Doğan Hızlan: Her şehrin bir kişiliği vardır

Doğan HIZLAN

ŞEHİRLER insanlara benzer. Hepsinin ayrı bir kişiliği vardır. Kenti keşfederken, orada yaşayanların da gizini öğrenirsiniz.

Kentlerin korunması projelerini ben bu açıdan desteklerim. Birbirine benzeyen beton yığınlarından oluşan, tek düze görünümlü Türkiye'nin sevimsizliğini, kişiliksizliğini hayal bile etmek istemiyorum.

ÇEKÜL'ün (Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı) yayınladığı Sanatsal Mozaik'in yeni sayısını okurken, tarihi kentlerin kişiliğinin korunması açısından yapılan çalışmaların, uygulamaların önemini bir kez daha okurlarımla paylaşma gereği duydum.

Eğer projelere, sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarına gençler katılıyor ve benimsiyorlarsa, onun geleceğine umutla bakıyorum.

Ne zaman Beyoğlu'ndaki ÇEKÜL binasına gitsem, düzelti yapan, broşür paketleyen gençlere sevgiyle bakarım.

Türkiye'nin değişik kentlerinden gelip aynı bilinçte buluşan bir kuşağın görüntüsüdür.

Fidan dikimi girişimlerini, Türkiye'yi yeşertme ideallerini yazdım, onları hepimiz destekliyoruz.

Ancak Türkiye'nin çeşitli illerinde özgün yapıları yıkımdan kurtarmak, onları işlevsel kılmak, ÇEKÜL'ün başarılı işlerinin başında geliyor.

Onların restorasyonunu başarırsak, değişik amaçlarla da kullanıma açarız.

Yılın altı ayında ulaşılamayan 'Bahçesaray Cevizlerini Yaşatalım Çoğaltalım' projesi, Anadolu'nun uzak bir yerini unutmayışın, insanına dğer verişin örneğidir.

* * *

BANA göre en önemli proje; kentleri ve kültürel değerleri koruma için yapılan çalışmalardır.

Akseki Mimarlık Yaz Okulu'ndakiler, mimarlık dokusu ile onu bezeyen insanı bir arada gördüklerinde çok etkilenmişler.

Tuncay Neyişçi'nin 'Farklı İnsan, Farklı Coğrafya'sından Akseki'yi, bu Taş Uygarlığı şehrini tanıtan yazısından bir bölümü aldım buraya:

‘‘Yorgun Anadolu düzlüklerini korumak istercesine Doğu Akdeniz'in böğrüne doğru bir kalkan gibi bükülen haşin Toros Dağları'nın güneybatıya, yani Antalya Körfezi'ne bakan zirvelerinin arasına saklanmış gibidir Akseki...

Anadolu’nun ekmeğini taştan çıkartmak deyimi, eğer Aksekililier'in bir buluşu değilse, mutlaka Aksekililer için söylenmiş olmalıdır. Tıpkı Kayserili, Karadenizli gibi dilimize yerleşmiş ve belirli nitelikleri çağrıştıran bir Aksekili tanımının varlığı, bu farklılığın bir ürünü ve de kanıtıdır. Akseki ve yakın çevresi taşın, tarımdan mimariye, ekonomiden kültüre hemen her şeyi etkilediği bir Taş Uygarlığı coğrafyası olarak tanımlanabilir.’’

'7 Bölge 7 Kent' projesi konusunda Mozaik'te okuyacağınız bilgiler, projenin önemini, yaygınlaşmasının zorunluluğunu kabul ettirecek değerde ve içeriktedir.

Talas, Mudanya örneklerini, burada başarılanları gördükçe, bu işe gönüllü olarak katılmanın onurunun siz de farkına varacaksınız.

Yaşadığınız kentin güzelleşmesini, bozulmamasını kim istemez ki?

* * *

ÇEKÜL, kentlerimizin kişiliğini, mimari dokusunu korumak için olağanüstü çaba harcıyor.

Desteklemek gerekiyor onları. Çünkü, Türkiye hepimizin.