Pandeminin başladığı ilk günlerde karantinada olduğumuz dönemde fiziksel olarak iyi olsak bile endişe ve stres hali ruhsal olarak birçoğumuz için çok yıpratıcı oldu.
Uyku, konsantrasyon, düzensiz beslenme problemleri olarak ortaya çıktı. Şimdi yeni normale alışırken, hepimiz bu sıkıntılardan kurtulup “Daha iyi nasıl yaşayabilirim?” sorusuna yanıt aramaya başladık.
Kimimiz tatillerini bir köyde geçirmeyi, toprakla haşır neşir olmayı planlarken kimimiz sağlıklı beslenme ve daha sade yaşamanın yollarını araştırmaya başladık.
Huzurun ve sağlığın doğada saklı olduğunu bir kez daha gördük.
İşte ben de sizin için yaşam reçetelerinin ilkini hem hayat arkadaşım hem de meslektaşım olarak Yakup Avşar’ dan almak istedim.
Kendisi veya bir yakını hekim olan okurlarım çok iyi bilir, tıp fakültesine başladığınız gün siz sadece bir meslek değil aynı zamanda bir yaşam şekli seçersiniz.
Sabah erkenden uzun süre dikkatinizi azaltmadan devam eden çalışma saatleri hasta kontrolleri, ameliyatlar, işlemler, hasta muayeneleriyle geçer.
Ellerin sabunla yıkanması ve ardından dezenfektan kullanılması el cildinde hızlıca nem kaybına sebep olur ve kuruma, çatlama, lekelenme gibi sorunlara neden olur. Uzun yıllar ülkemizdeki kadınlar bulaşık, çamaşır deterjanı ve ev hijyeni için birçok kimyasal temizleyiciyi çıplak elle kullandı. Son zamanlarda ise özellikle içi pamuklu eldivenleri kullanmak, çamaşır ve bulaşığın makinelerde yıkanması el derisindeki yıpranmalara olumlu katkı sağladı.
Ancak yine de kontrolsüz güneşlenme ellerde yıpranma ve yaşlanmanın en önemli sebeplerinden biri. Yaz aylarında güneş koruyucuları yüze ve boyna uygularken ellere sürmemek, solaryumda kontrolsüz kalmak, elleri yaz ve kış gerektiği kadar nemlendirmemek el yaşlanmasına sebep olur. Kuruyan el cildi kırışmaya başlar ve lekelenmeye müsait olur. Yaşla birlikte el üzerinde oluşan güneş lekeleri kuru ciltlerde çok daha erken başlar ve hızlı ilerler.
Bakımını ihmal etmeyin
El bakımına erken yaşlarda başlamak çok önemlidir. Elleri kimyasallardan uzak tutmak, elleri yıkarken pH değeri vücut pH değeriyle uyumlu temizleyici kullanmak, elleri doğal sabunlarla temizlemek ve doğal ürünlerle nemlendirmek ve mümkün olduğu kadar güneş, solaryum gibi ciltte su kaybına neden olan uygulamalardan korumak çok önemlidir. Ellere yaz ve kış aylarında nemlendirici sonrası mutlaka güneş koruyucu sürülmelidir.
Vücutta yağlanma nasıl oluşur?
Kilo alma birçok kişi için son derece kolay ve ne yazık ki istenmeyen bir durumdur. Kiloyu alırken vücuttaki yağ hücrelerinin hacmi büyür. Yağ hücrelerindeki hacim artışı vücutta kendini yağlanma olarak gösterir. Yağ hücrelerinin dağılımındaki yoğunluğa göre bel, karın, gıdı gibi vücudun değişik yerlerinde yağlanma ortaya çıkar.
Yağlanma sırasında cilt altındaki yağ hücrelerinin çapı artarken ciltte yumuşama başlar çünkü cilt hacmi genişleyerek alınan kilo ile birlikte hareket eder. Genişleyen ciltte, kilo verme söz konusu olduğunda yumuşaklığın etkisiyle sarkmalar yaşanabilir. O yüzden cildi diri tutmak ve yaşlanmasını yavaşlatmak için kişiler kilolarını sabit tutmaya çalışır.
Sarkmalar nasıl önlenir?
Alınan birkaç kilonun verilmesi planlandığında nasıl vücudu harekete geçirecek makinelerden yardım alıyorsak özellikle hızlı kilo vermenin planlandığı dönemde de mutlaka cilde destek olmak gerekir.
Kilo verme sonrası özellikle yüzde oluşacak boşluklara dolgu planlayan kişilere öncesinde mutlaka cilde destek verilmesi gerektiği anlatılmalıdır.
Kişinin kendisini daha iyi hissetmek ve fiziki olarak sıkıntılarını gidermek için küçük dokunuşlar yaptırdığı dönemlerden birindeyiz. Pandemi sürecinde evde olmak ve hareketlerin kısıtlanması bazılarında vücut deformitelerine neden olurken bazıları da bu süreci kendisine fayda sağlayacak şekilde geçirmeyi başarabildi. Bol bol egzersiz yapan, yemek düzenine dikkat eden kişiler karantina sürecini kilo vererek ve daha fit kalarak tamamladı. Karantina günlerinde karbonhidrat ağırlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin azalması, kontrolsüz kilo alımına neden oldu.
Kilo
verme
Yaz döneminde aralıklı oruç yöntemi kilo kontrolünde çok etkili olabilir. Bu uygulamada önemli olan akşam yemeğini erken tamamlamak ve hareketi artırmaktır. Yaklaşık 16 saat sürecek açlık aralığına akşam yemeği erken saatlere çekilerek başlanmalı ve bu öğünde de karbonhidratlara yer verilmemelidir.
Pandemi sürecinde evde vakit geçirdiğimiz günlerde hepimiz kilo alacağımızı zannettik. Oysa bazılarımız formumuzu korumayı başardık hatta 3-5 kilo fazlalıklarından kurtulanlarımız bile oldu.
Sosyal mesafeye dikkat ederek dışarı çıkmaya başladığımız, hareketlerimizin arttığı günlerde ise bazılarımız kilo almaya başladık. Kilo alan herkeste aynı şaşkınlık var: Nasıl oluyor da hareketlerim artmasına rağmen kilo alıyorum? Evde kaldığımız karantina günlerinde bile kilo verirken, şimdi nasıl oluyor da kilo alıyoruz?
Aslında sorunun cevabı oldukça basit. Akşam yemeklerindeki kontrolsüz atıştırmalıklar, yemekten sonra eklenen meyveler, geç saate bırakılan ve uzadıkça uzayan akşam yemekleri yüzünden birçoğumuz kilo alıyoruz.
Peki çözüm ne?
Sorunun çözümü yine bizde saklı. İrademize sahip çıkıp sağlığımıza önem verdiğimiz sürece hiçbir kilo bize yapışmaz.
Göz çevresindeki kırışıklıklar
Göz çevresindeki cilt dokusu, vücudun diğer bölgelerindeki cilt dokusundan daha ince ve hassas bir yapıdadır. Göz çevresinde yağ dokusu daha az olduğu için en ufak bir hassasiyette kırışıklık oluşabilir. Örneğin kullanılan bir kozmetik ürünün alerji yapması sonrası göz kapaklarında ödem oluşup gerildiğinde, ciltte kırışıklıklar görülebilir.
Bazen de genetik olarak çok erken yaşlarda göz çevresinde kırışıklıklar görülebilir. Bu nedenle göz çevresinin her mevsim çok iyi nemlendirilmesi gerekir. Bu durum yıpranmayı azaltacaktır.
Göz çevresinde güneşe bağlı olarak ve zaman içinde en sık görülen yıpranma türü göz kenarlarındaki kaz ayakları ve iki kaş arasındaki çatma çizgileridir. Bu sorunların tedavisinde botoks en etkili tedavi yöntemidir.
Botoks tedavisi kırışıklıkların açılmasını ve göz çevresinin gençleşmesini sağlarken, istenildiği takdirde kaşların da hafif kalkmasına yardımcı olur.
Botoks tedavisinin mimikleri azaltma riski bazen kişileri rahatsız edebilir. Düşük dozda uygulanan botoksun yanında günümüzde göz çevresine yapılan mezoterapiler de göz etrafındaki ince kırışıklıkları azaltmada etkilidir.
Göz torbaları
Yazık sıcak havanın etkisiyle birlikte göz etrafındaki torbaların arttığı hissedilebilir. Göz çevresindeki lenf dolaşımının yetersiz olması, kullanılan bazı ilaçlar veya yan hastalıklar göz altında torbalara neden olabilir.
Kontrolsüz bir şekilde güneşte kalmak, ileride birçok cilt problemine neden olabilir. Cilt yaşlanması, estetik anlamda güneşin olumsuz etkilerinin başında gelir. Bunun dışında güneşe bağlı olarak ciltte lekeler, kuruma ve kurumaya bağlı ince çizgiler oluşur. Özellikle hassas ciltlerde güneş alerjisi gibi sorunlar da görülebilir. Güneşte kaldıktan sonra aşırı şişme, kızarma, kaşıntı ve hassasiyet oluşabilir.
Önce yüzümüz etkileniyor
Güneş, vücudumuzu kaplayan cilt tabakası içinde en fazla yüzümüzü olumsuz anlamda etkiler. Özellikle alın, burun üstü, elmacık bölgesi gibi doğrudan kemik üzerindeki ciltte oluşturduğu tahribat çok fazladır. Yüz cildinden sonra dekolte ve eller güneşin yan etkilerinin en fazla görüldüğü vücut bölgeleridir.
Güneşin ciltte oluşturduğu yan etkiler ilk olarak güneş yanığı şeklinde görülür. Güneş yanıkları hemen tedavi edilmez ve tekrarlarsa vücutta kalıcı izler bırakabilir.
Güneş yanıklarına özellikle küçük çocuklarda çok dikkat edilmelidir. Bu nedenle bebek ve çocukların güneşte kaldıkları süre çok önemlidir.
Cilt benlerine dikkat
Güneşin bir başka olumsuz etkisi de cilt üzerindeki benlerinde artışa neden olmasıdır. Güneş sonrası vücutta ben sayısı artabilir, mevcut benler büyüyebilir ya da çapları genişleyebilir. Pigmente cilt lezyonları dediğimiz bu tür iyi huylu cilt lezyonları ileri yaşlarda cilt kanseri olarak karşımıza çıkabilir.
Estetik gülüşte diş rengi, cilt rengiyle uyumlu olmalıdır. Öte yandan cilt rengi ile dudağın rengi arasındaki uyum da önemlidir. Sararmış ve yıpranmış dişler, rengini ve canlılığını kaybetmiş diş etleri estetik bir gülüşe sahip olmaya engel olur.
Estetik, canlı ve sağlıklı görünen bir gülüş için diş sağlığı çok önemlidir. Sigara kullanımı, çay ve kahve gibi dişlerde leke oluşuma neden olan içeceklerin fazla tüketimi diş, diş eti ve dudak sağlığını olumsuz etkiler.
Estetik gülüşün bir diğer unsuru olan dudakların, gülerken çok incelmesi ve diş etlerinin gözükmesi birçok kişi için istenmeyen bir durum oluşturur.
Diş etlerini örtmek için yapılabilecek bazı cerrahi uygulamaların yanı sıra medikal olarak dudaklara uygulanacak hyaluronik asit içerikli dinamik dolgular ve üst dudak için botoks istenen gülüşün tamamlanmasına yardımcı olur.
Dudak dolgusunda dikkat edilecekler
Dudakların olması gerekenden ince ya da kalın olması estetik görüntüyü etkiler. Dudakların olması gerekenden ince olması kişiyi mutsuz ve sinirli gösterirken, olduğundan dolgun olması da hantal bir görüntüye neden olabilir.
Dudak dolgusu yapılırken yüzün bütün yapısı incelenmelidir. Alın, burun, çene mesafesi dudak hacmi ile orantılı olmalıdır.