Bülent Eczacıbaşı’nın kitapları

İşinin ardındaki felsefeyi, ilkelerini, kurallarını, deneyimlerini, tespitlerini yazıya dökenlere sevgi duyarım.

Haberin Devamı

Bülent Eczacıbaşı’nın iki kitabını bu açıdan önemsiyorum. Bu kitaplar, kütüphanelik yapıtlardır. Koltuğunuza gömülüp roman gibi okuyamazsınız ama hayatınızın, mesleğinizin bir dönemde, bir gününde bunlardan yararlanırsınız.

Bülent Eczacıbaşı’nın kitapları

Bülent Eczacıbaşı, yalnız mesleğinin değil, kültür, bilim dünyasının da gelişimini izler.

Kitabın adı ‘İşim Gücüm Budur Benim - İş İnsanının Yeni Sorumlulukları’.

Kapaktaki üç sorunun yanıtını veriyor bu kitap.

İşinsanı ne iş yapar? Değişen dünyada yeni sorumlulukları nelerdir?

Karşı karşıya olduğumuz küresel, yerel sorunların çözümüne işinsanları nasıl katkıda bulunabilir?

‘Dünyanın en iyi saklanmış sırrı’ Türkiye’nin yeni hikâyesi ne olabilir?

Haberin Devamı

Yazar, yalnız kendi düşüncelerinin peşine düşmüyor, akademisyenlere de eşlik ediyor.

Kitap kimlere adanmış:

“Babam

Nejat Eczacıbaşı

Ve

Annem

Beyhan Eczacıbaşı’nın anısına

Sonsuz şükran duygularıyla

İkisini de tanıdığım için ikisini de rahmetle anıyorum.”

Üslubunda gerçeklerle mizah yan yana olduğundan okuma kolaylığı sağlanmış.

Bülent Eczacıbaşı’nın kitapları

Toplumun gözünde işinsanları kimlerdi? Yazar durumu tasvir ediyor:

“Zamanın Türk filmlerinde Hulusi Kentmen tarafından canlandırılan, Bedri Koraman’ın karikatürlerinde rastlanan ağzı purolu, göbekli, ceplerinden paralar fışkıran tipler, toplumun büyük kesiminin gözünde işadamının örnekleriydi.”

Bülent Eczacıbaşı ‘68 Hareketi’nin anatomisine de değiniyor.

İşinsanının çeşitli konumları üzerine düşüncelerini yansıtıyor.

*

İkinci kitabının da başlığı:

‘Aklımızda Bulunsun - İş İnsanları İçin Denemeler’

İthaf edilenler:

“Emre ve Esra’ya – ‘akıllarında bulunsun’ diye.”

İçindekilerin özeti:

“Liderlikten iş ahlakına, şirketlerde mizah kültüründen kapitalizmin geleceğine, karar almada duyguların öneminden özel kesim – devlet ilişkisine, geniş bir konu yelpazesi.”

Kitap 40 denemeden oluşuyor.

Haberin Devamı

Sohbet türündeki yazıları severim, okurum, ders verir gibi, tepeden inme bir üslup benim için itici bir tarzdır.

Bazı kitaplardan hangi meslekte olursanız olun yararlanırsınız, dağarcığınızda yer etsin istersiniz.

Kitaptan bazı yazı başlıklarını seçtim:

- ‘Azmeden’ Derviş, Muradına Ermiş

Konular bilgiyle, referanslarla zenginleştirildiğinden her cinsten okur için yararlı.

-Yazarımız Yeni Teoriler Geliştiriyor

-Kurum Kültürü Nedir?

-Nobel’i Nasıl Kaçırdım?

-Batonu Sallarken Müziği Unutmak

Orkestra şefliği ile liderlik arasında hangi benzerlikler vardır? Bülent Eczacıbaşı görevler arasındaki bağlantıyı karşılaştırıyor.

- İlham Perisini Kim Öldürdü?

Yenilikler, keşifler için ilham perisi her yere, her kuruma uğrarmış. Siz de bunu bekleyin.

Haberin Devamı

Eğlenerek öğrenin, kimi zaman not alacaksınız, kimi zaman da gülüp geçeceksiniz.

(İki kitabı da Yapı Kredi Yayınları yayımladı.)

‘ÖLÜLER GENÇ KALIR’

Aramızdan ayrılan dostların ardından Anna Seghers’in bu kitabını anımsarım.

Önceki gün, birlikte çalıştığımız zamanların olduğu Orhan Erinç’i ebediyete uğurladık.

Düşüncelerini, eleştirilerini bir incelik üslubu içinde yansıtırdı.

Uğur Mumcu da aramızdan ayrılalı 30 yıl olmuş. Araştırmacı gazeteciliğin doruklarından biriydi.

İki dostu daha andım.

Ahmet Taner Kışlalı ile Bedrettin Cömert’i. Birinin arabası uçuruldu, diğeri öldürüldü.

Unutamadığım bir anı. Bedrettin Cömert’in cenaze törenine Ahmet Taner Kışlalı’nın arabasında gitmiştim.

Anılarımızda yaşıyorlar.

Yazarın Tüm Yazıları