MÜZİK dergisi BBC Classic’te (Ekim 2007) dün gördüğüm bir fotoğraf cumhuriyete, Atatürk’e olan sevgimi bir kez daha pekiştirdi.
1979 İslam Devrimi’nden bu yana ilk kez Batılı bir orkestra, Osnabrück Senfoni Orkestrası İran’da konser vermiş.
Orkestranın kadın üyelerinin başları örtülü. İki kadın flüt sanatçısının görüntüsü, neden cumhuriyeti ve Atatürk’ü sevmemiz, ilkelerini savunmamız konusunda uyarıcı bir belge.
Orkestra Brahms’ın Dördüncü Senfoni’sini icra etmiş.
Almanya ile İran arasında yapılan kültür değişim anlaşması gereğince geçen yıl da Tahran Senfoni Orkestrası Osnabrück’e gitmişti.
Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, 2005 yılından beri Batı müziğinin radyo ve televizyonlarda çalınmasını yasaklamıştı.
ATATÜRK NE YAPMIŞTI
O’nun isteğiyle bestelenen, cumhuriyetin ilk operası Adnan Saygun’un Özsoy operası, Ankara’da yeniden sahneleniyor.
Yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin konuğu Şah Rıza Pehlevi onuruna bestelenen opera, bu genç cumhuriyetin Batı uygarlığını, onun çoksesli müziğini seçişinin tarihi bir örneğidir.
Özsoy 1981 - 1982 sezonunda bestecisi Ahmet Adnan Saygun’un yeni düzenlemesiyle temsil edilmişti. Ankara Devlet Opera ve Balesi’nde yine bu düzenlemeyle sahnelenecek.
Operanın librettosunu Münir Hayri Egeli yazmıştı.
Bırakın çoksesli müziği yasaklamayı, onun yaygınlık kazanması için cumhuriyet rejimi büyük çabalar harcadı. Batı’ya yetişmeleri için gönderdiği bilim adamlarının yanı sıra müzikçiler de bulunuyordu.
TÜRKİYE’NİN MODERN YÜZÜ
DÜN e-postadan gelen bir fotoğraf ve haber, Cumhuriyet Bayramı’nda bu yazı için bana esin kaynağı oldu.
Piyanist Gülsin Onay, ilk kez Pakistan’ın başkenti İslamabad’da 25 Ekim akşamı bir konser verdi. Oradakiler Türkiye’nin modern yüzünü gördüler. Bestecisiyle, icracısıyla.
350 dinleyicinin bulunduğu salonda, Onay, Saygun’un eserini çaldı. Sanatçı, böylece, hocasının eserini 57 ülkede seslendirmiş oluyor.
* * *
CUMHURİYET Bayramı’nda beni etkileyen iki fotoğraf.
Sizin de bunlara bakarak bir sonuca varmanızı isterdim.