Pandemi sonrası yeni dünyaya hazır mısınız?

Şikayetim yok ama sindire sindire bazı şeyleri yapsaydık daha mutlu olurdum.
Geçenlerde yazdım.
Microsoft’un kurucusu Bill Gates bir blog yazısı yayınladı.
Çoğu çalışanın önümüzdeki günlerde sanal toplantılarını Metaverse’te yapacağını, avatarların sanal bir alanda buluşacağını söyledi.
“İfadelerinizi, beden dilinizi ve sesinizin kalitesini doğru bir şekilde yakalamak için VR gözlükleri ve hareket yakalama eldivenleri gibi bir şeye ihtiyacınız olacak. Çoğu insan henüz bu araçlara sahip değil, bu da benimsemeyi biraz yavaşlatacak” diye yazdı.
Ve pandemi sonrasında yeni bir çalışma modeline işaret etti; “Teknolojinin ofiste birlikte olma deneyimini gerçekten kopyalamaya başladığı bir eşiğe yaklaşıyoruz” dedi.
Düşünebiliyor musunuz; sizi algılayan, çözen, davranış biçimlerinizi, sesinizi, duruşunuzu, tavrınızı, refleksinizi kopyalayıp sanal bir dünyaya geçiren yapay zekalı bir dünyaya adım atıyoruz.
Korkutuyor mu?
Bazen...
Ama ben çok da heyecanlı, eğlenceli buluyorum.
Ayarında, zamanında, işlevsel kullanabileceğimiz her şeye şimdiden evet diyebilirim.

 
Online terapi
adı da Tappy

YENİ dönemin, pandemi sonrasının uygulamalarından birinden söz etmek istiyorum bugün...
Adı Tappy...
Ya da Tappy Online Terapi...
Dünyada online terapi yeni değil belki ancak teknolojinin gelişimine paralel olarak giderek yaygınlaşıyor.
Rakamlar da, istatistikler de bunu gösteriyor.
Bir de metaverse dünyasını hesaba kattığınızda karşınıza bambaşka bir şey çıkıyor.
Prestijli üniversitelerin online psikolojik hizmetleri artık destekleniyor. Bu da online terapiye mesafeli bakanların ikna olmasını sağlıyor.
Yüz yüze görüşme fırsatı bulamayan bazı gruplar; örneğin yaşlılar, engelliler, şehir merkezinden uzakta yaşayanlar bu modeli tercih ediyor.
Yoğun çalışma temposundan vakit ayıramayanlar için de bu bir fırsat...
Seyahat, hastalık, salgın gibi durumlarda bile kesintiye uğramadan psikolojik yardım almak da önemli bir avantaj...
Online terapi modelinin yüz yüze yapılan terapilerle eş değerde etkili olduğu da yine araştırmalarda kanıtlanmış.
Hangi konu başlıklarında uygulandığı, hangilerinde uygulanamayacağı da bilimsel araştırmalarla takip ediliyor.
Tappy’ye dair bilgilendirmeler akredite üniversiteler, lisanslı psikologlarla sağlanıyor.
Ve elbette etik de devrede…
Pandemi sonrasının harika uygulamalarından biri de Tappy olacak.

 
Bir de araştırmalara bakalım

2020’nin verileri şöyle;
Online terapinin danışan terapist ilişkisinin yüz yüze terapiden daha az otantik olduğu kabul ediliyor. Buna rağmen online terapide de yüz yüze terapi çalışmalarında bildirilen seviyelere benzer şekilde güçlü ve gerçek bir ilişki kuruluyor. Pozitif terapötik ittifak geliştirildiği de veriler arasında…
Araştırma sonuçları online terapinin geleneksel yüz yüze terapi biçimlerinin yanında yardımcı olabileceğini destekliyor.
Yapılan sistematik inceleme ve meta analizde internet üzerinden olan bilişsel davranışsal terapi ve yüz yüze tedavinin, çoğu psikolojik bozukluğun ve psikosomatik hastalıkların tedavisinde eşdeğer etkileri olduğunu gösteriyor.
Meta analizdeki bulgular, uyku bozuklukları tedavisinde online Bilişsel Davranışçı Terapi’nin etkililiği için güçlü bir destek sağlıyor. Online terapi uyku bozuklukları olan hastalar için Bilişsel Davranışçı Terapi’nin içeriğinin erişilebilirliğini ve kullanılabilirliğinin gelişmesine katkıda bulunuyor. Dünya çapında bu terapinin faydalarından daha çok insanın yararlanmasına olanak sağlıyor.
Özetle;
Online olan her şeyi daha çok kullanacağız gibi...

 
Bu ekosistem daha da büyüyecek

TAPPY bir online terapi uygulaması...
Akıllı telefonunuzdan, bilgisayarınızdan girip seçtiğiniz terapistle bağlantı kurabiliyorsunuz.
Tappy’nin kurucularından biri de Koray Bilici...
Koray ile uzun yıllar aynı sektörde çalıştık.
Sonra medyadaki başarısını başka alanlara da taşıdı.
Tappy de onlardan biri...
Koray Bilici şöyle diyor;
“Gelecekte dijital dünya çok daha hayatımızın içinde olacak. Metaverse da onlardan biri... Hepimizin alışkanlıklarında radikal değişiklikler olacak. Tappy bu yeni dünyaya uygun olan uygulamalardan... Ve sonuçlarından çok memnunuz.”
Bu ekosistem daha da büyüyecek.
Sadece Türkiye’deki değil, dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyorum.
İzlemeye, okumaya, uygulamaya, kullanmaya çalışıyorum.
Bir gerçek var.
O da dünya değişiyor.
Olmaz dediğimiz şeyler oluyor.
Ve hepimizin bu yeni, yepyeni ve biraz da ilginç bir dünyaya hazırlıklı olmamız lazım.