’Yaşar Kemal’in memleketine hoş geldiniz’

Her yeni bir kentte kitap fuarının açılışı, oranın fuar boyunca kitabın başkenti olmasını sağlar.

Kültürel olaylarda, etkinliklerde ben mülki amirlerin, yerel yöneticilerin ilgisini önemserim, onların bu açılışlarda her zaman olmasını beklerim.

Dün, 1. Çukurova Kitap Fuarı’nın açılış töreninde Vali İlhan Atış da, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak da yerini almıştı.

İkisinin de fuara emeği geçti.

İlk olmasına rağmen, fuara 150’ye yakın yayınevi ve sivil toplum kuruluşu katıldı.

Kitap okurunun artması için kitap fuarlarının önemli bir işlevi olduğu kanısındayım.

Arz edilene talep de oluyor.

Kitabı okura götürdüğünüz zaman kitap okunuyor.

Adana Milli Eğitim Müdürlüğü de, öğrencilerin fuara kolaylıkla ulaşabilmesi için çaba gösteriyor.

Bizim yayın çeşidimiz, okurun da çeşitlenmesini, aynı zamanda da zevk çoğulculuğunu getiriyor.

Çocuk kitaplarından ekolojiye, bilime kadar uzanan bu zenginlik hem derinlemesine, hem de yataylamasına bir modern okur sınıfı oluşturuyor.

Artık yerel yönetimler, belediyeler de kültüre, sanat etkinliklerine önem veriyorlar.

Birçok belediyenin fuarda standı var. Kentlerini, beldelerini, bölgelerini tanıtmak için yayın yapıp, bunların tanıtımı için çalışıyorlar.

ÖĞLE yemeğinde bir de pasta kesildi.

Vali hoşuma giden bir test yaptı.

Kendisine sunulan ilk pasta dilimini masamızda oturan Muzaffer İzgü’ye, ikinci dilimi de Server Tanilli’ye ikram etti.

Muzaffer İzgü’nün şimdiye kadar tam 132 kitabı yayımlandı. Mizahın hoşgörüsünü hepimiz onda okuduk.

Çocuklara kitaplarıyla umut, sevgi ve neşe verdi.

Kitapları toplam 56 baskı tekrar baskı yaptı.

Annemi rahmetle anarak, İzgü’den beraber dinlediğimiz bir anı/öyküyü yazacağım.

Muzaffer İzgü’nün ikiz çocukları oluyor.

Çocukların ikisinin de doğumdan sonra küveze konması gerekiyor. Yalnız ne yazık ki hastanede bir küvez var.

Doktor onlara, çocuklardan birini tercih etmelerini söylüyor.

Bir ana baba için yaşanabilecek en zor karar anı olsa gerek.

Eşiyle birlikte şu karara varıyorlar: "Madem ki tek küvez var, ikisini de koymayacağız."

Koymuyorlar.

O cehennemi bekleyişi tahmin etmek bile mümkün değil sanırım.

Şimdi ise çocukların ikisi de sağlıklı ve mesleklerinde tanınmış iki yetişkin.

* * *

YAZARKEN bir pencereden palmiyelerle süslü çıkış kapısına bakıyorum.

Çocukların, gençlerin, öğrencilerin ellerinde kitap paketleriyle çıkmalarından mutlu oluyorum.