Paylaş
Ve dedi ki...
“Sabancı Müzesi yıllar önce Picasso sergisi açtığında, dünyanın birçok büyük gazetesinde haber olmuştu. O zamanlar Hürriyet’in genel yayın yönetmeniydim ve Şanlıurfa’dan gelen insanların müze önündeki kuyruğunu dokuz sütun manşet yapmıştım. Bu sergi de tahmin ediyorum öyle olacak. İstanbullulara arabayla 3.5 saat. Bursalılara 2 saat... Balıkesir’e 1.5 saat... Dünya küçük, Picasso çok yakın...”
***
Picasso’yu Arkas ailesi getiriyor.
Lucien Arkas resme olan ilgisi ve tutkusunu İzmirlilere de aşıladı.
Arkas Sanat Merkezi’nin ziyaretçi sayılarına bakıyorum, her yıl geometrik büyüyor.
Özellikle okullar, sivil toplum örgütleri büyük ilgi gösteriyorlar.
İzmir’e gelen turistler Arkas Sanat Merkezi’ni ziyaret etmeden kentten ayrılmıyorlar.
***
Özkök’ün de dediği gibi Picasso İstanbul’a geldiğinde bütün Türkiye büyük ilgi göstermişti.
Şimdi otoyolun açılmasıyla hayat daha kolaylaştı.
Hele Balıkesirliler, Bursalılar için mesafeler iyice kısaldı.
Hafta sonu tatilleri göreceksiniz İzmir’e doğru kayacak.
Yazları Çeşme’ye, Alaçatı’ya gelenler; kışları da bu tür bahanelerle İzmir’e gelecekler.
***
Picasso’yu ben de büyük bir sabırsızlıkla bekliyorum.
İzmir sanatla anılmalı
İZMİR için birçok hayalim var. Onlardan biri de sanatla anılması... O yüzden Picasso sergisini çok önemsiyorum.
Nedeni de şu...
Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerdeki önemli sanat kurumlarının Picasso-Méditerranée diye bir organizasyonu var.
Kültürler arası etkileşimi amaçlıyorlar; Türkiye ayağı için Arkas Sanat Merkezi’ni seçmişler.
Yani İzmir’i...
Picasso İzmir’de ilk defa sergilenecek.
20’inci yüzyılın bu sanat dehasının çok farklı eserleri var.
Modern sanatın pek çok alanına yol açan, klasik gelenekleri yıkan Picasso’nun farklı uzmanlık alanlarını gösteren eskizleri, heykelleri, resimleri, çizimleri, kostümleri ve belgelerden oluşan bir seri İzmir’de olacak.
Bu gerçekten önemli bir sanat buluşmasıdır.
Sanat merkezlerini
o kentin kurumları
mutlaka desteklemeli
ŞİMDİ gelin, biraz özeleştiri yapalım.
Picasso’yu bizimle Arkas Sanat Merkezi buluşturacak. Özellikle Avrupa’daki sanat merkezlerini yakından takip ediyorum.
İnanın Avrupa’da bu organizasyon yükleri sadece sanat merkezinin sırtına bırakılmıyor.
Çünkü herkes biliyor ki orada; sanat bir kentin tanıtımında, anlatılmasında, büyümesinde, imajında en önemli özelliklerden biri...
Ve yine biliyorlar ki; bir kentin öne çıkması ancak bütün kurumların el ele vermesiyle olur.
Arkas Sanat İzmir’e Renoir’ı getirmişti, sonra Victor Vasarely geldi. Hatta Vasarely İstanbul’a da gitti.
Sanat dünyasını iyi takip edenler Renoir’ın, Vasarely’nin gelmesinin ne anlama geldiğini çok iyi bilir.
Picasso sergisinde Türk Hava Yolları’nın ana sponsorluğu var. İzmir Büyükşehir Belediyesi resmi sponsorluğu üstlenmiş durumda. İzmir Ticaret Odası ve Allianz destekliyor.
Bir kenti yöneten kurumlar organizasyonun içinde olursa daha büyük sergiler açılır.
Böyle olunca da o kent kazanır.
Picasso İzmir’e yakışacak.
Bence Arkas Sanat gibi birçok sanat kurumu daha fazla ilgiyi ve desteği hak ediyor.
Yerel sanatçılara
ayrıcalık yapalım
BİR önerim daha var.
Kentleri yöneten kurumlar yerel sanatçıları ve gençleri de desteklemeliler.
Nasıl mı yaparlar?
Sanatçılara sponsor olarak, bilet alarak, tercihlerini yerel sanatçılardan kullanarak...
Daha birçok yöntem var tabii...
Ama bu destekleri görmedikleri için kaybolan çok yetenek olduğunu söylemeliyim.
Paylaş