Bu sergi bir kez açılır

Birincisi, bir konuda farklı zaman ve mekânlarda karşılaşacağımız objelerden oluşanıdır. Görmek gerekir ama bir başka zaman da bu eksikliği giderebiliriz.

Kimi koleksiyonlar ise bir kez sergilenir, onu bir daha görme olanağını bulamayız.

Çünkü koleksiyoner meraklılarıyla bir kez paylaşır.

İşte İzmir Arkas Sanat Merkezi’nde açılan Muharrem Kayhan Koleksiyonu, ‘Antik Anadolu’nun Tanıklıkları’ bu kategoriye girenlerden.

İzmir’de yaşayanlar, İzmir’e gidenler bu sergiyi gezebilir, Anadolu tarihine dair çok önemli, özgün bilgiler edinebilirler. Ancak böyle sergileri görmeyenler için de her zaman şunu salık veririm; sergi kataloglarını alsınlar. Çünkü gerek yazı gerek görsel açıdan iyi hazırlanmış bir katalog, sergiyi göremeyenleri bile büyük ölçüde tatmin eder.

Kataloğa yazdığı ‘Önsöz’de Lucien Arkas, serginin niteliğine değiniyor:

“Muharrem Kayhan koleksiyonu, Türkiye’de arkeolojik eser koleksiyonu konusunda ilk sıralarda yer alıyor.”

Muharrem Kayhan da koleksiyonun taşıdığı özellikleri ve neleri içerdiği konusunda bilgi veriyor:

“Sürpriz bir evlilik hediyesi beni koleksiyonerliğe başlattı. Nümizmatiğe yönelmem uzun sürmedi. 1980’li yılların sonundan günümüze kadar 2000’e yakın antik sikke topladım.

Sikkelerimin çok büyük çoğunluğu Ionia ve Karia’nın Arkaik, Klasik ve Helenistik çağlarından geliyor. Aktif sikke koleksiyonerliğimi bu sergiyle noktalıyorum.”

Jean–Luc Maseo, ‘Giriş’te; bu serginin dondurulmuş malzemelerden oluşmadığını, yaşama biçiminden gündelik yaşama kadar birçok öğeyi bize ilettiğini, korunmuş arkeolojik mirasın bize dönüşümü gösterdiğini belirtiyor. Sikkelerin nitelikleriyle, nicelikleriyle bir bütünü oluşturduğunu da vurguluyor.

Vücut süslemeleri ile mimari süslemeler de bir kent ile bireylerin beğenilerini yansıtmaktadır.

Sikkelerden hem iktidarların tarihini, hem genel geçer birçok özelliği izlemek mümkün. Uzmanlar, araştırıcılar ilk sikkenin ayrıntılı bir hikâyesinin olmadığını söylüyorlar.

Kayhan’ın objelerinin, sikkelerinin sergilendiği Arkas Sanat Merkezi’nde; sergilenme tekniğinin, küratörlüğün de anlama, algılama konusunda yardımcı olduğu kanısındayım.

Sikkeleri büyüteç altında incelemeniz, bakmanız bu açıdan önemli bir yardım sayılmalı.

Aslında bir rehber eşliğinde de gezebilirsiniz.

Dominique Kassab Tezgör’ün Antik Çağ’da Yunanistan ve Anadolu’da Ev, Eğitim ve Boş Zamanlar yazısı ve saptamaları da önemli. Tezgör’e göre, Muharrem Kayhan Koleksiyonu’nun zenginliği, çeşitliliği, Yunan dünyasında, Ege Denizi kıyılarında ve Anadolu platosu kentlerinde farklı dönemlerde mütevazı ve varlıklı insanların yaşama biçimini, durumunun bize iletmektedir.

Koleksiyonda cam sanatı parçalarını, pişmiş toprak figürlerini, Anadolu tanrılarını da görebilirsiniz.

Seçme Sikkeler yazısını okuyunca, koleksiyonun bize öğrettiklerinin önemini kavrayabilirsiniz.

* * *

DİKKATİMİ çekenleri sıralayabilirim:

Üzüm salkımı taşıyan Eros, Eros ve Pykhe, Grotesk zenci başı, İki kişi ve iki aslanın eşlik ettiği Kibele tasviri, Hermes, Adak aslan, Doğulu stilde geyik, İçki kabı, Amphora, Sürahiler, Oturan kadın, Boğalar, Kabartmalı kâseler.

Sikkelere dikkatle bakarsanız, oradan tarihin, yaşamın birçok yönünü görürsünüz.

* * *

HAYATINIZDA gerçekten bir kez görebileceğiniz objeler var bu sergide, kaçırmayın.