İkinci hayatlarını gençlere adadılar

İzmir Ticaret Borsası’nın yakından tanıdığı simalardandı.
Uzun yıllar otomotiv işiyle uğraşmıştı.
Eşi Nevvar Hanımla birlikte o dönemde “ikinci hayat” diye adlandırdıkları farklı bir sürece girmişlerdi.
Kurdukları vakfı büyütmek istiyorlardı.
Nevvar Hanım özellikle genç kızlarımızın okumasını, meslek sahibi olmasını ve hayata karşı hep dirençli durmalarını istiyordu.
Salih İşgören’in İzmir’deki ilk bağışları da eğitime oldu.
Türkiye’nin geleceğini gençlerde gören herkes gibi İşgören çifti de her eğitim kurumunun bitirilmesinden sonra kendilerini daha iyi ve mutlu hissetti.
Zaman içinde eğitimin yanına sağlık yardımları da eklendi.
Salih İşgören, kalıcı ve herkesin kullanıma açık projelere destek vermeye çalıştı.
İzmirlilerin yakın ilgisini gördükçe de o bağışlarına devam etti.
Tam rakam bilinmiyor, ama 175 milyon liranın üzerinde bir kaynağı İzmirliler için harcadı Salih İşgören...
Bu gerçekten de önemli bir para...
Ege şanslı bir bölgedir.
Ege insanı kazandıklarını paylaşmayı bilir ve bunu da büyük bir samimiyetle yapar.
Hiçbir bölgede olmayan bir yardımsever listesi vardır.
İşte Salih İşgören’i bu listenin en başına yazmak gerekir.
Nevvar Hanımın kaybı Salih İşgören’i çok sarstı.
O günleri çok iyi hatırlıyorum.
Bir odada benim sevgili anneannem, bir diğer odada da Nevvar Hanım yatıyordu.
Nevvar - Salih İşgören Alsancak Devlet Hastanesi’nin Başhekim Yardımcısı Dr. Nazan Pedükcoşkun’un koşuşturmasını, Salih Bey’in ruh haline tanıklık eden kişilerin başındaydım.
Ama hayat...
Önce anneannem sonra Nevvar Hanım, doktorların bütün çabalarına rağmen kurtarılamadı.
Salih İşgören’in gözlerinden yaşlar inerken, “Kolum kanadım kırıldı. Ama Nevvar’a ne söz verdiysem tuttum. Ömrümün sonuna kadar onun hayal ettiklerini yapmaya çalışacağım” sözlerini bizzat tanıklık ettim.
Öyle de yaptı.
Bitmez tükenmez bir enerjiyle, nerede gençlerimizin geleceğini hazırlayacak bir proje varsa üzerine gitti.
İzmirlilerin daha iyi şartlarda sağlık hizmeti alması için yatırımlarına devam etti.
Bazı insanlar ölmez...
Hep hatırlanır...
Kalplerde yaşatılır...
Salih İşgören de İzmirliler için unutulmaz bir insandır.
Nur içinde yatsın...

Hayırseverlik dünyada küresel hale geliyor

Salih İşgören’e bir süre önce Amerika’daki bir organizasyondan söz etmiştim. Gerçi bu küresel bir vakıftı, ama yerel ölçekte de örneklerinin olabileceğini söylemiştim.
David Rockefeller’ın kızı Peggy Dulany, Global Philanthropists Circle (Küresel Hayırsever Halka) adıyla bir organizasyon kurmuştu.
Organizasyonun üyeleri, dünyada toplam 285 milyar dolarlık hayır işi yapan 68 aileden oluşuyordu. Dulany, hayırseverlerle bir iletişim ağı kurmayı hedefliyordu.
Dünyadaki bazı önemli projeleri yakından izliyorum.
Hayırseverlik dünyada giderek küresel hale geliyor.
Yani büyük bağışçılar ya da vakıflar, kurumlar, insanlığın büyük sorunları ve geleceği için ortak adımlar atabiliyor.
Peggy Dulany, ilk olarak 1978’de GPC’nin ilk halini Synergos Institute’yi kurdu. Fakirlik ve eşitsizliğe odaklandı.
Yardımları çoğaltmak, halkın desteğini almak için insanlar arasında iletişim kurmaya yöneldi.
Bunda başarılı da oldu.
Bu bir fikirdi.
Elbette bağışçılar, hayırseverler, vakıf sahipleri kendi stratejilerine göre hareket etmeye devam edeceklerdi.
Bazı ortak projelerde de bir arada olma şansına sahip olacaktı.
Belki bunu İzmir’de Salih İşgören yapabilir, başlatabilirdi.
Ama olmadı, yetişemedi.
Belki birileri bu organizasyonu hayata geçirmeyi başarabilir.