Paylaş
Otomobiller için bakım, güvenli sürüş, insan için de sağlıklı ve kaliteli yaşam demektir. Unutmamalı!..
*
Hava ayaz mı ayaz, kemiklerinin ısındığı o yaz, geçmişte kaldı, şimdi, ortalık soğuk ve buz...
*
Vücut direnci ve bağışıklığın azaldığı bugünlerde ‘kış bakımı’ yaptırmalı;
Özellikle yaşlı, kalp- dolaşım, akciğer-solunum sistemi hastalıkları olanlar tedavilerini, ilaçlarını ve kontrollerini aksatmamalı. Kalp, akciğer, karaciğer, kas iskelet sistemi rahatsızlıkları varsa geciktirmeden muayene olmalı.
*
Soğuklar, kalbin, nemli, sisli, yağışlı havalar da, akciğerlerin, kas ve eklemlerin düşmanıdır. Kan hastalıkları, cilt problemleri olanların sıkıntılı üç ay içerisinde olduklarını unutmaması gerekir.
*
Bazı konulara dikkat etmeli;
-Giyim;
Naftalin kokulu giysiler çıktı mı dolaplardan bilmem ama iç giyimi ihmale gelmez bu zamanda. Gençlerimizde atlet giymeme modası olduğunu biliyoruz. Bu yaşlarda karşılaşacakları bir hastalığın gelecekte onun yaşamını etkileyeceğini biri hatırlatmalı ona...
Yün yumakları gibi de olmamalı, trikolar, kazaklar, kabanlar, kaşkoller, montlar, bereler, eldivenler, çoraplar, ayakkabılar, botlar olmadan kış çekilmez...
*
-Beslenme;
Vitamin, mineral, kalori ve lif özellikleri açısından gıdalara önem taşır.
Mevsim armağanı pırasa, ıspanak, pazı, karnabahar, lahana, kereviz, brokoli, brüksel lahanası, roka, tere, maydanoz, nane, soğan, sarımsak, havuç gibi sebzeler, yeşil salatalar, mandalina, portakal, elma, ayva, nar ile kayısı, hurma, elma üzüm gibi meyve kuruları, ceviz, fındık, kestane, tahıllar, baklagiller ile yoğurt, tavuk, balık, kırmızı et ve baharat tüketilmeli.
Ayva, kabak gibi meyve tatlıları ile sütlü tatlılar kış sofralarının ne güzel vazgeçilmezleridir.
*
Su içmeli... Günde ortalama 2 litre içmeli, unutmayalım... Kahvaltılarda bal ve reçel, süt, yumurta, peynir, zeytin olmalı. Doğal tarhana çorbasının şifa kaynağı olduğunu söylemiş olayım... Bol maydanozlu kemik ve tavuk suyu çorbaları da zira...
*
Portakal, greyfurt, limon karışımını es geçmemeli, ıhlamur, nane, limon karışımı da deva içeceklerdir.
Ancak çay, kahve, meşrubat asla ‘su’ değildir!..
Yeterince su içmeden yaşamaya çalışan dostlara uyarım olsun, içmezseniz erken kurursunuz!..
*
-Uyku;
Düzenli bir biçimde alınmalı, aksatılmamalı, yeterli uykuyu zamanında almalı.
-Dinlenme;
Soğuklar karşısında metabolizma çok yorulur. Aşırı bedensel çalışma ve sportif tempolar zararlı olacaktır. istirahat zamanları oluşturmalı.
-Ortam ısısı;
Çalışma yerleri, ofis ve ev sıcaklığı 24 derece civarında olmalı, yatak odalarının kurutulmaması, havalandırılıp, oksijenle zenginleştirilmesi, nemlendirilmesi gerekli.
Özellikle solunum yolu hastalıkları olanlar bunu ihmal etmemeli.
-Kişisel Hijyen;
Öksürük, hapşırık, aksırma, tıksırma ile kirlenen, havada asılı kalan hastalık etkeni mikropları unutmamalı, temaslara dikkat edilmeli; toplu taşıma araçlarında ki tutaçlar, kapı kolları, açma kapama anahtarları, ortak kullanılan iş ekipmanları, umuma açık ankesörlü telefonlar, asansör butonları, jetonlar, kağıt ve metal paralar gibi yerlere temas ile bulaşı olacağı unutulmamalı, tokalaşma, öpüşme, kafaları tokuşturma...
Genel temizlik kurallarına uymalı, bu dönemde eller sık sık yıkanmalı, ıslak mendille silinmeli, suya sabuna daha fazla dokunulmalı, iş yeri ve ortam hijyeni çok daha önemli. AVM ‘ler, çarşı pazarlar, salonlar gibi kalabalık yerlere giderken hastalık etkenlerini düşünmeli!..
-Alkol;
Soğuklarda bağışıklık sistemine çok iş düşer. Karaciğer ‘in sağlıklı olması gerekli. Oysa alkol karaciğeri harap eder!.. Bununla ilişkileri ayarlamak, kullanmamak gerekiyor.
-Sigara;
İç ısıtan iyi bir dost gibi gözükse de gerçek kesinlikle farklı, için için öldürüyor, Akciğerleri katranla sıvayıp bünyenin yeterli oksijen almasını engelliyor.
Yaşam kalitesini düşürüyor...
Dünya Sağlık Örgütü, sigaranın kanser yaptığını ilan etti çoktan!..
-Egzersiz;
Güne başlarken 5 -10 dakikalık bir hareket yapmanın sizi zinde ve enerjik yapacağını biliyorsunuz...
*
Kışa girdik, dikkat etmezseniz, hastalık, ateş, halsizlik, kırgınlık, boğaz ağrısı, öksürük, peşimizi bırakmaz...
Demedi demeyin!..
SOĞUK RUH SAĞLIĞINI ETKİLER
Her ne kadar şair sonbahar için ‘beni, bu havalar mahvetti’ demiş olsa da, kış döneminin kapalı havasının ruh sağlığını olumsuz etkilediği, depresyona soktuğu aşikar...
Hava ısının fiziksel, hormonal ve psikolojik yapımızı etkilediği, düşük ısıların baskı yaratarak tükenme, tükenmeyle de uyumsuzluk oluşturduğu bilimsel olarak kanıtlandı.
*
Isı, uzun süre 15 derece altında, eksilerde seyrettiğinde ‘tükenmişlik sendromu’ ortaya çıkartır.
Soğuk iklimlerde yaşayanlarda beslenme ve uyku ve düzeni değişir, içe kapanılır, direnç düşer ve stres başlar.
Kişi, stresi yönetemezse, bu defa da depresyon girer.
Psikolojisi bozulan, direnci düşen insanlar kansere, hastalıklara daha kolay yelken açarlar.
Ruh sağlığını sağlam tutmalı...
Yine de kışın da tadını çıkartın,
Islanmaktan korkmayın, karda yürüyün, kartopu oynayın, biraz anı biriktirin ama hasta olmamaya da bakın.
Paylaş