İzi profilinde...

SANIRIM hepimiz için tablo aynıydı. 2016’nın son saniyelerinde yeni yıla dair dileklerimizi sıralayıp, 2017’nin ilk saniyelerinde en sevdiklerimize sımsıkı sarılmıştık.

Haberin Devamı

2016’nın acı mirası o kadar fazlaydı ki, hepimiz 2017 için aşktan, paradan, başarıdan önce, güvenli bir ortam ve huzur dilemiştik.

Instagram ve WhatsApp mesajlarından gördüğümüz kadarıyla, birçok insan yeni yıla aileleriyle ya da küçük arkadaş gruplarıyla evlerde girmişti. 

2017’ye dışarıda eğlence mekânlarında ya da sokakta girmek isteyenler de vardı elbet ama üçe bölünüp, Taksim’i, Ortaköy’ü ve Ankara Kızılay’ı gösteren TV ekranlarına bakınca, önceki yıllardaki coşku ve kalabalığın olmadığı da anlaşılıyordu.

KÜRESEL TEHDİT, KÜRESEL ÖNLEMLER

Evde kalma konusunda herkesin gerekçesi benzerdi; 29 Aralık günü terör örgütü IŞİD destekçilerine yılbaşı gecesi için ‘buluşmaları, kulüpleri, pazaryerleri, tiyatroları, sinemaları ve hastaneleri’ hedef göstermişti. ABD ve Avrupa ülkeleri, birbirleri ardına Türkiye’deki vatandaşlarına güvenlik uyarısı yapmıştı.

Haberin Devamı

2016’nın son gününde, sadece Türkiye’de değil bütün Avrupa ve ABD’de büyük kentlerde benzer olağanüstü terör önlemleri alınmıştı. Paris’te, Berlin’de, New York’ta insanların yeni yıl kutlamaları sırasında yoğun kullanacağı alanlar araç trafiğine kapatılmıştı. Her taraf üniformalı-üniformasız güvenlik güçleriyle doluydu. Almanlar bu işi o kadar abartmıştı ki Köln kentinde deri montlu esmer gençler polis tarafından durduruluyordu.

MAALESEF İSTANBUL’U SEÇTİLER

2017’nin ilk saati geride kalmıştı. Yeni yıla kazasız belasız girdiğimizi düşünüyorduk. New York, Berlin, Londra, Paris, Brüksel
her yer hedefti ama saat 01.30 sularında o hain saldırının haberleri maalesef İstanbul’dan geldi.

Ne yazık ki, eli kanlı bir terörist, İstanbul’un en ünlü gece kulübüne dalıp, rasgele ateş açmıştı. Tıpkı 13 Kasım 2015 günü Paris’te Bataclan Tiyatrosu’na dalıp, konserde eğlenen yaklaşık 100 kişiyi tarayarak öldüren teröristler gibi...

BİLDİK BİR PROFİL, OLAĞAN ŞÜPHELİ

Üst düzey bir güvenlik yetkilisine doğrudan sordum: “Hangi örgütün yaptığını düşünüyorsunuz?”

Konuştuğumuz sırada, çok işe yaramayacağı düşünülen bir gözaltı ve kamera kayıtları dışında ellerinde hiçbir somut veri yoktu. Yine de “DAEŞ olduğunu tahmin ediyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Bu tahminin ardında somut veri yoktu ama “bir yılbaşı eğlencesinin seçilmesi”, “sivillerin, özellikle de yabancıların hedef alınması”, “daha önce Orlando’da, Paris’te, Nice’te ve Berlin’de gerçekleşen ‘kim olduğuna bakmaksızın kalabalıklara saldırma’ taktiği izlenmesi” gibi profil detayları vardı. 

SAHA DENEYİMİ

Saldırganın soğukkanlılığı, silah kullanımındaki profesyonelliği, mühimmat olarak kalabalık ortamlarda daha etkili olan çelik çekirdekleri tercih etmesi, yaklaşık 3 dakika içinde en az 4 şarjör boşaltması, kıyafetlerini değiştirip olay yerinden elini kolunu sallayarak uzaklaşması ‘saha deneyimi’ olduğunu gösteriyor.

O sahanın Suriye’ye ve/veya Irak olduğu açık. Bu iki coğrafyada birer terör makinesine dönüşen yüzlerce isim Türkiye ve Avrupa ülkelerine sızmış durumda. ABD, Rusya, Türkiye destekledikleri yerel gruplarla El Bab’da, Rakka’da ve Musul’da IŞİD’i bertaraf etseler de dört bir yana dağılan bu teröristler uzun bir süre daha tehdit olmayı sürdürecek.

Haberin Devamı

Herkes kendi ülkesini koruma eğiliminde olursa, bu küresel tehdide karşı başarı şansı düşük. Çare, küresel işbirliğinde.

Yazarın Tüm Yazıları