Paylaş
Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan hafta sonu özellikle kira başta olmak üzere bazı destek paketlerini açıklayacaklarını söylemişti.
Bir süredir yazıyorum.
Hiçbir devlet Kovid 19 gibi uzun süren bir pandemi dönemine hazırlıklı değildi.
Nitekim ilk sonuçlar bütün ekonomilerde ciddi bir daralmayı ortaya koydu.
Ama sonradan gördük ki; hazirandan sonra ekonomiler biraz açılınca hızlı bir toparlanma da oldu.
Türkiye dünyada en fazla büyüyen ülkeler arasına girdi.
Bu ülkenin krizlere nasıl tepkiler verdiğinin bir özeti...
Ama hep yazıyorum.
Esnaf bu süreci devletin desteği olmadan atlatamaz.
Milyonlar küçük işletmelerde çalışıyor.
Özellikle de hizmet sektöründe çalışanlar gerçekten zor durumdalar.
Bu al götürle, paket servisleriyle olacak iş değil.
Kira kadar bu işletmelerin ayakta kalabilmesi için de kredi desteğine ihtiyacı var.
İlk dönemde kamu bankaları aracılığıyla krediler ötelendi, yenileri açıldı.
Bence ikinci dönemde çok daha fazla ihtiyaç olacak.
Devletin esnafımızın yanında olacağından hiç şüphem yok.
Ama bunu hızlandırmalı ve gerekiyorsa genişletmeli.
Bu arada mülk sahiplerinin de daha toleranslı, anlayışlı ve mümkünse bu süreçte o işletmelerin birer ortağı gibi düşünmelerini istiyorum.
Yoksa çoğu kapanacak ve o gittiğimizde keyif aldığımız mekanlarından çok azı ayakta kalacak.
Bu dönemi beraber geçelim.
Aşı gelince salgın bitmiş olmuyor
BİR...
Aşı tartışmaları var.
“Olurum” diyenler var, “Alman’ı bulursam olurum” olurum diyenler var, bir de aşıya inanmayanlar var.
Herkese saygım var.
Ben olacağım.
Çünkü bu salgının bir an önce bitmesini istiyorum.
Ve nüfusun yüzde 70’i aşılanmadan bu pandeminin bitmeyeceğini biliyorum.
İki...
Aşı haberlerinden sonra salgının bittiğini düşünenler var.
Hatırlatmak isterim.
Türkiye’de çoğunluğun aşıyla buluşması en az yaz aylarını bulur.
Öyle tehlikelinin bittiği filan yok.
Salgın devam ediyor ve her gün 200’den fazla insanımız ölüyor.
Bizim vatandaşımız; kimimizin akrabası, kimimizin tanıdığı, dostu, arkadaşı...
O yüzden uzmanların sözlerini bu dönemde dinleyelim.
Onlar ne diyorsa yapalım.
Ve çok dikkatli olalım.
Hayat her şeye rağmen güzeldir
BİR de şöyle yorumlar var;
“2020 ne kötü bir yılmış. Her şey olmuş, bir uzaylılar gelmemiş. Onlar da gelirse şaşırmayacaklarmış...”
Böyle diyenlere;
Bir hastanenin yoğun bakım bölümünde ve entübe olmuş insanları düşünün diyorum.
Sizi uyutuyorlar ve ne zaman ayağa kalkacağınız belli değil.
Sırt üstü televizyon seyretmiyorsunuz üstelik.
Yüz üstü sizi yatırıyorlar.
Ağzınızda, burnunuzda hortumlar, nefes almakta zorlanıyor insanlar...
İnsanlık çok daha kötü yıllar geçirdi.
Herkes kendi işine baksın.
Önce kendi sağlığı, sonra sevdiklerinizin sağlığı ve geleceği için hayata iyi tarafından bakın.
Hayat her şeye rağmen güzeldir.
Takım olmak böyle bir şey işte
PINAR Karşıyaka, Fenerbahçe karşısında müthiş bir geri dönüş yaptı. Maç boyunca gerideydi ama pes etmedi, son saniyeye kadar mücadele etti. Ve maçı kazandı. Kazanırsın, kaybedersin; sporda bu var. Ama böyle bir mücadeleyi görmek hepimizi sevindiriyor. Tebrikler çocuklar, tebrikler Ufuk Sarıca, tebrikler Başkan Turgay Büyükkarcı...
Yağmur için şunları yapalım
ÖNCE doğaya saygılı kentler üretelim.
Akıllı şehirler yaratalım.
Çevreyle dost sanayilerimiz olsun.
Ağaç sever nesiller yetiştirelim.
Her yere inşaat yapmaktan, beton hale çevirmekten uzak duralım.
Sadece inşaatla büyümeyen bir büyümü öyküsü de yazalım.
O zaman inanın yağmur eskisi gibi yağacak.
Kaynaklarımızı doğru kullanalım, tasarrufu çocukluktan öğrenelim, öğretelim.
İnanın işe yaradığını göreceksiniz.
Bunu anlamıyorum işte...
SOSYAL medyayı seviyorum, sevmesine ama...
Şu trollerin ruh halini inanın anlamıyorum.
Hastalıklı bir durum...
Ama şaşırdığım ne olduğu belli olan bu ruh haline; aklı selim, mantıklı, sakin insanların da takılıp gitmeleri...
Bunu anlamıyorum işte...
Paylaş