İstasyon görevlileri tren altından inşaat işçisiyle sara nöbetine tutulan kolej öğrencisini çekip çıkardı. Metro yetkilileri "İki vücudun yüksekliği beş santim daha uzun olsaydı tren Wesley ile Cameron’u sürükleyip götürürdü" diye konuştu.
Sabahın erken saati. Manhattan’ın "İspanyol Harlem"ine çıkan 137. Sokak’taki metro istasyonunun platformları kalabalık. Kuzeyden gelen trenlerden City College’de eğitim gören öğrenciler çıkıyor. Güney platformundakiler Manhattan’ın çeşitli kesimlerinde çalışan ofis personeli. Wesley Autrey iki küçük kızıyla beraber güneye inecek metro trenini bekliyor. 50 yaşındaki inşaat işçisi, altı ve dört yaşındaki kızlarını kent merkezindeki lüks mağazaların süslemeli vitrinlerine göstermeye niyetli.
Platformun sonundan güney treninin farları seramik duvarlarda yansıdığında Wesley "Hazır olun, tren geliyor" diyor kızlarına. Ekspres ’İ’ treni uzun bir solucan gibi kıvrılarak istasyona girerken New York tarihinde benzeri görülmeyen bir olay gelişiyor. Wesley’nin önündeki kalabalıkta genç bir erkek yıldırım çarpmasını andıran titreşimlerle sarsılmaya başlıyor.
20 yaşındaki Cameron Hollopeter sara hastası. Tren yaklaşırken sara nöbetine tutulan kolej öğrencisi şiddetli sarsıntıdan rayların üstüne düşüyor. Platformda bekleyenler dehşetle genç öğrencinin çırpınmasını seyrediyor. ’İ’ treni sürücüsü fren koluna asılıyor. Raylarda metal sürtünmesi gıcırtısı yeraltı istasyonunda yankılanırken Wesley Autrey platformdan raylara atlıyor. İri yapılı inşaat işçisi daha sonra yaşamının en tehlikeli tecrübesini şöyle anlatıyor:
"Bir baba ve aynı zamanda dede olarak gözümün önünde cereyan eden olaya kayıtsız kalamazdım. Kondüktörün fren yapmasına rağmen trenin durmayacağını anladım. Raylara atlayıp bacaklarından tuttum. Ama beden sarsıntısı daha da şiddetlenmişti. Kolu, bacağı sağa-sola uzanıyordu. Üzerine abanarak titremesini durdurmaya çalıştım. Üst üste tek beden haline gelmiştik. Trenin şasisi zemine çok yakındı. Ne olacağını düşünmeye zaman yoktu. Tren üstümüzden geçtikten bir süre sonra durdu."
İnanılmaz bir kurtarma gerçekleştirmişti Wesley. İstasyon görevlileri tren altından inşaat işçisiyle sara nöbetine tutulan kolej öğrencisini çekip çıkardılar. Kanlı sıyrıklar dışında Wesley’de ciddi bir tıp sorunu tespit edilmedi. Hastaneye kaldırılan sara hastası Cameron’un iyileşmekte olduğu bildirildi. İnşaat işçisi hastanede genç öğrenciyi ziyaret ettikten sonra "Havadan sudan konuştuk. Ama tren altında kaldığını hatırlamadı" dedi. Buluşmada Cameron’un üvey annesi Rachel "Sen tanrının insanlığa hediyesi bir meleksin" diyerek Wesley’i kucakladı.
Metro yetkilileri tren şasisiyle ray zemini arasında 50 santimlik mesafe olduğuna işaret ederek "Şimdiye kadar New York metro tarihinde böyle kurtarmayı hatırlamıyoruz. İki vücudun yüksekliği beş santim daha uzun olsaydı tren Wesley ile Cameron’u sürükleyip götürürdü. Büyük şans eseri felaket önlendi" diye konuştular.
2007’nin ikinci gününde cereyan eden kurtarmayı bedenini kalkan gibi kullanarak başaran Wesley Autrey bir anda yeni yılın kahramanı haline geldi. New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg düzenlediği bir törende "Yalnızca New York’un değil ABD’nin kahramanı" ilan ettiği Wesley’i "Bronz Madalya" ile ödüllendirdi. Bloomberg törende Wesley’e "Bu madalyaya daha önceden General Douglas McArthur, Muhammed Ali, Martin Luther King gibi tarihe geçmiş büyük adamlar layık görüldü. Bu sabah ofisime gelmeden önce metro platformunu görmeye gittim. Ben olsaydım bu cesareti gösterir miydim diye düşündüm, yanıt veremedim" dedikten sonra kızları Shuqui ve Syshe’e dönerek "Babanızı artık bütün dünya tanıyor" dedi.
15 DAKİKALIK KAHRAMAN
İnşaat işçisinin kahramanlığına New York basını geniş yer verdi. Gazetelerde Wesley’in başı Süpermen kıyafetine monte edilerek "New York’un gerçek kahramanı" şeklinde başlıklar atıldı. Arka arkaya televizyon programlarına davet edilen inşaat işçisi yeni kazandığı şöhretten memnun kalmadı. "Sokakta pek çok insan bana Süpermen diye hitap ederek elimi sıkıyor, imza istiyor. Ben ne Süpermen, ne de kahramanım. Herkesin yapması gereken müdahaleyi yaptım. Benimki 15 dakikalık şöhret" diyor.
Yayınlardan etkilenen New York’lular ölüme meydan okuyan adama bağış çekleri gönderirken emlak kralı Donald Trump yardım kampanyasına 10 bin dolarlık bir çekle katıldı. Bir işadamı Shuqui ve Syshe Autrey’in kolej masraflarını üstleneceğini de açıkladı.
New York yaşamın sürekli yeniliklere, değişik olaylara gebe olduğu bir süper kent. Wesley’in, pop kültürü öncüsü sanatçı Andy Warhol’dan naklettiği "15 dakikalık şöhret" nitelemesi doğru çıktı. Aynı hafta içinde hava ısınarak kış ortasında yaza dönüştü. Parkta güneşlenenlerin, denize girenlerin görüntüleriyle rekor derecede ısınma haber ve resimlerle sayfalara ve ekranlara taşındı.
İnşaat işçisi adamın süpermenliğinden artık söz edilmiyor. Wesley Autrey’in kahramanlığı New York tarihinde bir sayfa oldu.