Muhalefete göre ‘erken seçim sinyalleri’

Bugünlerde, muhalefet ayağında hangi siyasi partinin mensubu ile görüşürsem, “Erken seçim mi var” sorusuyla karşılaşıyorum. Böyle bir soruyu neye dayanarak sorduklarını irdeleyince de şu maddeleri sıralıyorlar:

“Taşeronların iş güvencesi kaygılarının giderilmesi, istihdam atağı, esnafa yönelik düzenlemeler, Kudüs krizi gibi siyasi konuların değerlendirilme şekli, milliyetçi ve dini söylemlerin artması, Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın her gün kameraların karşısına geçip muhalefeti hedef alan konuşmalar yapmaya başlaması...

Hepsi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın erken seçime hazırlandığını gösteriyor.”

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Erken seçim bekliyor musunuz” diye sorduğumda, ihtimal dahilinde olduğuna dikkat çekip, biraz önce aktardığım gerekçelere birini daha eklemişti: “Ekonomik durum daha da kötüye gitmeden seçim yapmak isteyebilirler.”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de cuma akşamı yaptığımız görüşmede 15 Temmuz 2018 Pazar günü bir seçim yapılacağı ihtimalinin çok konuşulduğuna dikkatimizi çekmişti.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da siyasetçilerin çiftçilerin hasat aylarında seçim yapmayı sevdiğini vurgulayarak, 2018 sonbaharında bir erken seçim beklediklerini söyledi.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin şimdiden “ittifak formülleri” üzerinde çalışması da MHP’nin erken seçim menziline giren ilk parti olduğunu düşündürüyor.

AK Parti’de de kime sorsanız “Seçimler zamanında yapılacak” yanıtını alıyorsunuz ama bir sonraki cümle hep, “Bizim parti her daim seçime hazırdır ve yarın seçim varmış gibi çalışırız” oluyor.

HANGİ SEÇİM ERKEN YAPILABİLİR?

Peki yapılacak bir erken seçim hangi seçim olacak? Yerel seçim mi? Genel seçimler mi? Cumhurbaşkanlığı seçimi mi?

Bu soruya muhalefet kulislerinde verilen ortak yanıtı Akşener dillendirdi: “AK Parti yerel seçimlerde hep düşük oy alıyor. O yüzden cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri birlikte daha önce yapmak isterler.”

Zaten yerel seçim tarihini değiştirebilmek için Anayasa değişikliği şart. AK Parti, MHP’nin desteğini alsa bile referandum ihtimali olmadan yerel seçimleri erkene alamaz, erteleyemez. Ancak TBMM çoğunluğu ile genel seçimleri erkene alabilir. 16 Nisan referandumunda kabul edilen Anayasa’nın geçici maddesi de Cumhurbaşkanlığı seçiminin genel seçimlerle birlikte yapılmasını şart koşuyor. Böylece genel seçimler ile cumhurbaşkanlığı seçimi beklenenden daha önce yapılabilir. 

AK Parti’nin iki seçime yerel seçimleri ekleme ihtimali ise düşük görülüyor.

ABDULLAH GÜL HESAPLARI  DEĞİŞTİREBİLİR Mİ?

Cumhurbaşkanlığı adayları konuşulduğunda hep aynı isimler gündemde. Erdoğan ile karşısında Kılıçdaroğlu ya da Akşener. Türkiye Sosyal Ekonomik ve Siyasi Araştırmalar Vakfı’nın Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu ve İYİ Parti temsilcisi Nuri Okutan’ın katılımıyla gerçekleşen toplantısında, Erdoğan karşısındaki partilerin yol haritası da kendisini gösterdi. Söz konusu partilerin birinci tura kendi adaylarıyla girip, ikinci tura kalan ‘muhalif’ adayı destekleme eğiliminde olduğu anlaşılıyor. Hepsinin destek şartı ise “parlamenter sistem”e dönüş. Bu arada 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de son dönemde görünürlüğünü arttırdığına tanıklık ediyoruz. Siyasetten uzak kaldığını sıkça ifade eden Gül’ün yeni sistemde Cumhurbaşkanlığı’na aday olmayı, “siyasete değil ülkeyi yönetmeye adaylık” olarak görmeye başladığı konuşuluyor.

Ankara’da konuşulan bir ihtimal daha var: Anayasa Mahkemesi’nin vereceği bir kararla, seçimleri eski sisteme göre yapmak.

Akşener, bu ihtimali bir tanıdığından duyduğunu söyledi. TBMM kulislerinde de yaygın bir şekilde konuşuluyor ama bana çok gerçekçi gelmedi.

Yine de araştırmaya devam...

SON 24 SAATTE NE OLDU?