BEN Fransa'da yaşayan bir okuyucunuzum. Sizden kolesterol hakkında bilgi rica ediyorum.
Armand Çulhaoğlu / Fransa
Kolesterol kanda bulunan yağ cinslerinden biridir. Bazı hormonların yapısında kullanıldığı gibi hücre zarlarının yapısında da bulunur. Kolesterol vücut tarafından üretildiği gibi gıdalarla da alınır. Özellikle hayvansal gıdalar kolesterol kaynağıdır. Sütte, kara hayvanlarının yağ dokusunda ve iç organlarında bol miktarda bulunur.
Kolesterolün kandaki düzeyinin yüksek olması halinde, damar çeperinde birikmelere yol açabilmektedir. Bunun üzerine, öncelikle kireç olmak üzere, eklenen başka maddeler damar çeperinin sertleşmesine ve içerideki boşluğun daralmasına yol açmaktadır. Bu da dolaşım bozulmasına yol açar. Eğer damar tam tıkanırsa, damarı tıkanan organda doku hasarı ortaya çıkar. Eğer damarı tıkanan organ kalpse, kalp krizi ya da miyokard enfarktüsü denilen tablo ortaya çıkar. Beyin damarlarının tıkanmasında da inme denilen tablo oluşur. Bu da, felçlere ve beynin kontrol ettiği diğer işlevlerde aksamalara yol açar.
Bu gibi sorunlarla karşılaşma riskini azaltmak için kolesterolün kandaki düzeyini 200 mg/dl düzeyinin altında tutmak gerekiyor.
Bunu sağlamada kolesterolden zengin gıdalardan uzak durarak perhiz yapmak yeterli olmazsa, kolesterol düşürücü ilaçlardan yararlanılır.
Kolesterolün bazı fraksiyonları da var. Bunlardan HDL kolesterol adı verilen yüksek yoğunluklu lipoproteinler koruyucu etki gösterirler. Özellikle düşük yoğunluklu lipoproteinler damar sertliği riskini arttırırken, HDL, kolesterolün karaciğer tarafından kullanılmasını sağladığı için koruyucu etki göstermektedir. Bu nedenle, HDL'nin kandaki düzeyi ne kadar fazla olursa, bünye için o denli yararlı etki doğmaktadır. HDL'nin kandaki düzeyinin 35 mg/dl düzeyinin üzerinde olması istenmektedir. Total kolesterol kadar HDL kolesterolün kandaki düzeyinin belirlenmesinde kalıtımla gelen bünye yapısı, beslenme alışkanlıkları ve günlük aktivite durumu da etkili olmaktadır. Kalıtım dışında, düzenli spor yapılması, beslenmede zeytinyağı ve balık başta olmak üzere Akdeniz türü beslenme uygulanması total kolesterolün azalmasının yanı sıra, HDL'nin artmasına da etki etmektedir.