TÜRKİYE Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın 15 Yılı (1) nedeniyle yayımlanan kitabın başlığı şu: “Bir Çocuk Değişir Türkiye Değişir”.
Kitapta kimlerden söz ediliyor?
Çocuklar, gönüllüler, bağışçılar ve çalışanlar.
Birinci sayfada; hedef, amaç belirtiliyor:
“Hedefimiz; çocuklarımızın güzel bir çocukluk yaşamaları, yarınlara umutla bakmaları ve aydınlık, gelişmiş, barış içinde bir ülkenin bireyleri olabilmeleri. Zor ama ulaşılabilir hedeflerimiz var. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da gönüllülerimizle, kurumsal ve bireysel destekçilerimizle, eğitim dostlarımızla birlikte, bu hedeflere erişeceğimizi biliyoruz; çünkü biz inanıyoruz,
15 yıldır her gün...
Bir çocuk değişir, Türkiye değişir.”
Kitap, yalnız TEGV’nin yaptıklarını toplayan bir derleme değil.
Çeşitli etkinliklere katılan çocuklardan eğitim gönüllülerine kadar, eğitim alanında emek veren, bu işin önemini bilen, yarının Türkiye’si için bilinç taşıyan birçok kişiyi bu kitapla tanıyacaksınız.
Sözgelimi, Van’da dokuz kardeşiyle bir arada yaşayan on iki yaşındaki Sara’nın satranç oynadığını öğrenince, Anadolu’nun birçok yerindeki etkisini, yararını kabul edersiniz.
TEGV Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Solakoğlu, yazısında bir yemekten söz ediyor. Nakkaştepe’deki yemekte Vehbi Koç, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Suna Kıraç, Cengiz Solakoğlu, Türkiye’deki eğitim sorunlarını konuşuyorlar. Neler yapacaklarını planlarken, hepsinin ortak fikri tek bir cümleye dönüşüyor: “Özellikle yoksul yörelerde konuşlanalım. Halkevlerine benzer merkezlerimizi oluşturalım, o binaları sevgiyle sıcak hale getirelim. Gönüllü ‘abla-ağabey’ modeliyle her şeyden önce çocuklara ilgi gösterelim, sevgi gösterelim. Ve ondan sonra ezberlemeyi değil, öğrenmeyi öğretelim, onları özgüven sahibi yapalım. Onlara not vermeyelim, onları başarılarıyla değerlendirmeyelim. Bilgiye nasıl ulaşılacağını, nasıl sorgulayacağını öğretelim. Bilgiyi önce sevdirelim. Sevgiyi hâkim kılalım, o sevgiyle geleceğin kuşaklarının barışçı, özgüven sahibi, Cumhuriyet’in temel değerlerine bağlı bireyler olarak yetişmelerine katkıda bulunalım...”
Bu sözlerin ardından, 23 Ocak 1995’te faaliyete başladıklarını yazıyor.
Kitap, TEGV Onursal Başkanı Suna Kıraç’ın sözleriyle noktalanıyor:
“Niçin Eğitim Gönüllüsü oldum? Çünkü bu ülkede yaşamak ve mücadele etmekte kararlıyım.
Eleştirenlerden değil, eleştirilenlerden olmak arzusundayım. Konuşanlardan değil, iş yapanlardan olmaya karar verdim...”
YA ÇOCUKLARIMIZIN SAĞLIĞI
PROF. Dr. Aysel Ekşi’nin editörlüğünü üstlendiği: Ben Hasta Değilim-Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarının Psikososyal Yönü (2), sadece uzmanların, bu alanda çalışanların değil, bence ana-babaların da başvurması gereken bir kitap.
Önsöz’de Aysel Ekşi’nin de belirttiği üzere, fiziksel bulgulardan ruhsal durumlara, psikolojiye giden yoldaki aşamaları dile getiren yazılar bir araya toplanmış. Çocukların dünyasının tıpla temas eden bütün sorunlarına uzmanlar bu kitapta yanıt sunuyorlar.
Çocukluk Döneminde Uyum ve Davranış Sorunları, sanırım birçok ana-babanın gündeminde yer alıyordur. Cinsel eğitimin önemini de belirtmeye gerek yok. Fiziksel olandan çok, psikososyal yönün ağır bastığını, asıl uğraşılması gerekenin de o olduğunu, bu kitaptaki incelemeler bütün açıklığıyla bize gösteriyor.
Öğretmenler ve ebeveynler için, çocukların el kitabı niteliğinde bir çalışmalar toplamı.
(1) Bir Çocuk Değişir, Türkiye Değişir. (2) Ben Hasta Değilim, Editör: Aysel Ekşi, Nobel Tıp Kitabevleri.