Siz ne yaptığınızı zannediyorsunuz

Haberin Devamı

ARKADAŞ...
Sen maça mı gidiyorsun, savaşa mı?
Arkadaş...
Sen elindeki palayla taraftar mı olduğunu zannediyorsun, yoksa özgürlük savaşçısı mı?
Arkadaş...
Yaptığın bu hareketle takımına katkı mı yaptığını zannediyorsun, yoksa yerin dibine mi sokuyorsun?
Arkadaş, arkadaşlar...
Siz ne yaptığınızın farkında mısınız?
Daha lig başlamamış, adı üstünde bir “Dostluk Kupası” maçına gidiyorsun, halinize bir bakın...
İnanın, sizi gördükçe, sizleri izledikçe...
Maça gidesim yok...
Herhangi bir takımın taraftarını da suçlamıyorum.
Neredeyse benzer fotoğraflar ya da şiddet görüntüleri her an gözümüzün önünde...
Bildiğim tek bir şey var.
Artık eskisi kadar futbolu sevmiyorum...

Siz ne yaptığınızı zannediyorsunuz

Haberin Devamı

Hikayesi olan yerlere daha çok gidiliyor
Projeyi Ilıca Otel’in Genel Müdürü Yakup Demir’den dinledim. Çeşme Otelciler Birliği, turizmi çeşitlendirecek bazı projelerin peşinde koşuyor. İyi de yapıyorlar. İnsanlar öyküsü olan, iyi vakit geçirebilecekleri, tekrar tekrar gelebilecekleri, farklı kültürleri ve eğlenceleri olan yerleri artık tercih ediyorlar. Çeşme’nin birçok avantajı var, ama bunları öne çıkaracak projeleri bugüne kadar öne çıkaramadık. Çeşme İzmirlilerin ikinci konutlarının olduğu tatil beldesi olarak algılandı hep... Galiba artık Türkiye’de tanımayan yok, şimdi sıra geldi Avrupa’ya açılmaya... Çeşme’de eksik olan yabancı turist...
O yüzden daha çok otele, daha çok marinaya, daha çok mekana ihtiyacımız var. Ve elbette ilginç öykülere...
Eşek Adası olarak bilinen yerin turizme kazandırılması da onlardan biri... Biri diyorum çünkü, yenileri de önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacak.
Sörf, müthiş bir avantaj... Ama yetmiyor. Yanına termali, golfü, yeme içme alışkanlıklarını da eklemek gerekiyor.

Bir kente yakışanı yapmak
“İzmir’e gökdelenler değil tek katlı kentsel dönüşüm yakışır” diyor Levent Akgerman...
Kim Akgerman? AKG Gazbeton’un Yönetim Kurulu Başkanı... İzmir’de Swissotel ve Mövenpick, İstanbul’da bir süre önce hizmete giren 39 katlı iki gökdelen Trump Towers, Dubai’deki yüzyılın sekizinci harikası olarak adlandırılan Palmiye Adaları, AKG Gazbeton’la inşa edilen yapılardan bazıları... Böylesine önemli projelerin altına imza atan Levent Akgerman, “İzmir gökdelenler şehri olsun” demiyor. Ne diyor? “İzmir’e uyan, yakışan, kentin kimliğini bozmayan, model yaratan, örnek olan bir kentsel dönüşüm olsun” diye konuşuyor.
Ben Levent’i hem takdir ettim, hem de bu konunun konuşulması gerektiğini düşündüm. Kentsel dönüşüm, her zaman olmuyor. Kentsel yanlışların etkisi yıllarca sürüyor. Değişim de kolay olmuyor. Ben yüksek yapılara karşı değilim. Hatta İzmir’in bazı bölgelerinin böyle olması gerektiğini düşünüyorum. Ama bunun planlanması ve tercihlerin çok önceden yapılması gerektiğine inanıyorum.
Levent Akgerman’ın şu sözlerini de çok önemsediğimi belirtmek istiyorum.
“Kentsel dönüşüm mutlaka yüksek bina yapmak değildir. İnsanları üst üste bindirmek zorunda değilsiniz. Yeni şehirler rahatlıkla tek katlı veya iki katlı evler olarak yapılabilir. İzmir’e de bu yakışır.”

Yazarın Tüm Yazıları