’nın 1992’de dağılmasının ardından Balkanlar yine kan gölüne dönmüştü.
Hırvatlar, Sırplar, Boşnaklar ve Arnavutların ateş çemberine düştüğü doksanlı yıllardı…
1995 yılında Bosna Hersek’in Srebrenica (Srebrenitsa) kasabasında yaşayan Boşnakların Sırp askerleri tarafından canice katledilmesi ülkemizde de derin üzüntülere neden olmuştu.
Birleşmiş Milletler gözetiminde silahtan arındırılan ve Hollandalı askerlerce korunan ‘toplanma bölgesi’ Sırp asker ve milislerine teslim edildi. Sırplar da sayısı kesin olarak bilinmemekle birlikte silahsız ve savunmasız durumdaki 14-70 yaş arası 13 binden fazla erkeği öldürdü.
Cesetler ağaç kesme hızarlarıyla paramparça edilerek ’meçhul’ toplu mezarlara gömüldü.
Hala Boşnaklardan geriye kalan bir diş, bir kemik parçası aranıyor, bulunanlara DNA testleri yapılıyor ve kimlikleri tespit ediliyor.
Srebrenica katliamı dışında da Boşnak-Sırp savaşında binlerce Müslüman daha katledildi.

SREBRENİCA ÇİÇEĞİ

Boşnaklar zarif, kibar, sakin ve barışçı insanlardır.
Evladını, kardeşini, babasını, eşini kaybeden Srebrenica kadınları, şehit anneleri gözyaşları içerisinde, duygularını motiflere dökerek, acılarını ilmek ilmek örerek Srebrenica Çiçeği’ni yapıyorlar.
Bunu soykırım kurbanlarının aziz hatırası olarak görüyorlar.
Savaşın özeti, Boşnakların hikayesi bu çiçekte saklı...
Çiçeğe yüklenen anlamlara bakalım;
Çiçeğin 11 yaprağı; 11 Temmuz 1995 katliam gününü,
Beyaz renk; masumiyeti,
Yeşil renk; yeniden doğuşu, umudu ve İslamiyet’i sembolize ediyor.

BOŞNAKLARIN YARDIMINA KOŞTUK

Türkiye ve Türk milleti böyle bir acıya ilk günden beri sessiz kalmamıştı.
O günleri bir hatırlayalım, kardeşlerimize silah, cephane, para, askeri malzeme ve askeri eğitim, sağlık hizmeti yanında savaşçılar da gönderilmişti…
O günün hükümeti ve Türk halkı elinden geleni yapmıştı.
Boşnaklar Türk milletine olan minnetlerini her ortamda ifade etmekten çekinmiyorlar.

BALKAN ŞEHRİ BURSA

Rumeli, Batı Trakya, Balkan rüzgârlarının estiği, acılarının, hikâyelerinin, anılarının yaşandığı güzel bir kentte yaşıyoruz.
On binlerce Bursalının ailesi ve akrabaları hala o topraklardadır.
Oralarda yaşanan bir mutluluk veya acının burada bir karşılığı vardır ve kısacası Bursa tam bir balkan şehridir.
Bursa, Avrupa kıtasının göbeğinde yaşanan o acının unutulmaması için bir şeyler yapmalıydı;
11 Temmuz 1995 yaşanan büyük acının 22. yıldönümünde, 2017 senesinde Bursa Büyükşehir Belediyesi Hüdavendigar Kent Park (Mihraplı Park) ta 8.372 çiçek ile Büyük Srebrenica Çiçeği oluşturdu.
Açılış konuşmasında Belediye Başkanı Altepe, “Bir balkan şehri olan Bursa’nın her zaman kardeş ülke Bosna Hersek’in yanında durduğunun bir işaretidir” diye konuşmuştu.
“Srebrenica Çiçeği” açılış töreninde oradaydım...
Niye 8.372 çiçek?
Çünkü ilk açılan gizli ve toplu mezarlardaki Boşnak sayısı 8 bin 372 idi.
Her yıl yenileri bulunuyor, şimdilerde sayı 12 binlere ulaştı.

ÇİÇEĞİ SOLDURDUK

O güzelim çiçek figüründen geriye metal sac plakalar, siyah toprak, biraz çakıl, yabani otlar kalmış!
Çiçeği soldurduk!..
Görünce içim cız etti.
Fotoğrafları çekerken utandım.
20 metre karelik bir çiçek figürü aylardan beri bu halde…
Ayıp olur diye yazmadım.
Bekledim, belki bakım onarım yaparlar dedim ama nafile.
Birkaç gün önce parkta bakım onarım, sulama çalışmaları yapan işçilere bunu düzenleyecek misiniz diye sordum; “yok” dediler…
Daha bu figürün ne olduğundan habersizler!..
Eli her yere uzanan, her yere yeten büyük bir belediye bunu nasıl gözünden kaçırır?

*

Büyük bir tören ve tantana ile açılıp, günlerce yayını, reklamı yapılan çiçek unutuldu!
Bu kente bir gram faydası olmayan bir Belediye Başkanı döneminde oluşturulan Srebrenica çiçeği de soldu…
Bu ne ciddiyetsizliktir?..
Bu çiçek Bosnalı kardeşlerimizle dayanışma sembolüydü kentin.
Bu çiçek bir vefaydı.
Bu çiçek hunharca katledilen Boşnak şehitlerin hatırasıydı.
Bu çiçek 11 Temmuz 2017 tarihinde katliamın acısını paylaşmak ve dayanışma için her yıl düzenlenen Marş Mira / Barış Yürüyüşüne katılanların buradan uğurlanmasıydı.
Bu çiçek Başkan Recep Altepe dönemi eseriydi…

*

Peki, şimdi niye yazdım!
2017 yılında birçok arkadaşımla birlikte o topraklarda, Marş Mira’da 3 günde 100 kilometreye yakın bir yürüyüş yaptık. Bosnalı kardeşlerimizin Türkiye’ye ve Bursa’ya bakışlarını, sevgilerini gördük, şahit olduk.

MARŞ MİRA BURSADA

Bir daha gidemedik. 
Arkadaşlarımız ‘Madem Bosna Hersek’e gidemiyoruz biz de Bursa dağlarında iki gün sürecek anma yürüyüşü yaparız’ düşüncesiyle hazırlık yapıyor.
11 Temmuz günü Hüdavendigar Parkta Marş Mira için anma töreni yapacaklar. Sonrasında çantalarını yüklenip Bursa’nın dağlarında Marş Mira yürüyüşüne çıkacaklar.
Ama Hüdavendigar Kent Parkı’nda 2017 ‘de oluşturulan Srebrenica Çiçeğinin son halinden haberleri yok!..
Çiçeği acilen diriltmeli…
Bunca büyük sorunun içinde “bu da iş mi?” diyebilirsiniz belki de, ne bileyim mevzu Balkanlar olunca hassas oluyoruz kardeşim.
Srebrenica’da yaşanan acılar hiçbir yerde yaşanmamalı. Zor ve güç ama bu acıların dinmesini diliyorum.