Havuza ve plaja giderken bunlara dikkat!

Yaz aylarında sık görülen güneş çarpması, isilik, ayak mantarları, dış kulak yolu iltihabı, konjoktivit veya sistit gibi tatilde canımızı sıkacak rahatsızlıklardan korunmak için küçük önlemler alabiliriz...

Güneş çarpması
Sıcak çarpması olarak da bilinen bu durum, güneş altında uzun süre vakit geçirmek sonucunda oluşur. Bulantı, kusma, soluk alıp vermenin hızlanması, tansiyon düşüklüğü, ciltte renk değişikliği, baş ağrısı veya çarpıntı gibi belirtilerle ortaya çıkan güneş çarpması ciddi sonuçlar doğurabilir. Uzun süre sıcağa maruz kaldıysanız ve bu belirtileri hissediyorsanız acile başvurun. Korunmak için özellikle 10.00-16.00 saatleri arasında gölgede olmak en iyisidir. Günde en az 2.5-3 litre su içmek, dar ve kalın kıyafetler giymemek, şapka takmak, güneş gözlüğü ve yüksek koruyucu faktörlü güneş kremi kullanmak yapabilecekleriniz arasında.

İsilik
Ter kanallarının tıkanması sonucunda vücudun çok terleyen bölgeleri -boyun, sırt, gövde ve bacaklarda- kırmızı döküntüler şeklinde isilikler ortaya çıkar. Genellikle bebeklerde görülür. Yetişkinlerde de cildin birbirine temas ettiği kıvrımlarda veya giysilerin sürtünmeye neden olduğu yerlerde gelişir. İsiliğin oluşmasını engellemek için pamuklu ve vücudu sarmayan kıyafetler tercih edilmeli, sentetik ve naylon giysilerden uzak durulmalı, terlendiği zaman kıyafetler değiştirilmeli.

Ayak mantarları
Nemli ortamları sevdiği için mantarların yazın görülme sıklığı artar. Ayak mantarlarından korunmak için sıcaklarda açık ayakkabılar giyilmesi ya da ayakların birkaç saatte bir havalandırılması önerilir. Havuz kenarında veya plajda yalınayak gezmek, duştan sonra ayakları kurutmamak, sıkı ve kapalı ayakkabılar giymek ayak mantarıyla karşılaşma olasılığını arttırır. Ayakta kaşınma, soyulma, kızarıklık, ayak tabanlarında kepeklenme, kırmızı döküntü, pullu cilt, hoş olmayan ayak kokusu, yanma, su toplama ve yaralara neden olan ayak mantarları tedavi edilmezse tırnaklara sıçrayabilir.

Dış kulak yolu iltihabı
Yaz aylarında dış kulak yolu iltihabı görülme sıklığı artar çünkü havuza, denize ve sık sık banyoya girmek dış kulak kanalını nemlendirir. Deniz ve havuz suyu içindeki mikroorganizmalar, nemli ortamda üreyerek bu soruna yol açar. Korunmak için havuzdan, denizden ve banyodan sonra yumuşak bir havlu veya bez yardımıyla her iki kulağın dış kısımları iyice kurutulmalı. Kulak çubukları veya tıkaçlar kulağı dış kulak yolu iltihabından korumaz, aksine kulağı tahriş ederek iltihaba yol açabilir. Kulağın kaşınması, ağrıması, şişmesi, tıkanması ve hafif işitme kayıpları kulak yolu iltihabının belirtileri olabilir. Bu durumda kulak sudan uzak tutulmalı ve bir uzmana başvurulmalı.

Konjonktivit
Göz küresini saran beyaz şeffaf tabaka ‘konjonktvanın’ alerji, bakteri ya da virüsler sebebiyle iltihaplanması sonucu ‘konjonktivit’ ortaya çıkar. ‘Yüzme havuzu konjonktiviti’ diye bilinen ‘klamidya’ mikroorganizmalarının oluşturduğu konjonktivitlerle havuz kloru, güneş ışını ve sıcakla artabilen alerjik konjonktivit bu dönemde sık görülüyor. Gözde kızarıklık, sabahları kirpiklerin birbirine yapışması, batma, yanma ve sulanma bakteriyel konjonktivitin göstergesidir. Kırmızı ve ağrılı bir gözse viral konjonktivitin belirtisidir. Doktora başvurulması gerekir.

Sistit
İdrar yollarının iltihaplanması anlamına gelen sistit havuz ve deniz sezonunda mayonun nemli kalması veya girdiğimiz suyun yeterince temiz olmaması nedeniyle özellikle kadınlarda görülebiliyor. Genital bölgenin nemli kalmasını engellemek; çok dar, naylon pantolon ve iç çamaşırlarından kaçınmak; tuvalete çıktıktan sonra temizliği önden arkaya doğru yapmak sistitten korunmada etkilidir. Her sabah temiz iç çamaşırınıza bir damla nioli uçucu yağı damlatmak, doktorunuza danışarak turna yemişi (kızılcık) ekstresi ve ‘lactobacillus’ içerikli probiyotik takviyelerinden yararlanmak sistite karşı koruyucu kalkanlarınız olabiliyor.