Paylaş
Gündem sağanak yağmur, boran, dolu, gök gürültüsü, şimşek, sel, taşkın, heyelan, ağaçların devrilmesi, trafiğin aksaması, kazalar, yaralanmalar, can kayıpları…
39 kent için Meteoroloji Genel Müdürlüğü ‘Sarı’ kodlu uyarılar yaptı.
Halk, ‘Kuvvetli Yağış’, ‘Kuvveti Rüzgar’ ve ‘Toz Taşınımı’ konusunda uyarıldı.
AFAD cep telefonlarına mesajlar attı, tehlikelerden haberdar edildik...
ALT YAPI SORUNU
Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, büyük küçük demeden tüm kentler meteorolojik gelişmelerin ardından sorunlar yaşadı.
Kentlerimizde sellerin, taşkınların, can kayıplarının olmasının izahı olamaz.
Saçma sepet işlere trilyonlar gömülürken, hala derelerin ıslah edilememesi, yağmur duyu giderlerinin oluşturulmaması, caddelerin selle suyla kaplanmasının mazereti olamaz.
Üzülüyoruz…
Belediyeler, ilgili kamu kurumları alt yapı işini artık çözmeli…
*
BETON VE YEŞİL ALAN
‘Doğal afet’, ‘Kuraklık’, ‘İklim değişikliği’, ‘Bir yıllık yağış bir günde yağdı’ demekle olmuyor!
Birçok konuda olduğu gibi hazır değiliz…
Altyapı işleri de tamam değil!
Unutmayalım, yaz yağmurları ve bu sağanaklar eskiden de oluyordu ama şehirlerimizde daha fazla yeşil, park, bahçe vardı.
Betonlaşma da bu kadar değildi.
Yağışlar sele dönmeden tahliye oluyordu.
Çarpık kentleşmeye geçit verilmemeli.
Dereler ıslah edilmeli, yatakları daraltılmamalı.
Yeşil alanlar korunmalı, artırılmalı.
Acı çekmemek, kaynakları heba etmemek için planlı, programlı, ihtiyaçlar doğrultusunda çalışmalı.
METEOROLOJİYİ DİKKATE ALMALI
Komedi gibi bir gelişme olmuş.
Medya bununla meşgul oluyor bu şimdi...
Efendim,
Meteoroloji Genel Müdürü Mutlu Coşkun’un Ankara’daki sünnet cemiyeti yoğun yağış nedeniyle yarıda kalmış.
Kötü hava koşulları sürerken oğul Yaman için düzenlenmiş. Yağmur, mekanı ve davetlileri ıslatınca tören dağılmış.
Görüntüler ve fotoğraflar medyada dolaşıyor.
Gelişmelerden anbean haberi olan genel müdürün medyaya bu şekilde malzeme vermesi hoş olmamış.
Halk, Meteoroloji’nin uyarılarını ciddiye alırken, işlerini, toplantılarını, eğlencelerini, cemiyetlerini bu bilgi ve uyarılara göre düzenlerken genel müdürün, kendi kurumunun önerilerini dikkate almaması talihsizlik olmuş diyelim…
KİRA ARTIŞLARI
Enflasyon, hayat pahalılığı, zamlar ve geçim sıkıntısının ağır etkilerinin yaşandığı bir anda Hükümet, kira artışını sınırladı.
Konutlardaki kira artışı sınırlaması, Türk Borçlar Kanunu’na eklenen Geçici Madde ile düzenlendi, Resmi Gazete’de yayımlandı ve yürürlüğe girdi.
Düzenleme yapılmasaydı artışlar, yıllardır olduğu gibi yine TÜFE Kira Artış Oranına göre belirlenecekti.
Haziran 2022 için artışlar TÜİK’in belirlediği % 39,33 oranında yapılacaktı.
SINIRLAMA VAR
1 Temmuz 2023 tarihine kadar kira artışları % 25 ‘ten yukarı olmayacak.
Bir önceki kira yılına ait kira bedelinin % 25‘i aşılamayacak.
TÜFE takip edilmeyecek, 12 ay süresince zam oranı sabit kalacak.
Ev sahiplerinin kiraya yapacakları zamlar sınırlanmış olacak.
Ev sahibi ve kiracı bu artış oranında anlaşamadığı zaman ev sahibi, anlaşamadık diye kiracısını çıkaramayacak.
Yasa aynen öyle diyor... Kira geliriyle yaşamını sürdürenler rahatsızlar.
Tepkililer. Diyorlar ki; devlet de yaptığı zamları % 25 ile sınırlasın!..
ESNAF SINIRLAMA İSTİYOR
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Devletimizin konutlardaki kiracılar için 1 Temmuz 2023’e kadar yenilenecek kira sözleşmelerindeki zam oranında yüzde 25’lik sınır getirmesi kiracıları rahatlatırken, esnafımızın iş yerlerinde de bu düzenleme uygulanmalı. Aynı avantaj esnafımız için sağlanmalı. Birkaç yıllığına devam ettirilmeli.” diyor.
Esnaf, sınırlama istiyor.
Haksız da sayılmaz…
UYGULAMA BİR YILLIK
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın konuyla ilgili olarak, “Geçici bir düzenleme, kira artışını yüzde 25 ile sınırlıyor. Sadece meskenlerde geçerli. 1 Temmuz 2023’e kadar geçerli ve devam eden sözleşmeler üzerinde uygulanacak. TÜFE ve şartlar altında geçerli ise onlar uygulanacaktır” dediğini, mahkemelik olunması halinde de “Tahliye davası açılırsa mahkemenin ret edeceği aşikardır. Yargı yasal düzenleme karşısında bu sebebe dayalı bir tahliye kararı vereceğini tahmin etmiyorum. Ev sahibi zorla kiracıyı çıkaramaz” diye açıklama yaptı.
Bakan’ın açıklaması ile sınırlama hakkında hukuk çevreleri de, ‘düzenlemeni hukukiliği’ açısından tartışmaya başladılar…
Paylaş