Mutluluğu avuçlarınızın arasında sıkıca tutmanın formülleri var

Sabahları yataktan kalkacak bir amaç bulmayı öneren ‘ikigai’, hiçbir şey yapmamanın keyfine varmayı öğreten ‘niksen’, evdeki huzura odaklanan ‘hygge’... Farklı kültürlerin mutluluk reçeteleri birkaç yıldır gündemde, kitapları çok satıyor. Kısıtlamaların yeniden sıkılaştığı günlere girmişken bu formülleri yeniden hatırlayalım ve hatta onları pandemi koşullarına uyarlayalım...

Haberin Devamı

Bugün sizlerle yeni bir mutluluk yolculuğuna adım atıyorum... Hem de her hafta, her sayfasını satır satır okuduğum Hürriyet Cumartesi’de, uzun yıllardır tanıdığım ve çok sevdiğim bir ekiple birlikte... Artık sizinle bu köşede buluşacağız, iyilik halimizi ve sağlığımızı en doğal yollarla geliştirmek için yapmamız gerekenleri konuşacağız. Birinci yılını dolduran pandemide eksikliğini yoğun olarak hissettiğimiz duyguların başında mutluluk geliyor. Bir anda değişen yaşam düzeni, bizi ve sevdiklerimizi tehdit eden hastalık riski, kısıtlamalar ve salgının getirdiği ekonomik sıkıntılar derken mutluluğun avuçlarımız arasından kayıp gittiğini düşünmek zor değil. Tam da bu yüzden dünyanın farklı kültürlerinin mutluluk formüllerine göz atmanın tam zamanı!

Haberin Devamı

SEVDİĞİMİZ, İYİ OLDUĞUMUZ ŞEYLERİN KESİŞİM NOKTALARINA BAKALIM
İkigai (Japonya)

Mutluluğu avuçlarınızın arasında sıkıca tutmanın formülleri var

Héctor Garcia ve Francesc Morales’in yazdığı ‘Ikigai-Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı’ kitabı, Japonların her sabah yataktan kalkmak için bir sebeplerinin olduğunu hatırlatıyor. Yaşama anlam katan bir amaçla, çevrenize faydalı olduğunuzu hissettiğiniz bu ruh hali, kişiye güç sağlıyor, tutkuyla yaptığınız şeyler mutluluğunuzu destekliyor. Japonlar herkesin kendi ‘ikigai’sini bularak mutlu olacağına inanıyor ve onu bulmak için iyi olduğunuz ve sevdiğiniz şeylerin kesişim noktalarına bakmanızı öneriyor.

- Bizi heyecanlandıran şeylerle yeteneklerimizin listesini çıkararak ortak noktaları üzerine kafa yorabiliriz.
- Zamanın nasıl geçtiğinin farkına varmadan, sevdiğimiz hobimizle ilgilenebiliriz. Belki yapış şeklimiz değişti ama hobilerimizi kimse elimizden alamaz. Müze gezmeyi seviyorsanız sanal turlarla dünyaya açılmak hâlâ mümkün.

DOĞA MANZARASINI SEYREDERKEN KENDİMİZİ O ANIN İÇİNE BIRAKALIM
Niksen (Hollanda)

Mutluluğu avuçlarınızın arasında sıkıca tutmanın formülleri var

Haberin Devamı

‘Niksen’le anlatmak istenen, bir şey yapmama hali. Bu; tembellikten öte, günümüzün stres yüklü dünyasında zihnimizi aynı anda onlarca düşünceyle meşgul etmeden, anın tadını çıkardığımız bir rahatlama şekli. Yazar Olga Mecking aynı adlı kitabında yaşamın ev, iş gibi önemli alanlarında küçük molalar vererek uzun vadede daha mutlu olunabileceğini öne sürüyor. Maalesef bir şey yapılmayan bu anlarda akşama yapacağımız yemeği düşünmek ya da sosyal medyada başkalarının hayatlarını incelemek ‘niksen’ değil! Stresi azaltmaya ve yaratıcılığa katkı sağlayan ‘niksen’ için amaçsız bir tutum gerek.

- Pencereden karşıdaki doğa manzarasına bakarken kendimizi o anın içine bırakabiliriz.
- Evde rahat bir kanepeye uzanıp yarını ya da dünü düşünmeden, sadece dinlenmenin keyfine varabiliriz.

Haberin Devamı

BATTANİYE ALTINDA, MUM IŞIĞINDA FİLM İZLEYELİM
Hygge ve lykke (Danimarka)

Mutluluğu avuçlarınızın arasında sıkıca tutmanın formülleri var

Ülkemizde pek çok kişinin Meik Wiking’in kitabıyla öğrendiği ‘hygge’ kavramı, huzur ve sıcaklık hislerine karşılık geliyor, daha çok evle ilişkilendiriliyor. Bu felsefe, Danimarkalıların soğuk kış günlerinde sıcak yuvalarında, anın tadını çıkararak küçük mutlulukların farkına varmasını sağlıyor.

- Arkadaşlarımızı evimize davet edip güzel bir sofra hazırlamak pandemide zor. Yine de çevrimiçi görüşme organize edip sofra başında buluşabiliriz.
- Battaniye altında, mum ışığında Film izleyebiliriz. Haftanın yorgunluğunu atmak için bu, şu sıra benim favorim.
Wiking, Danca ‘mutluluk’ anlamına gelen bir diğer kitabı ‘lykke’deyse mutluluğu etkileyen; ait olma hissi, birliktelik, işbirliği, özgürlük gibi temel faktörleri ele alıyor.
- Cep telefonunu bir kenara bırakıp aile albümümüzü karıştırabilir, bizi biz yapan anıları hatırlayabiliriz.
- Gün ışığı yüzümüze vururken sağlam bir kahvaltı edip doğaya yakın olabileceğimiz bir yerde yürüyüşe çıkabiliriz.

Haberin Devamı

GARDIROBUMUZU, EVİMİZİ GÖZDEN GEÇİRİP SADELEŞTİRELİM
Lagom (İsveç)

Mutluluğu avuçlarınızın arasında sıkıca tutmanın formülleri var

İsveçlilerin dengeli ve mutlu yaşam formülü ‘lagom’ ‘ne az ne de çok’ diyor ve mutlu olmada dengenin önemine vurgu yapıyor. ‘Ne az ne de çok’ kuralını doğal yaşayış tarzınızda uygulamayı, yediğiniz yemekten aldığınız ürünlere kadar her şeyi tam kararında tutmayı ve abartmamayı önemseyen bu felsefe, benzer tutumu kendinizle ve diğer insanlarla kurduğunuz ilişkilerinize ve davranışlarınıza da yansıtıyor: İkili ilişkilerde samimi olmak ama karşıdaki kişiyi bunaltmamak, ihtiyacı olan alanı ona sağlamak ya da karşılanması güç beklentiler yaratarak hırs uğruna kendimizi yıpratmamak gibi... Sürdürülebilir alışkanlıkları destekleyen lagom yaşam stili, stresli ve aşırı çalışmayı uzak durulması gerekenler arasında sıralıyor.

Haberin Devamı

- İş-özel hayat dengemizi iyileştirmek için haftalık programımızı gözden geçirebiliriz.
- Çantamızdan gardırobumuza, hatta evimize kadar “Nasıl sadeleşebilirim” sorusunun peşine düşebiliriz.

HER YENİ DÜZEN, YENİ FIRSATLAR GETİRİYOR

Mutluluk felsefeleri sadece bunlarla sınırlı değil. Almanya’nın ‘gemüchlichte’ yaklaşımı hem dingin hem sosyal bir yaşama işaret ederken, Finlerin ‘sisu’su kararlılık ve iradeye, başladığın işi bitirmeye dikkat çekiyor. Japonların ‘wabi-sabi’si kusurların güzelliğini hatırlatarak kusurlarımızdan duyduğumuz memnuniyetsizliği çekip almaya, rotamızı mutluluğa çevirmeyi amaçlıyor. Japon kültüründen bir diğer bakış açısı ‘ma’ ise yaşadığımız çağın aksine hayatı aceleye getirmeden yaşamaya, kararlar için ‘alan açarak’ her şeyin yerli yerine oturmasına fırsat tanımaya önem atfediyor.

‘Mutluluk Doktoru’ adlı kitabımda da anlattığım gibi; mutluluk kişiye özel, ancak elde etmesi zor olan ya da bir yolun sonunda bulacağınız bir şey değil. Farklı kültürlerden örnekleri görmek de kendi mutluluğunuzu anlamlandırmanızda size bir esin kaynağı olur belki. Günün sonunda her yeni düzen yeni fırsatları beraberinde getiriyor. Hadi Pandemi ve olumsuzluklarına odaklanmak yerine, bize sunduğu yeni fırsatlara kendimizi açalım ve mutlu olmanın yeni yollarını keşfedelim.

Yazarın Tüm Yazıları