Paylaş
Raul Salinas, Mexico City dışında Almoloya cezaevinde çile dolduruyor. Almoloya meskunları Meksika'nın en azılı katilleri, Raul ise en şöhretlisi. Meksika'nın ekonomik kalkınmasının mimarı, eski Cumhurbaşkanı Carlos Salinas'ın kardeşi Raul, ağabeyinin bir siyasi rakibini ‘özel çetesi’ne öldürttüğü iddiasıyla 2,5 yıldır cezaevinde.
New York Times muhabirlerinin yazılı sorularını el yazısıyla yanıtlayan eski liderin kardeşi ‘‘Politik komplo kurbanıyım’’ diye yakınıyor. Oysa Meksika savcılarına göre ağabeyinin nüfuzuyla devleti soyan playboy Raul'un suç sicili oldukça kabarık.
Raul Salinas 1980'li yıllara kadar devlette memur maaşıyla mütevazi bir yaşam sürdürmüş. Ağabeyi başkan seçilince Meksikalılar Raul'un iş ve ticaret konularında ‘deha’(!) olduğunu anlıyorlar. Başkanın kardeşi kısa zamanda inanılmaz bir servete sahip oluyor. Gökdelenler, iş hanları, lüks villalar, at çiftlikleri, antika oto koleksiyonlarının gazetelerdeki resimlerini yoksul Meksikalılar tefrika gibi izlemeye başlıyorlar. Sessiz, içine kapanık insanları azınlık elit ailelerin yönettiği Meksika'da başkanın kardeşini eleştirmek kimin haddine. Salinas adının gücüyle genç metresiyle kameralara poz vermekten kaçınmayan evli Raul, devlet ihalesinde forsunu kullanıp 645 milyon dolarlık Azteca TV istasyonunu 30 milyon dolar borç verdiği bir arkadaşına kazandırıyor.
Meksikalı uyuşturucu kaçakçılarıyla işbirliği yapan Raul, devlet arazilerinde inşaaatlar, ihale yolsuzlukları, özel kotalar sayesinde sağladığı milyonlarca doları Amerika, İngiltere, İsviçre, Cayman ve Bahama Adaları'nda naylon şirketlere, numaralı hesaplara da aktarıyor. Ama başkan ağabeyi Carlos 1994 sonunda iktidardan düşünce Meksika savcılığı bir cinayete azmettirme suçlamasıyla sıfırdan milyoner olan Raul'u Almoloya'ya tıkıveriyor.
Düşük cumhurbaşkanı göz yumduğu rüşvet, nüfuz suistimali, kaçakçılarla işbirliği, soygun, yolsuzluk zincirinin kendisine de ulaşacağı korkusuyla ailesiyle Dublin'e sürgüne giderken herşey çorap söküğü gibi çözülmeye başlıyor. İsviçre makamları Amerikan Citibank ve Banker Trust bankaları kanalıyla Raul'un özel hesabına aktarılan 100 milyon doların dondurulduğunu açıkladı. Gizli servetinin milyar dolara yaklaştığı söylenen Raul astronomik servetini ‘‘Ailemden kalan parayı işlettim, emlak alıp satarak paramı katladım’’ diye izaha çalışırken ‘özel çetesi’ olmadığını iddia ediyor.
Çoğunluğu az eğitimli, kızılderili kökenli insanlardan oluşan Meksika'da dahi devletin tepesindekilerin devleti soymaları ilelebed sürmüyor. Güney Kore Cumhurbaşkanı Kim Young-Sam'ın oğlu Hyun-Chul'un rüşvetten hüküm giymesi, Pakistan eski Başbakanı Benazir Bhutto'nun İsviçre'de banka hesaplarının araştırılması son günlerdeki gelişmeler.
Devlet-hükümet liderleri, üst düzey bürokratları ve ailelerinin nüfuz suistimali, rüşvet ve yolsuzlukları Soğuk Harb'in mirası olarak biliniyor. 1950'lerden bu yana Almanya, Belçika, İtalya, Fransa, İspanya, İskandinavya'da üst düzey yöneticiler yolsuzluktan mahkeme önüne çıktılar. Güney Amerika'da Collor de Mello, Menem, Perez gibi başkanlar skandal yolsuzluklara bulaştılar. Afrika'da pek çok soyguncu diktatörün yaşamı acı şekilde sonuçlandı.
Halkını ve devletini soyan liderler ve yakınlarıyla, üst düzey bürokratların çoğu, zamanla ‘vurguncu-soyguncu’ damgası yiyerek makamlarını kaybediyor, hukuk ve adalet sistemi üstlerine çöküyor. Yurt içinde ve dışında taşınır, taşınmaz servetlerine el konuyor.
Uluslararası iş, ticaret ve yatırımlarda ‘rüşvet’in yasaklanmasını öngören anlaşmalar ülkelerce rağbet görmeye başladı. Yolsuzluk faturasının yoksul insanlara çıkarıldığı devleti soyma modası artık tarihe karışmak üzere.
Türkiye istesin, istemesin bu modaya uymak zorunda kalacak.
Paylaş