Paylaş
Sancar Consulting Genel Müdürü Tolga Sancar İtalyan şirketleriyle Türkler arasında bir köprü kurmuş.
Fuarda bir ilkti. Sürdürülebilirlik çok önemli bir konu haline gelmiş. Otomotiv ve satış sonrası hizmetler sektörünün ana oyuncularının buluştuğu bu fuarda Türk şirketler de vardı. Emisyon azaltımı, çevreci hizmetler ve sürdürülebilir lojistik gibi konuların işlendiği oturumlara girdim ve bu yeni eko sistemle ilgili notlarımı tuttum. Yakında yazacağım...
Ama şu bir gerçek...
Dünya önemli bir değişimin, dönüşümün eşiğinde...
Dünyanın büyük otomotiv üreticilerinin bile aklı karışık, çünkü teknolojik gelişmeler o kadar hızlı ilerliyor ki...
Bunları ürünlere adapte etmek, tüketiciyle buluşturmak ve bir pazar yaratmak artık eskisinden çok daha zor.
Rekabet koşulları ve parametreleri her geçen gün değişiyor.
Bu değişimde ben Türkiye’nin önemli bir yeri olabileceğini düşünüyorum.
Daha doğrusu bu yenilikler ve değişim rüzgarı bizi çok farklı bir yere getirebilir.
Tabii bu fırsatlardan yararlanmak için ayrı bir konsantrasyona ihtiyacımız var.
Türkiye’nin eğitimde sürekli reforma, dijital dönüşümde hep güncel olmaya ihtiyacı var.
Bunun için de devletin buna göre dizayn edilmesi, bu yeni dünyaya adapte olması da gerekir.
Tabii siyasetin gündeminin de değişmesi şart...
Yerel seçimlerden sonra önümüzde seçimsiz bir dönem var.
Siyaset yerine daha çok ekonomiyi, daha çok eğitimi, daha çok dünyayı konuşmalıyız.
Siyasette denklem
her zaman değişir
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP il başkanları buluşmasında bir konuşma yaptı ve dedi ki; “Yedi birim anket yapacak. Çıkan sonuçlar hem elektronik ortamda hem yapay zekâ marifetiyle değerlendirilecek. Anketler sonrası kazanacak adaylar arasında kadın adaylarımız varsa tavrımızı onlardan yana koyacağız. Eğer birden çok aday kazanıyorsa kararı mutlaka örgütümüzle birlikte vereceğiz. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun ilan ettiği bizim de sahiplendiğimiz üç büyükşehir adayımız dışında kimseye verilmiş sözüm yok...”
Kim bu isimler?
Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Özlem Çerçioğlu...
Demek ki; İzmir, Adana, Mersin, Antalya gibi belediyelerde anket çalışması yapılacak.
Sonra da örgütlere sorulacak.
Siyaset böyle bir şeydir; denklemler değişebilir.
Doğrusu tabanın sesini dinleyip en doğrusunu yapmaktır.
Bakalım önümüze yeni sürprizler çıkacak mı CHP cephesinde...
Çünkü CHP’nin bu şehirlerdeki seçimleri diğer parti adaylarını da, stratejilerini de belirleyecek.
İzmir’in silueti değişti
YAĞMADI yağmadı; öyle bir yağdı ki, bazı şehirler su altında kaldı. Üstüne bir de kuvvetli lodos eklenince denizin taşmasıyla birlikte başta İzmir olmak üzere birçok kent perişan oldu.
Bir dostumla konuşuyorduk.
Dedi ki; “Eski İzmir evlerine basamakla girilirdi, Yani evlere giriş, kotlar buna göre ayarlanmıştı, Tarih bilenler eskiden de denizin taştığını, İzmir’in sular altında kaldığını, Kordon’u, Karşıyaka Yalısı’nı su bastığını çok iyi bilir...”
Kentler o kadar büyüdü ki; ne tarih akla geldi, ne modern şehir planlamaları...
Her boşluğa ev yapıldı, bina dikildi.
Hem de ne binalar...
İzmir’e bakıyor musunuz dışarıdan...
Kentin silueti değişti, değişiyor.
Çok katlı binalara karşı değilim ama bu kadar yüksek yapılarla da bu kent ileride nasıl görünecek çok merak ediyorum.
İklim koşulları değişecek
YİNE de unutmamak gerekir.
Bazı şehirlerin kaderleri böyle...
Bakın Venedik’te meşhur San Marco Meydanı da her yıl sular altında kalır.
Zaten Venedik kanallar içinde kurulmuş bir şehirdir; geri kalan kısmı da kanolarla gezilecek hale gelir.
Dünyanın değişen bu iklim koşullarına göre yeniden dizayn edilmesi gerekir.
Yoksa her yıl bu felaketleri yaşayacağız.
Paylaş