Paris’teki sunumda altını çizdiklerim

İZMİR, EXPO konusunda artık deneyimli sayılır. Doğrusunu söylemek gerekirse, biz de öyleyiz. Yani gazeteciler olarak... Milano’yla yaptığımız mücadele hem sürecin nasıl işlediğini bizlere gösterdi hem de EXPO yarışının bir oylamadan ibaret olmadığını...

Haberin Devamı

O yüzden sunumları ben bu gözle izlemeye gayret ediyorum. Sadece Türkiye’nin, İzmir’in duruşunu değil; rakiplerimizin de neler yaptığına bakıyorum. Hangi ayrıntılara ağırlık vermişler, hangi vizyonları önlerine koymuşlar, ne vaat ediyorlar, ne istiyorlar, ne bekliyorlar...
Şunu görüyorum. İşimiz bir öncekinden daha zor. Rakiplerimiz kuvvetli ve daha da önemlisi istekli...
Dubai, Ayutthaya, Yekaterinburg, Sao Paulo da en az İzmir kadar bu organizasyonu yapmayı istiyor.
¡¡¡
Gelelim sunuma... İzmir’in, Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) üyelerine yaptığı ikinci sunuma...
Sahnede Defne Samyeli vardı; deneyimli bir spiker olunca işler değişiyor. Samyeli, bir canlı yayın yapar gibiydi ve salondaki etkiledi.
İlk konuşmacı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’ydu.
Kocaoğlu, ilk seferde Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyon nedeniyle Paris’ten erken dönmüştü. O moralsizlik aslında bütün ekibe yansımıştı. Kocaoğlu, neler dedi?
- İzmir’in bir rüyası var: Herkes için sağlık.
- İzmir, EXPO’ya ikinci kez aday olan deneyimli bir kent. 2015 adaylık sürecinden beri odağımız hiç değişmedi.
- Ben 8 yıllık belediye başkanlığımın 5 yılında EXPO için çalıştım, çalışmaya da devam ediyorum.
- Sadece kentimizin yerel yönetimi değil, sivil toplum örgütlerimizden medyamıza ve tüm İzmirlilere hepimiz, EXPO’ya yürekten inanıyor ve destekliyoruz.
- Hükümetimizin İzmir’e ve adaylık sürecine desteğinin her alanda en yüksek düzeyde olduğunu da özellikle hatırlatmak istiyorum.
- Alanımız İnciraltı’nın EXPO alanı olmasıyla ilgili bir yasa Meclis’te onaylandı.
- EXPO sonrasında İnciraltı’nı, içinde sağlık merkezi bulunan doğal bir parka dönüştürme projemiz var.
- İzmir’in başkanı olarak herkese tatil kadar keyifli bir EXPO vaat ediyorum.
- Siz değerli delegelerden, İzmir’in bu rüyasını gerçekleştirebilmemiz için bize destek olmanızı istiyorum.
Kocaoğlu, iki dakikadan biraz fazla konuştu. Ama gerçeği söylemem gerekirse, söylenebilecek her şeyi söyledi.
¡¡¡
Konuşmalar arasına kısa filmler serpiştirilmişti. Bu sefer filmleri daha iyi buldum. İlkinde film epeyce uzundu.
İkinci konuşmacımız Lucien Arkas’tı. Arkas, kısa ama çarpıcı mesajlar verdi.
- 110 yıllık bir şirketler grubunun başkanıyım. Biz İzmirliler yüzyıllardır dünyanın en sağlıklı, en hoşgörülü, en sakin ve en dinamik şehirlerinden birinde yaşıyoruz.
- İzmir, Akdeniz’in önemli bir limanı, aynı zamanda bir sanat kenti.
- Şehrimiz ticarette ne kadar dinamikse, bizler de bir o kadar dingin ve mutlu insanlarız.
- En büyük sağlık sırrımız sağlıklı olduğu kadar çok kültürlü de olan mutfağımız.
- Konu çok kültürlülükten açılmışken, Katolik bir ailenin çocuğu olarak şunu söyleyebilirim ki, İzmir tam bir hoşgörü cennetidir.
- Gelin, gelecek nesillerin İzmirliler gibi sağlıklı ve mutlu yetişebilmeleri için bize destek olun.
Lucien Arkas, İzmir’in çok kültürlülüğünü anlatan en önemli örneklerden biri. Ve tanınırlığı Türkiye sınırlarını çoktan aşmış biri...
¡¡¡
Bu sunumdaki en büyük avantajlarımızdan biri doktor Mehmet Öz’dü.
Rakiplerimizin Öz’den etkilendiğini salona girdiğimde hemen hissettim.
Son yıllarda özellikle televizyon programlarında da öne çıkan Öz’ün gelecek sunumlarda da yanımızda olması bizim için önemli olacak. Öz neler dedi.
- Sağlık gelecekte de önemli bir konu olmaya devam edecek.
- Sağlık uluslararası bir sorundur. Kuş ve domuz gribi gibi yeni tehditler dünyayı ülke ülke dolaşmaktadır.
- İnsanların günlük hayatlarında edinebilecekleri basit ve yeni alışkanlıklar getirmek, birçok sağlık probleminin çözülmesine neden olacaktır. EXPO ile günlük hayatlarımızı çok daha sağlıklı bir hale getirebiliriz.
- İzmir ve İzmirliler binlerce yıl öncesine dayanan bir sağlıklı yaşam geleneğine sahip. İzmir, dünyanın sağlık problemlerine çözüm bulmak için bütün dünyayı bir araya getirecek mükemmel bir platform olabilir.
Bizler ancak problemlerimizi ve çözümlerimizi paylaşarak ve işbirliği yaparak hayatlarımızı daha sağlıklı bir hale getirebiliriz.

Haberin Devamı

Bakan Akdağ’dan icraatın içinden
İzmir’in Paris’teki sunumundaki ağır topu Sağlık Bakanı Recep Akdağ’dı. Akdağ’ın konuşmasının ilk bölümü “icraatın içinden” gibiydi.
Bir anlamda bakan olarak 10 yıldır yaptıklarının bir özeti gibi...
“Sağlık hizmetlerimizin kalitesi olması gereken yerde değildi” diye başlayıp, “Şunlar, şunlar yapıldı” diye devam etti.
Sonra da bakanlık olarak nelere odaklandıklarından bahsetti.
Bakan Akdağ; İzmir’i, EXPO için yapılması planlanan konuları en sona saklamıştı.
- EXPO 2020 ile herkesin hayatında sağlığın önemiyle ilgili farkındalık yaratmaya yardımcı olmak istiyoruz.
- Biz, Türkiye’nin son yıllardaki yeniden yazdığı başarı hikayelerini; birbirimizden birçok şey öğreneceğimiz bir küresel topluluk yaratarak yeniden yazmak istiyoruz.
- Biz, “Herkes için Sağlık”ın hayalden gerçeğe dönüşebileceğine inanıyoruz.
- EXPO 2020’nin İzmir’de yapılmasının sadece kendi bölgemiz için değil, bütün küresel toplum için bu hedefe varmamızda bize yardımcı olacağına inanıyoruz.

Haberin Devamı

Rakiplerimiz ne yapıyor
Artık ne söylediğimiz kadar, rakiplerimizin de ne söylediği, ne yaptığı önemli... Biz sunumdan sunuma onlara odaklanıyoruz. Dilerim, EXPO Yönlendirme Kurulu bu ayrıntıyı gözden kaçırmıyordur. Çünkü, Paris’te bir kez daha gördük ki... Rakiplerimiz işi sıkı tutuyor ve EXPO’yu alabilmek için ellerinden geleni yapıyor.
Rakiplerimiz bu sefer neyi öne çıkardılar, ne mesajlar verdiler, o da bir başka yazıda...

Yazarın Tüm Yazıları