Her sevdiği şeyi saklayan koleksiyoner değildir

Kitaplarımdan, özel kütüphanemden, long play’lerimden, CD’lerimden, kalemlerimden söz edince siz koleksiyonersiniz derler.

Haberin Devamı

Okuduklarımı, dinlediklerimi, yazdığım kalemleri biriktiriyorum. Eve kapatılınca bu zevkin benim için kurtarıcı olduğuna karar verdim. Bir köşeye koyduğum kitapları okudum, okur ihmalkârlığımı telafi etmeye çalıştım.

Yıllar önce dinlediğim hatta itiraf edeyim alıp dinlediğim long play’leri çaldım. Onları çalarken, kitapları okurken, dolmakalemimle yazarken onlara anılar da eşlik etti.

İlk ciltli kitabım olan Alfabe’den başlayıp sanal bir geziye çıktım, uğradığım bütün kitapçıları anımsadım, yayınevi ziyaretlerimi zihnimde tazeledim.

Yıllar önce müzik seti getirmenin güçlüğünü, ona kavuşunca duyduğum sevinci düşününce, bugüne bir hatıralar çizgisi çektim.

Hayatı düz bir çizgi değil, başarılarla başarısızlıkların karması bir yumak olarak tanımlamalı, düşünmeli bir arada, ne var ki bellek denilen iyimser organ daha çok güzellikleri canlandırıyor.

Haberin Devamı

Erken emekliliğin olduğu ülkemizde insanlar mutlaka bir meşgale bulmalılar, yaratmalılar. Sevdiğiniz makaleleri kesip dosyalasanız, bir fotoğraf albümü yapsanız, televizyonun bazı programlarını esiri olmadan seyretseniz. Hangi tür müziği severseniz sevin, şimdi kanallardan istediğiniz parçayı, birkaç kişiden dinleyebilirsiniz.

Şerif Antepli’nin çıkardığı “Collection” dergisinin okurlarındanım. 20. yılına vardı. Kutlanacak bir çaba.

Bu dergiyi okursanız, değişik konularda, alanlarda bir koleksiyona başlayacağınızdan şüphem yok.

65 yaşın üstünde olanlar mutlaka kartpostal kullanmışlardır. Birçoğumuz en kısa yollu haberleşme aracını tercih etmişlerdir.

Kartpostal ne zaman başladı?

Turgut Göksoy’un yazısında var:

“Kartpostalın 151 yaşında olduğunu unutmamak gerek. 1869’da Prof. Dr. Emanuel Hermann’ın kapatılmış zarflara konularak gönderilen mektup yerine bir kart üzerine yazılan kısa bir mesajı göndermenin pratik ve daha ucuz bir yöntem olduğunu öne sürmesi kartpostalın keşfi olarak bilinir.”

Koleksiyona başlamanın yaşı da yoktur zamanı da. Dergiyi karıştırırken, yazı araçları arasında eski bir dolmakalemi görünce sevindiğimi söylemeye gerek yok.

Haberin Devamı

ÇOCUKLARI SANATLA EĞİTMEK

GEÇENLERDE
 konuştuğum bir yayıncı dostumun söylediğini yineleyebilirim.

En çok istenen çocuk kitapları.

Demek ki çocuklar bu günlerde kitap okuyor. Büyüklerin ilgisi biraz zayıflamış. Evde oturmanın sonucunda mıdır nedir, birçok arkadaşım kitap okuyamadıklarını söyledi, odamda koltuğumun yanında, yatağımın başucunda kitaplar duruyor ama okuyamıyorum diyorlar.

Onlara tavsiyem, polisiye kitaplardan bir seçme yapmaları, zihin açar, okuma ihtiyacını karşılar.

Çocuklar da evde olduklarına göre sanal müze gezmelerini izleyebilirler, hatta bu çalışmalara katılabilirler. Hele rehberli gezileri seveceklerini tahmin ediyordum.

Bu yaz mümkün olmayacak ama geçen yazlarda birçok müze çocuklar için sanat eğitimi veriyorlardı.

Haberin Devamı

Ana-babalar, öğretmenler İKSV’nin (İstanbul Kültür Sanat Vakfı) yayınladığı bir kitaptan yararlanabilirler:

“Erken Çocukluktan Gençliğe: Sanatla Büyümek”.

Hazırlayan Prof. Dr. Feyza Çorapçı.

Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi konumunda bulunan Türkiye’de 0-7 yaş arasındaki çocuklar TÜİK verilerine göre toplam nüfusun % 28’ini oluşturuyor.

Kitap, sanatla uğraşmanın sorgulama, araştırma, hayal gücünü kullanma, yaratıcı ve eleştirel düşünebilme, kendini ifade etme, empati kurma gibi becerileri kazandırma potansiyelini geliştiriyor.

*

KOLEKSİYONA başlayın, çocuğunuzla sanatı dost kılın.

 

Yazarın Tüm Yazıları