Tekrarlıyorum; akıl tutulması

15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili davalar görülmeye başlandı. Geçen hafta Aliağa’da, bu hafta ise Muğla’da sanıklar hakim karşısına çıkıyor.

Haberin Devamı

Bu davalar arasında en dikkat çeken ve herkesin merak ettiği Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Marmaris’te kaldığı otelde suikast girişimiydi.

Aldığımız izlenimler, sanıkların ifadeleri, avukatların görüşleri ise yaptıkları işin çok kutsal olduğu, bu inancın hala korunduğu yönünde...
İnsanın bunu anlaması mümkün değil gerçekten...
17 Temmuz Pazar günkü yazımda da altını çizmiştim.
“Bu bir akıl tutulmasıdır” demiştim.
İnsanın bir başkasına aklını kiraya vermesini anlayamıyorum.
Başkası senin yerine karar verecek; sen hiç sorgulamayacaksın, hiç düşünmeyeceksin, hiç fikrini beyan etmeyeceksin.
“Askerlik bu, emir komuta zinciri” filan kimse bir şey söylemesin.
Akıl tutulmuş bir kere...


Toplum olarak akut durumdayız

Pazar yazımda İzmir’de çekilen bir korku filminden bahsetmiştim. Filmin adı 11... Konusu özgörüm yani otoskopik ruh haliyle ilgiydi. Psikologlar bu rahatsızlığı güncel bir örnekle anlatıyorlar. Selfie çekmeyle... Yani özçekim...
Bunun bir hastalık olup olmadığını anlamak için küçük bir örnek de yazmıştım.
Şöyleydi.
1. Aşama: Zaman zaman yapılan özçekim - İnsan günde en az üç kere kendi fotoğraflarını çekiyor ancak sosyal ağlarda paylaşmıyor.
2. Aşama: Akut - Kişi en az üç kere çekilen fotoğraflarını sosyal ağlarda paylaşıyor.
3. Aşama: Kronik - Kişi kendini çekip resimlerini internette paylaşmak için sürekli ve kontrol edilemeyen bir istek duyuyor ve günde en az altı kere bunu yapıyor.


***

Haberin Devamı


Hafta sonu gittiğim yerlerde insanlara bir başka gözle baktım.
Gördüklerim anlatayım.
1 - Bir kere fotoğraf çektirmeyen neredeyse tek bir masa yoktu.
2 - Her masanın bir selfie’cisi vardı.
3 - Selfie’yi çeken mi, yoksa masadakilerin tamamı sosyal medyada fotoğraflarını paylaştı mı bilmiyorum ama bir kişi bile “Niye çekiyorsun” demedi, hepsi paşa paşa pozunu verdi.
4 – Beş dakikada bir telefonuna bakmayan kimse yoktu.
Yine de...
Psikologların “Kronik” diye nitelendirdiği kişi sayısı azdı ancak akutların sayısı bir hayli fazlaydı.
Toplumun büyük çoğunluğu akut selfie hastalığına yakalanmış bulunuyor.

 

Haberin Devamı


Sigara yasakları deliniyor gibi

Uzun zamandır canlı performansın olduğu bir mekana gitmiyordum. Geçen hafta İstanbul’dan arkadaşlarım gelince “İlla bulaşalım” dediler ve zar zor yer bulduğumuz bir mekanda beraber olduk.
Maksat zaten bir arada olmak, mekanın önemi yok elbette...
Geçmişte benim baktığım tek kriter sigaraydı.
İnsanın yediği içtiğinin bile önüne geçiyordu sigara...
Ya da benim için öyleydi.
Hayatım boyunca hiç sigara içmediğim için dumandan fena halde rahatsız olurum çünkü...
Allahtan sigare yasağı geldi de; önceden araştırma yapma derdimiz de ortadan kalktı.
Daha doğrusu ben öyle zannediyordum.
Meğerse bazı mekanlar bu yasağı deliyormuş.
Gece eve döndüğümde sigara dumanının saçlarımın diplerine kadar sindiğini fark ettim.
Sigara içmeyen bizler için bu kabus tabii ki...
Biz gerekli yerlere şikayeti yaptık.
Ama galiba bu denetimlerin yeniden yapılmasından fayda bulunuyor.
Çünkü yasaklar biraz deliniyor gibi...

 

Haberin Devamı


Eski elektrik fabrikası
İzmir’e kazandırılsa

Gazetedeki odam Alsancak limanını görüyor. Hemen önümde yine eski havagazı fabrikası var. Belediye burasını restore etti, çeşitli etkinliklerde kullanılıyor. Sinema günleri de yapılıyor, resim atölyeleri de, yemekler de... Birçok sivil toplum örgütünün buluşma noktası haline geldi. Hemen yakınında bir de eski elektrik fabrikası var. En az havagazı fabrikası kadar değerli ve eski bir bina... Ama dökülüyor, yıkıldı yıkılacak. Şu bina da İzmir’e kazandırılsa ve işlevsel hale getirilse... Ne güzel olur.

Yazarın Tüm Yazıları