Paylaş
Çok kullanılan kavramları bilmezsek, tarihi süreç içindeki yerlerini öğrenmezsek, bugün vardığımız noktadaki kapsam alanını anlamazsak içi boş birer kalıp olarak tekrarlar dururuz.
Doğan Özlem’in ‘Tarihselci Düşünce Işığında Bilim, Ahlak ve Siyaset’* kitabını okurken, bugüne göndermeler bölümü daha çok ilgimi çekti. Bilim/ahlak/siyaset üçlüsünün ilişkilerinde birbirlerini etkilemeleri, yönlendirmeleri hepimizin öğrenmesi gerekenleri içeriyor.
BUGÜNÜN SİYASET ÇATIŞMALARI
Bazı konu başlıkları, sanırım kitaba ilginizi yöneltmeyi sağlayacaktır:
- Hukuk Devletini Sosyal Devlet İçinde Düşünmek
- Sivil İtaatsizlik ve Liberalizm
- Neoliberalizm ve Adaleti.
Tartıştığımız birçok konu, ne zamandan beri gündemdedir? Bunun yanıtını onun yazılarında bulunca, savunmamızı daha rahat yapabiliriz. ‘Demokrasi ve Seçkinler’ yazısını okuyun. Değişik akımların, anlayışların ışığında, daha donanımlı bir karar verebilirsiniz.
Bugünün siyaset çatışmalarında zor karar vereceğinizi de unutmayın.
‘Hukuk Devletini Sosyal Devlet İçinde Düşünmek’ yazısında, iki kavramın ayrı ayrı irdelemesini yapıyor.
“Hukuk devleti üzerine iki yüzyıldır Batı’da oluşmuş olan ve son zamanlarda bizde de oluşmaya başlayan ve her geçen gün daha da genişleyen devasa literatüre oranla sosyal devlet kavramı üzerine aynı Batı’da zengin bir literatürün bulunmadığı görülmektedir. Liberal Batı’nın hukuk devleti kavramı yanında sosyal devlet kavramını ihmal etmesinde bizzat liberalizm felsefesinin ve liberal ideolojinin belirleyici olduğu açıktır.”
ALTINI ÇİZMEK GEREKEN BÖLÜM
Liberalizm ekseninde yapılan tartışmalara felsefi bir açı getirmesiyle bu yazının ayrı bir önemi olduğunu söyleyebiliriz.
Çok konuşulan liberalizm ve neoliberalizm konusunda ‘Evrenselcilik, İnsan Hakları ve Liberalizm Üzerine Birkaç Not’ yazısının mutlaka okunmasını salık veririm.
Bu yazıda altını çizmek gereken bölüm ‘Liberalizmin İki Yüzü ve İkiyüzlülüğü’ başlığını taşıyor.
‘Neoliberalizm ve Adaleti’ yazısında, bir çelişkiyi vurguluyor Özlem:
“Günümüzde bir büyük ironi yaşıyoruz. İroni şuradadır; devleti minimalize etme sloganıyla karşımıza çıkarak neoliberalizmi dünyaya tek seçenekmiş gibi kabul ettirmeye çalışan güçlerin kendileri, kendi devletlerini hiç de minimalize etme gayreti içinde görünmemektedirler.”
Doğan Özlem, felsefeyi tarihi bağlamı içinde, gündelik yaşamımızı tartışma gündemine getiriyor ve bu tartışma için de gerekli malzemeyi sunuyor.
Özlem’in yazıları felsefenin neden elzem olduğunu ispatlıyor.
Paylaş